İçişleri Bakanlığı sözcüsü Cuma günü Berlinde yaptığı açıklamada, Seehoferin Fransız mevkidaşı Christophe Castaner ve AB Komisyonunun mültecilerden sorumlu üyesi Dimitris Avramopulos ile birlikte 3 -4 Ekim 2019 tarihlerinde gerçekleştireceği ziyarette AB ile Türkiye arasındaki mülteci mutabakatının daha iyi nasıl uygulanabileceği konusunda fikir edinmeyi amaçladığını söyledi.
Bakanlık sözcüsü ziyaret kapsamında mutabakatın uygulanması konusunda taraflarda ortaya çıkan memnuniyetsizliğin de ele alınacağını belirtti.
Sözcünün açıklamasına göre, Türkiyedeki temaslarda mülteci mutabakatı konusunun ağırlıklı olarak ele alınması beklenirken, Atinada AB’nin sığınma prosedürlerinde Yunanistan’a idari destek sağlaması konusunun da masaya yatırılması bekleniyor.
DW Türkçenin aktardığına göre, Türkiye ile AB arasında 2016da imzalanan mülteci mutabakatı kaçak yollarla Yunanistana gelen sığınmacıların Türkiyeye geri gönderilmesini, iade edilen her Suriyeli karşılığında da bir Suriyeli sığınmacının yasal yollardan Avrupaya kabul edilmesini öngörüyor.
Bu çerçevede AB, Türkiyeden 72 bin kadar sığınmacıyı kabul edeceğini taahhüt etmişti. Avrupa Komisyonu’nun verdiği bilgilere göre, bugüne kadar yaklaşık 2 bin 400 Suriyeli Türkiyeye geri gönderildi.
Cumhuraşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ülkede 3 milyon 650 bin Suriyeli sığınmacı olduğunu belirterek yeni bir sığınmacı akınına karşı uyarmıştı. İdlibdeki çatışmalar nedeniyle yeni bir mülteci dalgası konusunda uyarıda bulunan Cumhurbaşkanı, güvenli bölgenin olmaması durumunda, Oldu oldu. Olmadı, biz de kapıları açmak zorunda kalırız. Bu yükü sadece biz mi çekeceğiz? şeklinde konuşmuştu.
Yunanistanın Göç Politikalarından Sorumlu Bakanı Yorgo Kumuçakos ise, Avrupaya gelen sığınmacıların sayısının azaltılabilmesi için Türkiyeye daha fazla maddi yardımda bulunma çağrısı yaptı.
1 Kasımda göreve başlayacak yeni Avrupa Komisyonuna seslenen Bakan Kumuçakos, Avrupa Birliğinin (AB) Türkiye ile varmış olduğu mülteci mutabakatı kapsamındaki taahhütlerinin gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etti.
Türkiyeye ödenen fonların yeniden değerlendirilmesi gerektiğine işaret eden Kumuçakos, ABnin bu olasılığı olumlu olarak değerlendirmesi gerektiğini düşünüyorum” dedi. Yunan Bakan, Türkiyeye yapılacak yardımlar konusundaki adımın karşılıksız olmayacağını vurguladı.
2016 yılında Türkiye ve AB arasında varılan mutabakat kaçak yollarla Yunanistana gelen sığınmacıların Türkiyeye geri gönderilmesini, iade edilen her Suriyeli karşılığında da bir Suriyeli sığınmacının yasal yollardan Avrupaya kabul edilmesini öngörüyor.
AB mutabakatı kapsamında Türkiyeye 6 milyar euro yardımda bulunmayı taahhüt etmişti. ABnin ödeme tahhütlerini yerine getirmediğini ileri süren Türkiye ise anlaşmayı askıya almakla tehdit ediyor.
Türkiye üzerinden Yunanistana yasadışı yollar kullanarak geçen sığınmacı sayısında son aylarda yaşanan artışa dikkat çeken bakan, Yunan adalarında uluslararası devriye faaliyetlerinin artırılması ve NATO birliklerinin güçlendirilmesi konusuna Atina hükümetinin sıcak baktığını belirtti.
Cuma günü Yunanistana ait Koyun Adası açıklarında mültecileri taşıyan bir botun batması sonucu 5i çocuk 7 kişi hayatını kaybetti, 12 kişi sağ olarak kurtulmuştu. Yaşananları trajedi” olarak değerlendiren Kumuçakos, AB sınır koruma birliği Frontexin Yunan adalarındaki devriye faaliyetlerinin artırılmasınının söz konusu olabileceğini belirtti.
Böyle bir adımın, Türkiye karasularına yönelik operasyon ihtimalini artırdığına dikkat çeken bakan, Bu, Türk tarafının nasıl tepki vereceğine bağlı. Ancak ne kadar fazla (birlik) o kadar iyi. Eğer (bölgede) kendini hissettiren, güçlü bir varlığınız varsa, kesinliklikle şu anda sahip olduğumuzdan daha iyi sonuçlar elde edeceğimize inanıyorum” dedi.
Yaz aylarında Türkiyeden Yunanistana kaçak yollar kullanarak geçen sığınmacıların sayısının artması nedeniyle Midilli, Sakız, Sisam, İstanköy ve İleryoz adalarındaki kamplarda yoğunluğun arttığı belirtiliyor. Türkiyeden Yunanistana geçen sığınmacıların sayısı 2017de 29 bin 718 ve 2018de 32 bin 494 olarak kaydedilirken 2019 yılı başından 15 Eylüle kadarki dönemde toplam 38 bin 598 kişi Yunan adalarına ulaştı.
