• Turkhane Logo

Kılıçdaroğlu'ndan Bahçeli'ye 'Andımız' çağrısı: Danıştay'ı değil Erdoğan'ı muhatap al

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, okullarda 'Andımız' okutulmamasıyla ilgili Danıştay kararına tepki gösteren MHP lideri Devlet Bahçeli'ye seslendi: "Muhatap aldığı yer yanlıştır. Sen Erdoğan'ı değil, Danıştay'ı suçluyorsun."

16:27 16 Mart 2021 Salı
Kılıçdaroğlu'ndan Bahçeli'ye 'Andımız' çağrısı: Danıştay'ı değil Erdoğan'ı muhatap al
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, okullarda 'Andımız' okutulmamasıyla ilgili Danıştay kararına tepki gösteren MHP lideri Devlet Bahçeli'ye seslendi: "Muhatap aldığı yer yanlıştır. Sen Erdoğan'ı değil, Danıştay'ı suçluyorsun."


CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 2013 yılında kaldırılan Öğrenci Andının geri gelmesine yönelik başvurunun kabul edilmemesiyle ilgili Danıştay kararını değerlendirirken, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile AKPli Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğana yüklendi. 

Partisinin Meclis grubunda konuşan Kılıçdaroğlunın açıklamalarından satır başları şöyle:


TEK YOL CHPNİN İKTİDAR OLMASI

Türkiyenin çözülemeyecek hiçbir sorunu yoktur. Türkiyeye huzuru, bereketi, birlikteliği getirmek mümkündür. Bunun tek yolu vardır: CHPnin iktidar olması. Bütün baskılara rağmen yapacağız. Biz görüşü, kimliği, inancı, yaşam tarzı ne olursa olsun vatandaşlarımızı seviyoruz. Biz onların sorunlarına talibiz, devletin bütçesinden malı götürmeye değil. Biz vatandaşın sorunlarını çözmeye talibiz ve çözeceğiz. 

COVID-19UN MESLEK HASTALIĞI SAYILMASI

Sağlık çalışanlarının bütün hakları teslim edilmedi, talepleri göz ardı edildi. Bir kişinin hayatını kurtarmak için hayatını feda eden kişiye sağlık çalışanı denir. Biz onlara minnet borçluyuz, onların en büyük zevki tedavi ettikleri hastanın yürüyerek hastaneden çıkması... 387 çalışanımız pandemi döneminde hayatını kaybetti. Onlar içinde bulunduğumuz dönemin bir meslek hastalığı sayılmasını istediler ama iktidar bu görevi yerine getirmedi. Parlamento hazır buna ama iktidar tarafından kanun teklifi gelmediği için geçemiyor. Bizim bu konuda verdiğimiz mücadele sayımızın yetersizliği nedeniyle gerçekleşmedi. İlk seçimde iktidar olacağız Allahın izniyle, o zaman gerçekleştireceğiz. 

KAPIKÖY SINIR KAPISININ AÇILMAMASI

Ben Uşak, Manisa ve İzmirdeyken bir kısım arkadaşım Vandaydı. En temel sorunları Kapıköy Sınır Kapısı açılmıyor, açılsın diyorlar. Pandemi dolayısıyla kapalıysa neden Habur, Kapıkule açık diyorlar. Bütün esnafı derinden etkilemiş. Vanlılar Hükümet Vanlıları cezalandırmak için bilinçli olarak mı kapatıyorlar diye düşünüyorlar. Biz bununla uğraşacağız. Eğer açamazsak bilinçli olarak Vanlıları cezalandırma konusundaki düşüncede haklı olabilirsiniz. Yarın önünüze sandık gelecek, gidecek ve oy kullanacaksınız. O sınır kapısını açmayan iktidara ders vererek kullanacaksınız, ben de sizi alkışlayacağım. 

SERTİFİKALI TARIM DANIŞMANLARI İÇİN GİRİŞİM

Sertifikalı Tarım Danışmanları var, bunlar sertifika alıyorlar ve Türk çiftçisine hizmet edip danışmanlık yapıyoruz diyorlar. Talepleri var: Çiftçilerle yapılan sözleşmeyle bizimle yapılan sözleşme eşit olmalı diyor. Bakanlık bize 12 ay için 46 binlik destek veriyor. Buradan sigorta primi, vergi kesiliyor. Biz buradan maaş alıyoruz diyorlar. Asgari ücret açıklandığında bizim aldığımız aylık asgari ücretin altına düştü diyorlar. Özlük haklarından yoksunlar, 2520 lira aylık alıyorlar, asgari ücretin altında... Bunlar mühendis. Tarım Bakanlığında çalışan bir mühendis 6680 lira alıyor, teknikeri 5530 lira alıyor bunlar 2520 liraya mahkum ediliyor. Bunlar kıdem tazminatı da alamıyorlar. Bu konuyu da parlamentoda araştırma önergesi vererek kamuoyu ve parlamentonun gündemine getirelim.

SAYIN ERDOĞAN, ANDIMIZIN HANGİ CÜMLESİNDEN RAHATSIZSIN?

DANIŞTAYIN ANDIMIZ KARARI

2013 yılında Erdoğan, bölücü terör örgütü ile masaya oturdu. Onların şartı Andımızı kaldıracaksınız. MEB, Erdoğanın talimatı ile Andımızı kaldırdı. Türk Eğitim Sen, Danıştaya dava açtı, yönetmelik değişikliğinin iptalini istedi. Danıştay, MEBin kararı doğru değil, değişikliği onaylamıyorum dedi. Andımızın okunması gerekiyordu. 

Bunun üzerine bana soruldu, açıklamamda şöyle demişim; Eskiden beri okunuyor Andımız. Erdoğanın Danıştay hakimlerini azarlayarak meydan okuması insanın ağrına gidiyor. Hakim çıkıp konuşamaz, kararları ile konuşur. Danıştay kararlarını vermiştir. Yerinde bir karardır, karara uyulması lazım, yani Andımızın okunması lazım. Danıştay Genel Kurulunda Erdoğanın istediği şekilde karar çıkacaktır, bunu bir kenara yazın diyorum, 2018 yılında.

Andımız konusu, doğruluğu, sevgiyi, saygıyı çocuklara anlatıyor. Danıştay İdari Davalar Dairesi kararı verdikten sonra, ben daha önce şu çağrıyı yapmıştım, Andımızın hangi cümlesinden rahatsızsın çık millete bunu anlat demiştim. Bunu söyledim, 2013te, 2021e geldik bu soruma cevap alamadım. Ben bütün kardeşlerime seslenmek istiyorum. Bahçeliye de seslenmek istiyorum. Sayın Erdoğan, Andımızın hangi cümlesinden rahatsızdır? Çıkıp açıklasın. Sayın Bahçeli, Erdoğanı değil, Danıştayı muhatap alıyorsa muhatap aldığı yer yanlıştır. Sen Erdoğanı değil, Danıştayı suçluyorsun. Andımızın okunmasını istiyorsan, açarsın Erdoğana telefon, Bu ant okunmadan tekrar bir araya gelemeyiz dersin. Ben ülkemi, bayrağımı seviyorum, Andımızın okunmasını istiyorum dersin. 

EKONOMİ İÇİN 13 MADDE

2002den bu yana toplam 23 reform paketi açıkladılar. Açıklanan her reform paketinden sonra işsizlik arttı, döviz tutulamadı. Türkiyenin sorununu bunlar çözemezler, Türkiyenin sorunlarını çözme kapasiteleri yok. Ne yapacaklarını bilmiyorlar. Eski kalkınma planlarından, programlardan cümleleri kopyalamışlar, alt alta yazmışlar. Ekonomi böyle düzelmez. Nasıl yapılacağını anlatacağım:

1. İktidar olduğumuzda kamuda israfa derhal son vereceğiz. 

Bütün bakanlıklar ve kamu kuruluşları kendi binalarında oturacak. Yandaş için mi kira veriyorlar? Araba saltanatına son vereceğiz. Fakir fukaranın açlıktan nefesi kokuyor bunların altında lüks araba var.  Döviz garantili işler ivedilikle Türk lirasına çevirelecek. Yolsuzlukların üzerine kararlılıkla gideceğiz. Bütün kamu ihalelerini canlı yayınlayacağız. Bizim belediyelerin yaptığı gibi. 100 liralık işi 1000 liraya yaptırmayacağız.İsrafın ve yolsuzluğun kaynağı olan kamu ihale kanunu değiştireceğiz. Vatandaşı iliğine kadar sömüren Özelleştirme Kurumlarını kapatacağız. Kamulaştıracağız. 600 milletvekili var. 450 neyine yetmiyor. 600ün yarısı el kaldırıp indirmekle meşgul. El kaldırıp indiren adamlara fakir fukaranın parasından ödemeyeceğiz. Sarayda şatafata son vereceğiz. Devleti yöneten örnek olacak topluma. 50 bin avroluk çantayla gezerseniz devlete güvenmezsiniz. Devlet de size güvenmez.

2. Herkesin can ve mal güvenliğini sağlayacağız. Yargının bağımsızlığını sağlayacağız. Bir partinin genel başkanı mahkemeye hakim tayin edemeyecek. Andımızda gördük ne olduğunu. Devleti yönetenler mahkeme kararı olmadan suçlu ilan edemeyecek. Demokrasiyi getireceğiz. Seçimle gelen seçimle örnek olacak. Tüm Müslüman ülkelere ve mazlum ülkelere örnek olacağız. Benzerini biz de yapacağız diyecekler. Can ve mal güvenliğinin olduğu yere yabancı sermaye gelir. Yatırım yapmak için değil vurgun için geliyorlar.

3. Devlet yönetiminde liyakat olur. Devletin kadrolarına eş, dost, partili, akraba atanmayacak. Bu rezaletlere son vereceğiz. Rüşvet alandan büyükeçi olmaz. Hırsız Türk bayrağı taşıyor. Hiç mi onur yok sizde?

4. Kuruluş kanununa göre bağımsız kurumlar var. Bu kurumlara müdahale olmayacak. Fiyat istikrarına kilitlenecekler. 

5. Devleti yönetenlerin iç borçlanmada işledikleri ilk günah bizim yönetimimizde olmayacak. Kendi vatandaşınızdan Türk lirasıyla borçlanırsanız bunun adı iktisatta ilk günahtır. 

6. Bir Anayasal kurum olan Ekonomik ve Sosyal Konseye işlev kazandıracağız. Rahmetli Ecevitîn bu ülkeye getirdiği en önemli kurumlardan bir tanesi. Ekonomi Koordinasyon Kurulu kuracağız diyorlar. Varolan kurumu bir daha kuruyorlar. 

7. Bütçe disiplinini tam sağlyacağız. Ne demek bütçe dışında fon. Bir ayıptan Türkiyeyi kurturacağız. Duyunu Umumiyeyi çağrıştıran Borçlar Genel Müdürlüğünü kapatacağız. İnsan utanır ya. Devlet o kadar borç aldı ki yönetemiyor. Osmanlının son dönemindeki Duyunu Umumiye gibi. 

8. TBMMde kesin hesap komisyonu kuracağız. Geçen yılın bütçesinin hesaplarını muhalefet partisine vereceğiz. Komisyon başkanlığı ana muhalefette olacak. 5 kuruşun hesabını vermekten onur duyacağız. 

9. Ulusal Vergi Konseyi kuracağız. Vergiyi en çok asgari ücretliler ödüyor. Bu ayıptan da Türkiyeyi kurtaracağız. Asıl vergiyi ödemesi gerekenler faiz baronları. 

10. TBMM adına denetim yapan bir kurum var. Vatandaşın ödediği bütün vergileri Sayıştay denetler. Sayıştayın evrensel ölçülerde denetim yapması lazım. Sayıştayın mali raporu TBMMye gelmeden bütçenin görüşülmemesi lazım. Ve Sayıştay, Türkiyenin en büyük kurumlarını bünyesinde toplayan Türkiye Varlık Fonunu denetleyemiyor. Yani TBMM bu kadar büyük bir potansiyeli denetleyemiyor. Tamamını bütçenin içine alacağız. Sayıştayın da evrensel ölçütlerde denetim yapmasını sağlayacağız.

11. Kaynakların en verimli ve güzel kullanılmasını sağlamak amacıyla mutlaka bir Stratejik Planlama Teşkilatı kuracağız. Bunlar kalktılar Devlet Planlama Teşkilatını kapattılar. Ordaki insanların tamamını da sağa sola sürdüler. En yetişmiş beyinler. Stratejik Planlama Teşkilatını kesinlikle kuracağız. En nitelikli insanları oraya alacağız. Varolan kaynaklar en verimli ve en çok kalkınmamıza hizmet edecek alanlarda kullanılacaktır. 

12. Türkiye siyasetini kirlilikten arındıracağız. İhale takipçisi milletvekili olmaz. Milletvekilinin temiz ve ahlaklı olması lazım. Bir merkezden talimat almaması lazım. Siyasi ahlak yasasını mutlaka ama mutlaka çıkaracağız. Siyaset ahlaklı insanların alanı olacak. Siyasetçi yalan söylemeyecek milletine. Doğru neyse onu ifade edecek. 

Erdoğan, 12 Şubat 2021de açıklama yapıyor. Milli Eğitim Bakanlığı 2 milyonu aşkın tablet dağıttı diyor. İnanacaksınız tabii, koskoca Cumhurbaşkanlığı makamında oturuyor, devletin bütün bilgileri ona geliyor. 2 milyondan fazla tablet dağıtılmışsa bunun doğru olması lazım. Bizim arkadaşımız Ömer Fethi Gürer, bir önerge vermiş. Kaç tablet dağıttınız? diye sormuş. 15 Ocak 2021de cevabı gelmiş; 359 bin 120 tablet dağıttık. Arada 1 milyon 600 bin fark var. Devletin en tepesindeki adam kendi halkına yalan söyler mi? 

13. İzlenen kavgacı ve İhvan politikasını tamamen değiştireceğiz. Kavga etmediğimiz kimse kalmadı. Esnaf, sanayici, kamyoncu, ihracatçı, ithalatçı zarar görüyor. Mısırla niye kavga ettin? Mısırın içişlerine karışmak senin neyine? Onlar İhvanı terör örgütü ilan etmiş. Sen baş tacı ediyorsun. Şimdi yalvarıyorsun.  Devletler Saraydan yönetilmez. Akılla bilgiyle yönetilir. Kin ve nefretle yönetilmez. Dış politika ülkelerin çıkarlarıyla inşaa edilmez. Dün söylediğini bugün geri alıyorsan devleti yönetemiyorsun demektir. 

Son güncelleme: 16:27 16.03.2021
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı