Yeniçağ Ankara Temsilcisi Ahmet Takan, Cumhurbaşkanı Erdoğanın, MHP lideri Bahçeli üzerinden iktidarı kaybetme konusunda büyük bir korku yaşadığını ileri sürüyor. Bu nedenle Erdoğanın canlı yayınlarda sürekli Cumhur İttifakının pazara kadar değil, mezara kadar gitmesini diliediğini söyleyen yazar, Erdoğanın, Bahçeliye mektup yazdığı ironisi yaparak, Devlet Bahçeliye teşekkürler sunuyor diyor.
AKP iktidarı yani saray içinde bulundukları korku ortamının esaretiyle Devlet Bahçeliden duydukları şüpheyi artık açık etmiş durumdular diyen Takan, Devlet Bahçeliden kurumsal olarak bir cevap ve teyit bekliyorlar. Devlet Bahçeliye rahat edebilmemiz için 31 Mart gecesini beklemeden bize cevap ver. Kamuoyu önünde resmî, kendini ve partini bağlayıcı, bu işin mezara kadar gideceğine dair net bir mesaj ver diyorlar görüşünü dile getiriyor.
Şu an itibarıyla her ikisi de birbirlerine muhtaç durumdular tezini öne süren Takan, Sonuç ne olursa 31 Mart gecesi Devlet Bahçelinin Cumhur İttifakını sarsacak bir şey söylemeyeceğine inananlardanım ifadesini kullanıyor.
Öte yandan bdullah Gül, Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu ekseninde dönen, çıkacağı söylenen iki parti iddialarına da değinen Takan, Bu partileşme çabaları içinde yer alan önemli bir isimden beni de hayrete düşüren bir bilgi aldım diyerek şunları dile getiriyor:
Kaynağımın iddiası; artık, Ali Babacan, Abdullah Gül ile birlikte hareket etmiyor. Ahmet Davutoğlu da, Abdullah Gül ile birlikte hareket etmiyor. Araları oldukça soğuk. Ne zaman Ahmet Davutoğlu bahsi açılsa Gülün son derece sert ve eleştirel sözler söylediğini biliyorum. Peki, abisi gibi Abdullah Güle bağlı olan Ali Babacana ne oldu?.. Kaynağımın belirttiği gibi, onlar arasındaki ilişki de eskisi gibi değil. AK BABAlar Ahmet Davutoğlu ile Ali Babacanı beraber harekete geçirecek formülü bulmuş. Şöyle anlatılıyor; Ahmet Davutoğlu, Doğu ve Güneydoğu Anadoluda gerçekten çok güçlü ve çok seviliyor. Büyük bir sempati var kendisine. Ali Babacan da Batıda çok seviliyor ve çok güçlü. Bu iki güç yan yana gelecek. Ahmet Davutoğlunun liderliğinde bir partileşme olacak. Ali Babacan bu işe sıcak bakıyor ve yaklaştı. Olur mu?.. Tutar mı?.. Abdullah Gülün bu işlerin içinde olmadığı algısı AKP içinde ve Türkiyede nasıl ve ne gibi bir karşılık bulur?.. Sözde Kürdistana çaktığı selamlarla hafızamızda yer tutan Ahmet Davutoğlu, İngiltere ve uluslararası finans çevrelerine çok sempatik (!) olmasıyla bilinen Ali Babacandan yeni bir AKP çıkar mı?.. Bekleyip göreceğiz...
Takan, yazısını noktalarken 1 Nisandan sonra çook ilginç şeyler yaşayacağız. Çook ifadesini kullanıyor.
