AİHM önünde Türkiye aleyhine derdest başvuru sayısı istikrarlı bir şekilde artıyor. Mayıs sonu itibariyle 23 bin 650’e ulaşan başvurular toplam başvuruların yüzde 31,2’si seviyesine gelmiş. Mahkeme giderek bir Türkiye temyiz mahkemesine dönüşüyor ama bu yükün altından kalkması mümkün değil.
Bu artışın azalma ihtimali de yok, tersine artma potansiyeli var. Çünkü Türkiye yargısı hak ihlallerini gidermiyor hatta çoğu zaman, özellikle ifade özgürlüğü davalarında, bizzat ihlallerin sebebi. Hal böyle olunca içinden çıkılmaz bir noktaya sürükleniyoruz sessiz bir şekilde.
Hükümetin bunu sorun olarak gördüğünü sanmıyorum. Tam tersine bu durumu bir çıkmaza sürükleyip, Mahkemeyi karar veremez, Bakanlar Komitesini de verilen kararların uygulanmasını izleyemez hale getirme stratejisi olması bile muhtemel. Bakalım bu hazin hikaye nasıl sonuçlanacak?