• Turkhane Logo

'Siz Türkiye partisi değilsiniz dediler, 31 Mart'ta Türkiye'yi değiştirdik'

HDP Eş Başkanı Sezai Temelli, 31 Mart yerel seçim sonuçlarıyla ilgili konuştu.

13:04 03 Nisan 2019 Çarşamba
'Siz Türkiye partisi değilsiniz dediler, 31 Mart'ta Türkiye'yi değiştirdik'
HDP Eş Başkanı Sezai Temelli, 31 Mart yerel seçim sonuçlarıyla ilgili konuştu.




HDP Eş Başkanı Sezai Temelli’ye göre seçim sonuçları son 4 yılda yaşananlara karşı güçlü bir itirazdı. Türkiye siyasetinin aksını değiştirdiklerini söyleyen Temelli, “Bu itirazın ortaya konulması bir umudun açığa çıkması ile mümkündü. Stratejimizle, yaratmış olduğumuz seçenekle Türkiye halklarına bu olanağı sağlamış olmanın gururunu yaşıyoruz” dedi. Doğuda kaybedilen illerle ilgili ayrıntılı çalışma yaptıklarını anlatan Temelli, iktidar kanadından gelen HDP’nin güç kaybettiği eleştirileri için de “AKP teselliyi HDP’de aramasın” dedi.


Cumhurbaşkanının kendi alanına çekilmesi gerektiğini belirten Temelli, Kabine’nin Türkiye’nin yeni siyasetini okuyacak şekilde yapılandırılması gerektiğini Yasama’nın da yürütmenin boyunduruğundan kurtarılması gerektiğini söyledi.

Dersimdeki seçim sonucu da değinen Temelli, AKP’nin alması ya da Dersim’deki sosyolojiyle barışık olmayan birinin kazanmasını istemezdik. Ben inanıyorum ki Dersim gerçek anlamda iyi bir yönetim sergileyecektir dedi. 

Nergis Demirkayanın sorularını yanıtlayan HDP Eş Başkanı Sezai Temelli’nin Gazete Duvarda yer alan seçim sonuçlarıyla ilgili açıklamalarının bir bölümü şöyle: 

‘STRATEJİMİZİN GURURUNU YAŞIYORUZ’

Türkiye genelinde 31 Mart sonuçlarını nasıl değerlendirdiniz?


Bu sonuçlar Türkiye’nin 25 yıllık siyasi aksını değiştirdi. Daha önce 7 Haziran’da da önemli bir hamle yapmıştık. Tek adam anlayışına karşı Türkiye’nin çoğulcu karakterini anlatan, bunun siyasetini yapan bir anlayıştı. Ama 7 Haziran’ı Türkiye doğru okuyamadığı, ortaya çıkan sonuca yeterli toplumsal desteği vermediği ve iktidarın Türkiye’yi 7 Haziran’dan koparmasına sessiz kaldığı için sonrasında kabus gibi geçen bir 4 yıl yaşandı.

Geçmiş dönem belediye eş başkanlarımız, milletvekillerimiz içeride. Birçok belediyeye kayyım atandı. Kendi belediye başkanlarını aldılar. Tekçilik her yeri kuşattı. Hukuksuzluk, adaletsizlik arttı. Bu aslında 7 Haziran’dan da önce mutlak tecridin başladığı 5 Nisan 2015’de başladı. Bu hukuksuzluk ve adaletsizlik domino etkisi yarattı. Bu tecrit başlamasa, Dolmabahçe mutabakatı üzerinde görüşmeler devam etse, parlamento tüm bileşenleri ile sahip çıksa bugün yerellerde belki başka bir Türkiye’de yaşıyor olacaktık. Ama o gün çöktürme planına bağlı olarak masayı devirenler, mutlak tecridi başlatanlar ilk taşı devirerek bugüne kadar izlediğimiz bütün adaletsizlik ve hukuksuz süreci yarattılar. Ne varsa yıkarak geldiler.

4 yılın sonunda geldiğimiz yerde toplum çok önemli bir itirazı dile getirdi. Çok daha geniş tarihsel değerlendirme yapabiliriz ama seçim sonuçlarında bu 4 yıla yönelik çok güçlü bir itirazdır ortaya konulan. Bu itirazın ortaya konulması bir umudun açığa çıkması ile mümkündü. Stratejimizle, yaratmış olduğumuz seçenekle Türkiye halklarına bu olanağı sağlamış olmanın gururunu yaşıyoruz şu anda.

Çokça ifade edildi bu seçimi muhalefete siz mi kazandırdınız?

Kazandırmak veya kaybettirmek ya da bu işin sahibi biziz gibi bir dil kullanmadık. Biz Türkiye halklarına, demokrasi güçlerine bu 4 yılın mağduru olmuş, yok sayılmış insanlarına siyaset yapma anlayışımızdan, Kürt halkının mücadelesinden, HDP’nin radikal demokrasi anlayışından kaynaklanan bir seçenek sunduk. 16 Nisan referandumundan beri çağrımız böyle. O zaman da tekçi anlayışa karşı “herkes kendi hayırı ile gelsin” demiştik. Çünkü HDP’yi düşmanlaştıran, yok sayan, Kürtlere “def olun gidin” diyen bir zihniyetle karşı karşıyayız.

Buradan çıkmazsak hepimiz bu felaketin içinde yok olup gideceğiz. Bu seçeneği sunduk, bunun sahibi olarak davranmıyoruz. Bu seçeneği var etmenin gururu ile diyoruz ki, Türkiye’yi değiştirebilirdik, üzerimize düşen sorumluluğu taşıdık, Türkiye değişti. Kimse bunu kabul etmese de değişti. Siyasetin aksı yeni bir hatta geçmiştir. Şimdi önemli olan bu ortaklaşmayı daha da zenginleştirmek, güçlendirmek. Bunu başarabiliriz. Bu aynı zamanda toplumsal barışın yeniden var edilmesine yönelik atılmış bir adımdır. Bunun birinci adımı birbirimizin hassasiyetlerine saygı, duyarlılık. Leyla Güven açlık grevinin 146. gününde. Binlerce kişi açlık grevinde. Bugün yasal bir talep olan Sayın Öcalan’ın avukatları ve ailesi ile görüşmesi önünde engel kalkmalı.

Çokça ifade edildi bu seçimi muhalefete siz mi kazandırdınız?

Kazandırmak veya kaybettirmek ya da bu işin sahibi biziz gibi bir dil kullanmadık. Biz Türkiye halklarına, demokrasi güçlerine bu 4 yılın mağduru olmuş, yok sayılmış insanlarına siyaset yapma anlayışımızdan, Kürt halkının mücadelesinden, HDP’nin radikal demokrasi anlayışından kaynaklanan bir seçenek sunduk. 16 Nisan referandumundan beri çağrımız böyle. O zaman da tekçi anlayışa karşı “herkes kendi hayırı ile gelsin” demiştik. Çünkü HDP’yi düşmanlaştıran, yok sayan, Kürtlere “def olun gidin” diyen bir zihniyetle karşı karşıyayız. Buradan çıkmazsak hepimiz bu felaketin içinde yok olup gideceğiz.

Bu seçeneği sunduk, bunun sahibi olarak davranmıyoruz. Bu seçeneği var etmenin gururu ile diyoruz ki, Türkiye’yi değiştirebilirdik, üzerimize düşen sorumluluğu taşıdık, Türkiye değişti. Kimse bunu kabul etmese de değişti. Siyasetin aksı yeni bir hatta geçmiştir. Şimdi önemli olan bu ortaklaşmayı daha da zenginleştirmek, güçlendirmek. Bunu başarabiliriz. Bu aynı zamanda toplumsal barışın yeniden var edilmesine yönelik atılmış bir adımdır. Bunun birinci adımı birbirimizin hassasiyetlerine saygı, duyarlılık. Leyla Güven açlık grevinin 146. gününde. Binlerce kişi açlık grevinde. Bugün yasal bir talep olan Sayın Öcalan’ın avukatları ve ailesi ile görüşmesi önünde engel kalkmalı.

‘AKP TESELLİYİ HDP’DE ARAMASIN’

Seçim sonuçlarına bakıldığında 4 il belediyesini kaybettiniz. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu sonuçları “Kürt kardeşlerimizin kendi iradelerini pazarlık masasına sürenlere verdiği önemli bir ders” olarak nitelendirdi.

AKP’nin kendine teselliyi HDP üzerinden aramasını kabul etmemiz mümkün değil. Bizim hiçbir oy üzerinde ipoteğimiz olamaz. O AKP yöntemidir, nasıl yapılır çok iyi biliyorlar. 2014 yerel seçimlerine göre oylarımız azalmadı, arttı. Bu 4 ili kaybetmek ikili bir değerlendirme gerektirir. Biri bize dair. Belediye başkanlıklarını kaybetmekte bizim de eksiklerimiz vardır. Bunları özeleştirel bir yaklaşımla değerlendirecek, eksikliklerimizi telafi etmeye çalışacağız.

‘ŞIRNAK BELEDİYE BAŞKANININ MEŞRUİYETİ YOK’

Özellikle Şırnak çok konuşuldu. Neden kaybedildi?


Şırnak’ın kaybedilme nedeni garnizon etkisidir. 24 Haziran’da olduğu gibi bu kez daha fazla sayıda asker ve polisin kaydırılması sonucunda bu ortaya çıkmıştır. Şırnak Belediye başkanının hiçbir meşruiyeti yoktur. Çünkü kendi hemşehrilerinden, yerleşik olanlardan değil oraya kaydırılmış asker ve polislerin oyları ile seçilmiştir. Bu fotoğraflar, belgelerle açık ortadadır. Diğer iller içinse raporlar geldikçe kamuoyu ile paylaşacağız.

‘NE BİZ NE BELEDİYE BAŞKANI DERSİM’DEN VAZGEÇECEK’

Tunceli’de AK Parti’ye kaybetmediniz ama oradaki değişimin nedeni ne oldu?


Dersim’in sosyolojisini bilmeden yorumlamak gerçeklikle bağdaşmayabilir. 2014 seçimlerine de baktığınızda yerel dinamiklerde, siyasetlerin nasıl ortaklaşıp ayrıştığını görmek mümkün. Evet orada kayyımları süpürdük, belediye başkanlığını da kazanmayı çok isterdik. Bizim için çok özel ve anlamı bir yer ama olmadı. Olmadı diye ne biz Dersim’den vazgeçeceğiz ne de bugünkü belediye başkanı Dersim’den vazgeçecek. Hep birlikte Dersim’e sahip çıkılacak. Birlikte yönetim şekillenecek. AKP’nin alması ya da Dersim’deki sosyolojiyle barışık olmayan birinin kazanmasını istemezdik. Ben inanıyorum ki Dersim gerçek anlamda iyi bir yönetim sergileyecektir. Belediye Meclisi’nde çoğunluk bizdedir. Bu dayanışmayla seçim sürecini geride bırakıp önümüze bakacağız.

‘BU GURUR HEPİMİZİN’

Bundan sonra ne olur?


HDP’den yoksun anlayışla siyasete bakılamaz. Şimdi demokrasi güçleri daha fazla dayanışma içinde olmalı. İktidarın bugüne kadar izlediği siyaset HDP’ye çok zarar verdi. HDP’yi düşmanlaştırdı, hedef haline getirdi. İnsan aklını zorlayacak saldırılarla karşılaştık. Kürt halkı büyük bedeller ödedi. Mağduriyetler yaşadı. Ama mücadeleden, demokrasi, barış anlayışından vazgeçmedik. Böyle de devam edecek. Bize dediler ki “Siz Türkiye partisi değilsiniz. Biz dedik ki, Türkiye partisiyiz. Türkiye’yi değiştiririz ve değiştirdik. Yani bu tekçi anlayışa mahkum kılınmış siyaseti değersizleştiren, siyaseti kovmaya çalışan anlayışa karşı şimdi Türkiye’nin her yerinde siyaset yapılıyor. En başta da söyledim bu gurur hepimizin. Başta tabii ki bize oy veren halkımız strateijimize öyle bir sahip çıktı ki iktidarın hali ortada.
 

Son güncelleme: 13:04 03.04.2019
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı