• Turkhane Logo

Dünyanın gözü Gazze'de ama Batı Şeria'da neler oluyor?

Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e yönelik saldırısının ardından İsrail'in Gazze'ye bombardımanı 15'inci gününde. İki tarafta toplam can kaybı beş bini aştı. Ancak bölgede bulunanlar şiddetin Gazze'yle sınırlı kalmadığını ve İsrail işgalindeki Batı Şeria'ya da sıçradığını söylüyor.

11:57 22 Ekim 2023 Pazar
Dünyanın gözü Gazze'de ama Batı Şeria'da neler oluyor?
Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e yönelik saldırısının ardından İsrail'in Gazze'ye bombardımanı 15'inci gününde. İki tarafta toplam can kaybı beş bini aştı. Ancak bölgede bulunanlar şiddetin Gazze'yle sınırlı kalmadığını ve İsrail işgalindeki Batı Şeria'ya da sıçradığını söylüyor.

Bölgedeki gelişmeleri takip eden bazı insan hakları kuruluşları, İsrail ordusunun kontrol noktalarının ve uluslararası hukuka aykırı diye nitelenen İsrail yerleşimlerinin bulunduğu Batı Şeriada yıllardır Filistinlilere karşı şiddet ve baskı uygulandığını dile getiriyor.

BBC Türkçeye konuşan İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) İsrail ve Filistin Direktörü Omar Shakir, 7 Ekimden bu yana şiddet ve baskıda artış olduğunu söylüyor.

Bölgedeki güvenilir kaynaklara işaret eden Shakir, son günlerde yerleşimci şiddeti sonucu çok daha fazla Filistinlinin topraklarından ayrılmak zorunda kaldığını, diğer taraftan Filistin Mahkumlar Kulübünün raporlarına göre, gözaltına alınan kişi sayısının neredeyse iki katına çıktığını belirtiyor.

Shakir, Dünyanın odağı İsrail ve Gazzede yaşananlarda, bu sırada İsrail güçleri ile yerleşimcilerin Batı Şeria topraklarının kontrolünü en üst seviyeye çıkarma hedeflerini ilerletme fırsatını yakaladıkları ve hatta baskıcı ve hukuka aykırı eylemlerini daha da şiddetlendirdikleri açık diyor.

7 Ekimden bu yana en az 69 Filistinli öldü
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliğinin 20 Ekim tarihli açıklamasına göre, Batı Şeriada 7 Ekimden bu yana 15i çocuk ve biri kadın olmak üzere 69 Filistinli İsrail güçleri tarafından öldürüldü. Filistin Sağlık Bakanlığı bu sayının 75e ulaştığını belirtiyor.

Dünyanın birçok yerinde faaliyet gösteren Uluslararası Çocuklar için Savunma adlı kuruluş, 19 Ekimde sosyal medyada yaptığı paylaşımda İsrail güçlerinin son 24 saatte Batı Şeriada dört Filistinli çocuğu vurarak öldürdüğünü duyurdu.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, ayrıca bölgedeki yerleşimcilerin Filistinlilere yönelik şiddetinin arttığını, 6 Filistinlinin silahlı yerleşimciler tarafından öldürüldüğünü ve bazı toplulukların yaşadıkları yerden zorla çıkarıldığını aktardı.

Bunun yanı sıra açıklamada Batı Şeriadaki Filistinlilere ve İsrail genelindeki Araplara yönelik keyfi, yasa dışı gözaltılarda ve kötü muamelede artış yaşandığı belirtildi.

Reutersın aktardığına göre, Batı Şeriada son iki haftada 900den fazla Filistinli gözaltına alındı.

BM yetkilileri, Batı Şeriada hızla kötüleşen insan hakları durumundan ve yasa dışı öldürücü güç kullanımının artmasından son derece endişe duyuyoruz ifadelerini kullandı ve devam etti:

Son 13 günde Batı Şeriadaki pek çok Filistinlinin, hayat kurtarıcı bakım için hastanelere ulaşımları dahil hareket özgürlüğü engellendi. Hareket özgürlüğüne ilişkin kısıtlamalar meşru bir amaca ulaşmak için gerekli ve orantılı olmalı.

BMye bağlı Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşunun (UNRWA) 20 Ekimdeki açıklamasına göre, İsrail güçlerinin geniş çaplı operasyonları nedeniyle Batı Şeriada Tulkarim ve Nur Şems mülteci kampları ile Jiftlik ve El Halildeki okullar hala kapalı.

Tulkarim ve Nur Şems ile Azzun, Kudüs (Eski şehir), El Halil ve Budrusta UNRWAnın sağlık merkezleri çalışmıyor.

Gayri resmi bir yerinden etme politikası
BBC Türkçeye konuşan ve El Halilde yaşayan insan hakları aktivisti İssa Amro, Batı Şeriada gayri resmi bir yerinden etme politikası uygulandığını, İsrailli askerler ve yerleşimcilerin insanları korkutarak bazı bölgeleri terk etmeye zorladığını söylüyor.

Amro, yaklaşık 500 Filistinlinin İsrail kontrolündeki C Bölgesinden ayrıldığını, El Halilde komşularının bir kısmının evlerini terk ettiğini belirtiyor.

7 Ekimden bu yana bölgede sokağa çıkma yasağı olduğunu ve insanların korku içinde yaşadığını söyleyen Amro, Akrabaları veya parası olanlar gidiyor. Diğerleri de seçenekleri olsa gideceklerini söylüyor. Çıkıp balkonda oturmamız bile yasak, çamaşır asmak için çatıya çıktığınızda aşağıdan bağırıyorlar diyor.

Geçtiğimiz saatlerde evinin önünde bir anne, baba ve çocuğun bölgeden ayrılmak için sokağa çıktığını anlatan Amro, Sokaktaki askerler aileye silah doğrultup evinize girin yoksa sizi vuracağız dediler diyor.

Amro aynı zamanda birçok yerleşimcinin asker üniforması giydiğini, bu yüzden yerleşimciler ile askerleri ayırt etmenin zor olduğunu belirtiyor.

İsrailin aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, 9 Ekimde yaptığı açıklamada İsrail sınırları ve Batı Şeriadaki yerleşimler etrafında konuşlanmış sivil güvenlik ekiplerine dağıtmak için 10 bin silah alınacağını duyurdu.

Times of Israelin haberine göre Ben-Gvir, 4 bin silahın halihazırda temin edildiğini ve derhal bölgede dağıtılacağını söyledi.

İsrailde yayımlanan Haaretz gazetesi, bu yılın başında İsrail Milli Güvenlik Bakanlığının yeni açıklanan verilerine atıfta bulunarak Batı Şeria yerleşimlerinde silah sahipliği oranı ülkenin geri kalanına göre önemli ölçüde yüksek olduğunu aktarmıştı.

Geçtiğimiz günlerde Reutersa konuşan İsrail ordusu sözcüsü Yarbay Jonathan Conricus, Hamasın Lübnan sınırı ve Batı Şeria da dahil olmak üzere İsraili iki veya üç cepheli bir savaşa sokmaya çalıştığını ve tehdidin arttığını söyledi.

Biz Hamas değiliz
İsrail, günlerdir süren diplomatik görüşmelerin ardından Batı ülkelerinin desteğiyle Gazzeye yönelik kara harekatına hazırlanıyor.

İsrailli liderler, Hamasın yer yüzünden silineceğini ve Gazzenin asla eski haline dönmeyeceğini ilan etti.

Ancak Batı Şeriada yaşayanlar, İsrail ordusunun ve yerleşimcilerin artan baskısının İsrailin savaş hedeflerine aykırı olduğunu söylüyor.

İsrail ordusunun Hamasa karşı savaştığını söylediğini ancak kendisinin ve diğer sivillerin büyük kısmının Hamas olmadığını vurgulayan insan hakları aktivisti Amro şöyle konuşuyor:

Yerleşimciler savaşı, Filistinlileri bu bölgelerden sürmek yönündeki siyasi hayallerini gerçekleştirmek için kullanıyor.

7 Ekim öncesi Batı Şeria


İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) İsrail ve Filistin Direktörü Shakir, İsrailin Batı Şeriada yıllardır, hukuka aykırı cinayetler ve yargısız infazlar da dahil olmak üzere sistematik olarak aşırı güç kullandığını ve sadece hayati tehdit söz konusu olduğunda ateş etme yönündeki uluslararası insan hakları gerekliliklerine uymadığını söylüyor.
Shakir, 7 Ekim öncesinde dahi Batı Şeriada Filistinlilere yönelik benzeri görülmemiş düzeyde şiddet ve baskı olduğunu ve rekor sayıda Filistinlinin öldürüldüğünü belirtiyor.

Bu, BMnin ölümleri sistematik olarak kaydetmeye başlamasından beri görülen en yüksek sayıydı. 7 Ekimden önce hukuki yargılama veya tutuklama olmadan gözaltında bulunan Filistinliler de en yüksek sayıya ulaşmıştı diyen Shakir şöyle devam ediyor:

İsrailli yerleşimcilerin şiddeti de ciddi şekilde arttı. 2023ün ilk sekiz ayında, BMye göre günde üç yerleşimci şiddeti olayı yaşandı. Bu geçen sene günde ikiydi.

Reuters, 17 Ekimdeki Gazzedeki El Ehli Hastane patlamasının ardından, Batı Şeriadaki Ramallahta Filistinlilerin Mahmud Abbası protesto ettiğini yazdı. Filistin polisi göstericilere göz yaşartıcı gaz ve ses bombasıyla karşılık verdi.

Batı Şeriada yıllardır Mahmud Abbasa karşı memnuniyetsizliğin yükseldiği belirtiliyor. Shakir, Filistin otoritesinin de bir süredir Filistinlilere sistematik şekilde keyfi tutuklama ve işkence yaptığını biliyoruz diyor.

Son güncelleme: 11:57 22.10.2023
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı