• Turkhane Logo

Enflasyon canavarı kontrolden çıktı

Gelecek yıl enflasyonun yüzde 30’ları bulacağını öngören Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kamil Yılmaz, “Merkez Bankası’nın siyasi kanattan gelen talimata uyup faiz indirmekle enflasyon cinini şişeden çıkardı. O cini tekrar şişeye geri sokmak çok zor olacak, özellikle sabit gelirli halk büyük sıkıntı çekecek” dedi.

13:44 29 Ekim 2021 Cuma
Enflasyon canavarı kontrolden çıktı
Gelecek yıl enflasyonun yüzde 30’ları bulacağını öngören Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kamil Yılmaz, “Merkez Bankası’nın siyasi kanattan gelen talimata uyup faiz indirmekle enflasyon cinini şişeden çıkardı. O cini tekrar şişeye geri sokmak çok zor olacak, özellikle sabit gelirli halk büyük sıkıntı çekecek” dedi.

Türk Lirasının yılbaşından bu yana yüzde 20nin üzerinde değer kaybettiği bir ortamda faiz indirimlerinin gerekçesi olarak ‘cari dengede kalıcı iyileşme hedefi gösteriliyor. Oysa bir ülkede cari dengede kalıcı iyileşmeler olabilmesi için üretkenlik artışlarına ihtiyaç olduğuna dikkat çekiliyor.
Koç Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kamil Yılmaz, faiz indirimlerinin üretkenlik üzerinde bir etkisi olmasının mümkün olmadığını anlattı.


TCMB faizi indirdikçe TLnin değer kaybetmeye devam edeceğini öngören Yılmaz, kurdaki artış sonucunda Türk mallarının dolar cinsinden biraz ucuzlayabileceğini, bunun da ihracatı biraz artırabileceğini, ancak cari açık azalma eğilimine girse de bunun kesinlikle kalıcı bir etkisinin olmayacağını söyledi.

HIZLANARAK ARTACAK
Son dönemdeki ihracatta gözlenen artışın ana nedeninin TLnin değer kaybı olmadığının da altını çizen Yılmaz, “Biraz etkisi olsa da, asıl etki dünya ticaretindeki hızlı artıştan ve Çinden mal sevkiyatında yaşanan gecikmelerden dolayı özellikle Avrupalı şirketlerin alternatif üretim kaynakları arayışından kaynaklanıyor. Covid-19 sonrası yaşanan talep artışının ve arz zincirindeki aksamanın normale dönmesiyle bu etki de kaybolacaktır” dedi.

Yılmaz, şöyle devam etti: “Merkez Bankasının faiz indirimi sonucunda yaşanan kurdaki artış, Türkiyede enflasyonun daha da artmasına yol açacak. Kurdaki artış ara mal ve hammadde ithalatına bağımlı olan Türkiyede üretim maliyetlerini hızla artıracaktır. Hali hazırda 12 aylık üretici enflasyonu yüzde 45; son dönemdeki kur artışlarının ardından bunun daha da artması kaçınılmaz. Ekonominin yüzde9-10 büyüdüğü bir ekonomide üretici fiyat artışları perakende fiyatlarına daha kolay yansıtılacak ve tüketici enflasyonu da hızlanarak artacak.”

ÇİLLER KOLTUĞU KAPTIRDI
Merkez Bankasının siyasi kanattan gelen talimata uyup faiz indirmekle enflasyon cinini şişeden çıkarmış olduğunu ifade eden Yılmaz, “O cini tekrar şişeye geri sokmak çok zor olacak, özellikle sabit gelirli halk büyük sıkıntı çekecek. Yüksek enflasyon ortamında politika faizini indirmek, popülist ekonomi politikasıdır. Ülke hızla seçim hattı sathına doğru ilerliyor. Piyasalar da giderek seçimin yaklaşacağı ve popülizm yoğunluğunun giderek artacağını fiyatlıyor” dedi.

Bu şartlarda popülist politikaların ülkeye fayda sağlamayacağı gibi iktidara da faydası olmayacağını ifade eden Yılmaz, 1994te benzer politikaları daha kötü koşullarda uygulayan Tansu Çillerin partisi Doğru Yolun Cumhurbaşkanı Erdoğanın siyaset sahnesine çıktığı 27 Mart 1994 seçimlerini kaybettiğini hatırlattı.

2022 ENFLASYONU YÜZDE 30’LARI BULUR
Enflasyon üzerinde ikinci bir etkinin de yüzde 20lere çıkmış resmi tüketici enflasyonuna tepki olarak 2022 başında ücretlerin yüzde 20nin de üzerinde bir oranda artmasından geleceğini dile getiren Yılmaz, “Merkez Bankasının enflasyonla mücadeleyi bir kenara bıraktığı bir ülkede hükümetin işçi sendikalarını gelecek yıl enflasyonun daha düşük olacağı konusunda ikna etmesi mümkün değil. Bu durumda 2022nin enflasyonu daha yüksek olacak, yüzde 30ları bulabilecek” öngörüsünde bulundu.

Son güncelleme: 13:44 29.10.2021
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı