• Turkhane Logo

Albayrak’ın torpili kayınpederi: Randevuları telefonla Erdoğan ayarlıyor

Cumhurbaşkanlığı tarafından pazartesi günü yapılan açıklamada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İngiltere Başbakanı Theresa May ile bir telefon görüşmesi yaptığı bilgisi yer aldı.

13:47 28 Ağustos 2018 Salı
Albayrak’ın torpili kayınpederi: Randevuları telefonla Erdoğan ayarlıyor
Cumhurbaşkanlığı tarafından pazartesi günü yapılan açıklamada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İngiltere Başbakanı Theresa May ile bir telefon görüşmesi yaptığı bilgisi yer aldı.

Görüşmede Erdoğan ve May’in “ikili ilişkiler ve bölgesel sorunlar hakkında görüş alışverişinde bulundukları” belirtildikten sonra, “Ayrıca iki ülke Hazine bakanlarının en kısa sürede bir araya gelmeleri kararlaştırıldı” denildi.

Kur ve faiz ateşinin piyasaları sarstığı, ABD ile ağız dalaşının şiddetlendiği önceki haftada da yine Cumhurbaşkanı Erdoğan Almanya Başbakanı Merkel ve ertesi gün de Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile telefonda görüşmüştü.

Telefon görüşmelerine ilişkin yapılan resmi açıklamalarda da rutin olarak “ikili ilişkilerin ve bölgesel sorunların ele alındığı” ifadesinin hemen ardından “İki ülke hazine ve maliye bakanlarının en kısa sürede bir araya gelerek görüşmelerinin kararlaştırıldığı” bilgisine yer verildi.


Nitekim, 17 Ağustos’ta Hazine ve Maliye Bakanlığından yapılan açıklamada Bakan Berat Albayrak’ın Fransa Ekonomi ve Maliye Bakanı Bruno Le Maire ile bir telefon görüşmesi yaptığı, görüşmede ikili ekonomik ilişkilerin ve Türkiye’ye yönelik ABD yaptırımlarının ele alındığı duyuruldu. Fransa’nın ABD yaptırımlarına karşı Türkiye ile “dayanışmasını” ilettiği, iki bakanın 27 Ağustos’ta Paris’te buluşmayı kararlaştırdıkları kaydedildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Macron ile yaptığı telefon görüşmesinde damadı için ricacı olmasıyla Albayrak, Paris’e uçtu.

Macron-Erdoğan görüşmesinin bir gün öncesinde gerçekleşen Erdoğan-Merkel telefon görüşmesinin ardından da Berat Albayrak’ın Almanya Maliye ve Finans Bakanı Olaf Scholz ile bir telefon görüşmesi yaptığı açıklandı.

Açıklamada, Bakan Albayrak’ın  ABD yaptırımlarına karşı Almanya’nın Türkiye’ye yönelik destek açıklamalarına teşekkür ettiği, bunun ikili ekonomik ilişkilerde ve Türkiye-AB ilişkilerinde Almanya’nın “pozitif katkısı için umut verdiğini” ilettiği belirtildi. Ayrıca iki bakanın 21 Eylül’de Berlin’de buluşmayı kararlaştırdıkları kaydedildi.

Erdoğan’ın 2014’te Cumhurbaşkanı seçilmesinden bu yana ikili ilişkilerde ortaya çıkan gerilimler, tutuklanan Alman vatandaşları vb. nedenlerle 4 yıldır gidemediği Almanya’ya 28-29 Eylül’de Cumhurbaşkanı sıfatıyla yapacağı ilk resmi ziyaretin bir hafta öncesinde, damadı Berlin’e giderek Almanya’dan ekonomik destek isteyecek ve kayınpederinin yapacağı görüşmelere ekonomik zemin hazırlayacak.

Ancak Şansölye Merkel’in Merkez Bankası’nın bağımsızlığının önemine sıklıkla vurgu yapması, bu açıdan görüşmelerde dile getirilebilecek olası destek taleplerine karşı bazı koşulların öne sürüleceğini şimdiden işaret ediyor.

Diğer yandan Scholz-Albayrak görüşmesinde Alman Bakanın Albayrak’a, “IMF’ye gidin” tavsiyesinde bulunduğunun Almanya’nın önde gelen yayın organlarından Der Spiegel’de yer alması da Berlin’deki görüşmelerin zorlu geçeceğini gösteriyor.

Telefon görüşmesinin IMF boyutu, daha sonra Alman Bakanın sözcüsü tarafından tekzip edilse de Almanya, Fransa ya da AB’den talep edilecek ekonomik ve finansal destek için, IMF benzeri koşulların, yapısal adımların talep edilmesinin sürpriz olmayacağı anlaşılıyor.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ABD ile Rahip Brunson krizinin tırmandığı, önce iki bakana yasak ve yaptırımların, sonra da demir-çelik ve alüminyuma gümrük vergilerinin katlanarak artırıldığı süreçte, Londra’da uluslararası yatırımcılarla bir araya gelerek küresel finans temsilcilerini ikna turu yapmayı planlamıştı.

Erdoğan’ın Mayıs ayındaki ziyareti sırasında uluslararası yatırımcılara esip yağması ve Merkez Bankası’nı “para-döviz politikaları, faiz konusunda başıboş bırakmayacağı, faiz lobisine aman verilmeyeceği” yönündeki açıklamalarıyla oluşan algının hâlâ hüküm sürdüğü Londra’nın finans merkezi City’den Albayrak’a pek de ilgi olmadığı görülünce, bunun yerine “telekonferans” ile seslenme yöntemi devreye sokuldu.

Altı bine yakın küresel ve yerel yatırımcı, yönetici, bankacı, finansçının kayıt yaptırdığı telekonferansta da Albayrak’ın açıklamaları, yanıtları “yeni, inandırıcı ve ikna edici” bulunmadığı gibi, piyasaların ateşini söndürmekte de yeterli olamadı.

Telekonferans’ın bir hafta öncesinde, adeta davul-zurna ile duyurulan Yeni Ekonomik Model (YEM) sunumu da beklenen yankıyı ve primi yaratamayınca, Albayrak’ın arkasını toplamak, damadını piyasalara pazarlamak, Albayrak’a diğer ülkelerde mevkidaşı olan bakanlarla ikili görüşmeler için randevu ayarlamak görevini Cumhurbaşkanı Erdoğan üstlenmek zorunda kaldı.

Göreve başladıktan sonra Türkiye’yi temsilen katıldığı ilk uluslararası toplantı olan Arjantin’deki G20 Maliye ve Hazine Bakanları toplantısından yansıyan yegâne haber devletin ajansı Anadolu Ajansı’na yaptığı açıklama ve aile fotoğrafında yer aldığı fotoğraf karesi ile kişisel twitter hesabından paylaştığı ikili buluşma resmilerinin altına yazdığı kısa mesajlar oldu.

G20  oturumunda yaptığı konuşma, neredeyse iktidar medyasında bile doğru düzgün haber olmadı.

Ali Babacan ve Mehmet Şimşek’in katıldığı G20 toplantıları ile kıyaslandığında, Albayrak’ın ilk uluslararası sınavdaki performansı, sosyal ilişkileri, mesajları ile “silik ve sınıfta kaldığı” Ankara ekonomi kulislerindeki en yaygın fısıltıydı.

Belki de ekonomi yönetiminin emanet edildiği Maliye ve Hazine Bakanı Berat Albayrak’ın en büyük talihsizliği “Cumhurbaşkanının damadı” unvanının, ekonominin içinde bulunduğu çok kritik bir dönemde üstlendiği, ağır sorumluluklar gerektiren bakanlık görevinin önüne geçmesi.

Oysa Albayrak, 24 Haziran seçimlerinde İstanbul’dan milletvekili adayı gösterildiğinde gazetelerin Ankara temsilcileriyle buluşmasında “AK Parti’de görev alınmaz, tebliğ edilir. Bu listede milletvekili adayı olmak bir şeref. İstanbul 1. Bölge 1. Sıra bizim için çok büyük bir vebal ve sorumluluk. Yeni yönetim modelinde milletvekilleri bakan olamıyor. Bu yüzden de milletvekilliği göreviyle aileme, çocuklarıma çok daha fazla zaman ayırabileceğim. İstanbul’u, ailemi çok özledim. Onlarla daha çok birlikte olabileceğim” demişti.

Kayınpeder Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonomiyi, hazineyi, devletin kasasını, parasını, bankalarını, şirketlerini ailenin kontrolüne almaya karar verince “hazinedarlık ve veznedarlık” görevi damat Albayrak’ın üzerinde kaldı.

Acil döviz bulmak için çıktığı körfez turunda Erdoğan’ın önceden açtığı telefonlara rağmen, Kuveyt’te havaalanında yaptığı müzakereden eli boş dönen Albayrak, Katar Emiri Temim’in metazori Ankara’ya çağrılmasıyla, Beştepe’deki iş yemeği karesine girebildi.

Bu konumu ve görünümüyle, içerde iş dünyasının Erdoğan korkusuyla ayakta alkışladığı Albayrak, dışarıda pek de ciddiye alınıp, itibar görmeyince, damada torpil yapıp, diğer Cumhurbaşkanı ve başbakanlarını telefonla arayarak, randevu almak, mevkidaşı bakanların Albayrak’ın telefonuna çıkmalarını sağlamak misyonunu Erdoğan üstlendi.

Böylece Kayınpeder Cumhurbaşkanı sayesinde, Macron ve Merkel’den sonra May’den de İngiliz Bakan’ın Albayrak’la görüşeceği, Londra kapısının açıldığı müjdesi geldi!



 

Son güncelleme: 13:47 28.08.2018
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı