Türkiyede insan hakları ihlalleri rekor seviyeye ulaştı. Kanun Hükmünde Kararname ile görevlerinden ihraç edilenlerden kimliği belirsiz kişilerce gerçekleştirilen kaçırılma vakalarına, mallarına hukuksuz bir şekilde el konulanlardan doğum yaptıktan hemen sonra bebeği ile birlikte demir parmaklıklar ardına gönderilen annelere kadar uzanan zulüm karşısında yüzlerce insan çaresiz bir şekilde Adalet bekliyor.
15 Temmuz darbe girişimi sonrası ilan edilen OHAL kapsamında ise Adalet yok sayılarak hükümetin keyfî kararnameleri ile binlerce insanın hayatında telafisi olmayan yaralar açılmaya devam ediyor.
KHK’lar ile hayatı karartılan binlerce aileden bir tanesi de Görmez ailesi. Bir tarafta sebepsiz yere hapiste tutulan bir baba Bekir Görmez, diğer taraftan öğretmenlikten ihraç edilen anne Fatma Görmez var. Anne Görmez, böbrek yetmezliği ve eklem rahatsızlıkların dolayı şu an Konya’da bir hastanede yatıyor ve 35 kiloya düşmüş durumda. Görmez ailesinin Berk (14) ve Azize (11) adında iki çocukları var. Berk annesiyle aynı hastane de yoğun bakımda.
HAYATI KARARAN GÖRMEZ AİLESİ…
Türkiye’de resmi rakamlara göre 17 bin kadın cezaevinde kalıyor. Bunlardan bir kısmı 5 yaşını doldurmamış çocuklarını yanına alabiliyor. Bir kısmı ise cezaevi şartları uygun olmadığından dolayı çocuklarını yanına alamıyor. Çocuklarını yanına alamayanlardan bir anne de Emrah Çelik hanım.
Emrah Çelik, Kuran Kursu’nda Müdürelik yaparken doğum sonrası rahatsızlıklarından dolayı işten ayrılmak zorunda kaldı. Ve darbeden bir ay sonra ağustos ayında önce kocası Halil Çelik, iki hafta sonra da Emrah Çelik F.. üyeliğinden gözaltına alınıyor. Ailenin 3 çocuğu Çocuk Esirgeme Kurumunda kalıyor. Çocukların amcası daha sonra onları alıp bakımlarını üstleniyor. Çocuklar, ayrı iki cezaevinde olan anne ve babalarıyla 2 ayda bir 10 dakika görüşebiliyor. Çelik ailesi gibi binlerce aile var.
