• Turkhane Logo

İmamoğlu: "Hatice ve Fehime Sultan Yalıları’na el konulmak isteniyor"

İBB Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, yaptığı açıklamada İBB’nin en değerli gayrimenkullerinden olan Hatice ve Fehime Sultan Yalıları’na el konulmak istendiğini söyledi.

13:25 03 Eylül 2022 Cumartesi
İmamoğlu:
İBB Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, yaptığı açıklamada İBB’nin en değerli gayrimenkullerinden olan Hatice ve Fehime Sultan Yalıları’na el konulmak istendiğini söyledi.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Bir engelleme girişimi daha… İBB’nin en değerli gayrimenkulleri Hatice ve Fehime Sultan Yalıları’na el konulmak isteniyor dedi.

İBB Başkanı İmamoğlu, İstanbul Boğazında kameraların karşısına geçti, büyükşehir belediyesine ait Hatice ve Fehime Sultan Yalıları’na el konulmak istendiğini açıkladı.

Söz konusu yapıların çürümeye terk edildiğini ancak İBBnin kendisine ait bu binayı koruma altına almak istemesinin engellendiğine dikkati çeken İmamoğlu, Kamu çalışanlarına işini yaptırmayan yine ne yazık ki kolluk gücü oldu. Onların desteği ile kamunun mülkünün korunacağı yerde içerideki kişi ya da bu işin arkasında kim var bilemiyorum ama onlar korundu diye konuştu.


İSTANBUL HALKININ MALINI GASP ETMEYE DÖNÜK BİR SÜRECİN AÇIKLAMASINI YAPMAK İÇİN BURADAYIM

Yine İstanbul halkının malını gasp etmeye dönük, İstanbul yönetiminin İstanbul halkı adına mücadelesinin önüne ne yazık ki devletimizin başka kurum ve kuruluşlarını kullanarak, ucunda hangi kişinin, hangi kurumların ya da şirketlerin çıkarının olacağının olacağını henüz bilemediğimiz; yarın öbür gün daha önce yaşadığımız trajik bir takım uygulamaların bir benzerinin yaşanma ihtimalini ön gördüğümüz bir sürecin açıklamasını yapmak için buradayım ifadeleriyle sözlerine başlayan İmamoğlu, şöyle devam etti:

Birinci boğaz köprüsünün hemen alt bölümünde arkamızda Ortaköyle başlayan ve Kuruçeşmeye doğru devam eden bu süreçte hemen arka tarafta iki önemli yapıyı görüyorsunuz. Biri daha görünür bir tanesi ise bir şantiye görünümlü iki yapı. Bu iki yapı Osmanlı döneminin iki önemli kadın sultanına ait. Biri Fehime Sultan diğer de Hatice Sultan Yalıları. İl özel idaresi ile Türk Hava Yolları DOCO iş birliğinin ortaklı arasında yapılan 25 yıllık sözleşme süreci ve ardından bu yalıların İBBye devriyle yaşanan bir takım hususların tarihçesi. Onun için kısa bir açıklama olmayacak.

Malumunuz büyükşehir belediye süreçleri olgunlaştığında ve il özel idarelerinin kapatılmasıyla onlara ait bazı yapıların belli kurum ve kuruluşlara dağıtılması söz konusu olmuştu. Bunun biraz öncesinde burası valiliği il özel idareye ait olduğu dönemde 7 Ocak 2009 yılında burası THY ve DOCO arasında bir sözleşme yapılarak 25 yıllığına restore edilerek işletilmesi hususunda bir sözleşme imzalandı. 2011 tarihinde yer altına ilave otopark yapılmasıyla ilgili bir talep doğrultusunda bu talep uygun görünüyor bu otoparkın yapılması karşılığında sözleşme süresi ek protokol ile 31 yıla çıkarılıyor. İl özel idarelerinin kapatılması sonrasında o dönemin yetkilileriyle beraber valiliğin devir paylaştırma komisyonu kararı ile bu mülkiyet 8 Ağustos 2014te İBBye devrediliyor. Bu tarihten sonra bu yapılar İBBnin mülkü olmuştur. Sözleşmeye esas bütün ödemeler de İBB tarafından sürdürülmüştür. Devirden önce turizm alanı olan otel fonksiyonuna dönüştürülen ve yapının projenin o şekilde tariflendiği bir süreç sonrasında bu yapılar yine otel iken İBBye il özel iradesi tarafından devrediliyor. Pazartesi günü buranın İstanbul halkının elinden alınması sürecine dair oluşturulan mesnetin nasıl uydurma olduğuna dair buranın fonksiyon sürecine dönük bir açıklamam olacak. Onun için altına çiziyorum. Burası turizm alanı, bir otel binası ve bu şekilde işletilmek üzere kiraya verilmişken yine 2014 yılında kanunun yetkiyle kurulan komisyon tarafından İBBye yapının mülkiyeti geçiyor .

Burada o süreçten sonra takip başlıyor. Sözleşmenin 2 ve 9. maddeleri de açık olarak 3 yıl içerisinde bitirilip başlaması gereken restorasyon süreci tamamlanmış olması gerekirken 13 yıldır burası bırakın bitişi, durdurulmuş yanlış imalatların olduğu sıkıntılı bir sürecin içerisine dahil olmuştur. Biz İstanbul halkına ait her yapıya sahip çıktığımız gibi terk edilmiş ve hiçbir şekilde ilgilenilmemiş bu yapılara sahip çıkan bir yönetim olduk. İnşaatın sürdürülmediğini gördük. Tüm uyarılarımıza rağmen de faaliyetler devam ettirilmemiştir. Bu kadar değerli bir mülkün ki yaptığımız bağımsız değerleme firmaların çalışmalarında buraların minimum 7 milyon lira civarında bir değere sahip olduğu da ortadadır. Dolayısıyla biz bunu bir şirketin insafına terk edemezdik. O bakımdan arkadaşlarıma talimat verdimi sözleşmeden doğan haklarımzıı da kullanarak bu mülke sahip çıkmamız gerektiğini söyledim. Arkadaşlarım bir bilirkişi süreci başlattılar. Bu rapor doğrultusunda da sözleşmeyi fesih ettiler. Çünkü binamız gerçekten çürümeye terk edilmişti. Burada özellikle yaptığımız tespitlerde 4 Şubat 2022de koruma kurulu tarihli yazıyla da ispat ediliyor ki yapının çürümeye terk edildiği ortaya konuldu. Dolayısıyla koruma kurulu tarafından da bize acilen bu yapıya müdahale etmemiz konusunda talimat verildi. Artık binanın üzerinde bitkiler ağaçlar büyümekte. Yapı gerçekten sahipsiz.

Son güncelleme: 13:25 03.09.2022
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı