Bir sonraki cumhurbaşkanlığı seçimine göre hesapların yapıldığı partide, ivmenin yukarıya dönmesi için aktörler üzerinden yapılacak değişikliklerin beklentiyi karşılamayacağı, yeni bir siyasi rotayı içeren yapısal değişimlerin yaşama geçirilmesi gerektiği beklentisi dile getiriliyor.
Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu hareketlerinin de ciddiye alınması gerektiği, gerekirse yeniden birlikte yol yürünmesine dönük adımlar atılması gerektiği ifade ediliyor.
Kurban Bayramı sonrasında yeni parti kurma hazırlığındaki eski yol arkadaşları Ahmet Davutoğlunun memleketi Konya ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gülün memleketi Kayserinin de aralarında bulunduğu illerden teşekkür gezilerine başlaması beklenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın, partideki değişim sürecini sonbahara bırakacağı tahmini yapılıyor.
Önümüzdeki sürece ilişkin parti kulislerinde yapılan değerlendirmeler ve dile getirilen beklentiler şöyle:
Kişi değil yapısal değişim
Seçim sonrasında seçmenin mesajını aldıklarını ve gerek kabine, gerekse partide gerekli değişimi yapacakları mesajını veren Erdoğanın, etki-tepki oluşmaması için bu değişim konusunda aceleci olmama kararı aldığına dikkat çekiliyor.
Parti yönetimi ve kabinede değişimin yanı sıra başkanlık sisteminde yapılacak değişiklerin de seçmen tabanında bir etki yaratmayacağını düşünenler var.
Erdoğanın yakın çevresinden bir siyasetçi, mevcut politikaların sürdürülmesi ve sadece kişiler üzerinden yapılacak değişikliklerin, seçmeni ikna etmeye yetmeyeceğini düşünüyor.
Söz konusu siyasetçi, Mesela, Berat Albayrakı görevden aldığında, 15-20 gün belki bir etkisi olabilir. Ama geçicidir. Değişim talebi karşılanmadığı zaman size daha büyük bir ivme ile geri dönüşü oluyor ve taktik hatalara yol açıyor. O nedenle değişimi kişilerde değil, yapısal değişimlerde aramak gerekir görüşünü dile getirdi.
İcra aşamasına geçilmeli
Yapısal değişim ile başkanlık sisteminin aksayan yönlerinin düzeltilmesi, ya da sistemden geriye dönüş değil, siyaset yapma anlayışı ve Türkiyenin yüzünü döneceği rotaya işaret ediliyor. TBMM tatile girmeden önce açıklanan yargı reformu eylem planıyla ilk adımı atılan Avrupa Birliği (AB) ile yeniden diyalog kapısının açılmasına dönük yeni adımların atılabileceği ifade ediliyor.
Bu konuda yapılan değerlendirmelerde, Ama artık bunun adını biraz koymak lazım. Artık sadece söz yetmez, icra aşamasına geçilmeli ve bu konuda yapısal değişiklikler artık ortaya konulmalıdır önerisi seslendirilirken, henüz bu yönde adım atılacağına dair bir işaret bulunmadığına da vurgu yapılıyor.
MHP ile ittifak vurgusu parti içine
AKPde baştan beri ve özellikle yerel seçim sonrasında MHP ile ittifakın seçim kaybında etkili olduğu yorumu yapıldığı bir kesim tarafından sık sık dile getiriliyor.
Ancak Erdoğan, bu rahatsızlıkların tersine ilk kez MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeliyi evinde ziyaret etmiş ve sonrasındaki açıklamalarında da ittifakın devam edeceğine bir kez daha vurgu yapmıştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğana yakın kaynaklar, MHP ile ittifakı, zorunluluğa değil, Bahçelinin hükümet politikalarına verdiği destekten duyulan memnuniyete bağlıyorlar.
Erdoğanın sık sık ittifak vurgusu yapması, MHP ile mecburiyetimiz yok. Bir hukukumuz, angajmanımız var onu korumaya çalışıyoruz. Bahçeli zorlu süreçlerin sağsalim geçirilmesini sağladı. Erdoğanın ittifak konusuna sık sık vurgu yapması daha çok bizim partimizin içine, bizim arkadaşlarımıza yönelik yorumunu yapıyor.
Babacan ve Davutoğlunu ciddiye almak gerekir
Cumhurbaşkanı Erdoğanın arkadan hançerlemekle suçladığı Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlunun yeni parti kurma girişimleri AKPde dikkatle izleniyor. Özellikle Babacan hareketinin yüzde 1lik bir parti bile olsa, Cumhurbaşkanlığı seçimini etkileyeceğini düşünülüyor.
Partili bir kaynak bu konuda, Seçmen, HDPye oy verir ama ülkeyi yönetemeyeceğini bilir, CHPye oy verir yönetemeyeceğini bilir - ki CHP bu tarzda giderse 4 yıl sonra Türkiyeyi yöneteceğine kanaat getirebilir. Ama Ali Babacanın yüzde 1lik bile potansiyeli olsa onu alternatif olarak değerlendirir seçmen. Çünkü Babacanın Abdullah Gül desteği nedeniyle yönetme kabiliyeti olduğunu düşünür. Keza Ahmet Davutoğlu zaten eski başbakan. Onun için bu hareketleri ciddiye almak gerekir değerlendirmesi yaptı.
Yeniden barış sağlanabilir mi?
Partide Erdoğanın, Babacan ve Davutoğlunu partiye davet ve yeniden birlikte hareket etmeye dönük bir barış hamlesi yapması beklenmiyor. Zira bu kadar yollar ayrılmışken, bunun karşılığının olamayacağı da ifade ediliyor.
Ancak, Erdoğanın, bu yönde bir hamle yapması gerektiğini savunanlar da yok değil. Erdoğana yakın bir kaynak, Bence bu konuda adım atılmalı. Hala o yönde ufak tefek çabalar var ama başarılı olma ihtimali çok güçlü değil şu anda. Tayyip Bey çok çok isterse, o birliktelik sağlayabilir ama istemesi önemli görüşünü dile getirdi.
Seçimin anahtarı Bahçelinin elinde
AKPde erken seçim seçeneği güçlü görülmüyor. Ancak bu konuda MHP Genel Başkanı Devlet Bahçelinin tavrının belirleyici olacağı vurgusu yapılıyor. Parti kulislerinde Mecbur kalınmazsa erken seçim olmaz değerlendirmesi yapılırken, mecbur kalınacak nedenler olarak, ekonomi ve Bahçelinin kararı olarak ifade ediliyor.
Bu konuda, Seçim tarihi belirleme Bahçelinin bir anlamda iktidar alanı. Bunun dışında yakın zamanda bir erken seçim olmaz yorumu yapılıyor.
Kaynak: BBC TÜRKÇE







