İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik başlatılan soruşturma kapsamına tutuklanan İBB Başkanı ve CHPnin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu için çarşamba akşamları İstanbul’da düzenlenen buluşmaların 4üncüsü yapıldı.
Millet iradesine sahip çıkıyor sloganıyla ilk adresi Şişli, ikincisi Beylikdüzü ve üçüncüsü Başakşehirde olan buluşmalardan sonra CHPliler Diplomanı da al gel sloganıyla Beyazıt Meydanından bir araya geldi.
Bugün İstanbulun tarihi Beyazıt Meydanında gerçekleştirilen buluşmada, CHP Genel Başkanı Özgür Özelin konuşmasından önce, öğrenci grupları ve CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik de söz aldı.
Ancak mitingde konuşmaların yanı sıra karartma dikkat çekti. Beyazıt Meydanındaki sokak aydınlatmasının yetersiz kalması nedeniyle, CHPnin miting için kullanmak istediği projektörlerin de polis engeliyle karşılaştığı ortaya çıktı.
BAŞARIR: BU ÜLKE AYDINLANACAK
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır olaya ilişkin yaptığı açıklamada, polis tarafından mobil aydınlatmaların alana sokulmadığını belirterek tepki gösterdi.
Başarır, Işıklarımızı sokmadılar. Türkiye’yi karartanlar, burayı da kararttığını mı sanıyor? Ne yaparlarsa yapsın, o güneş doğacak. Bu ülke aydınlanacak ifadelerini kullandı.
İMAMOĞLUNDAN BEYAZIT MESAJI
Buluşmada Özgür Çelik, Silivrideki Marmara Cezaevinde tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlunun mesajını okudu.
İmamoğlu mesajında Beyazıttaki buluşmanın önemine dikkat çekerek Bu ülkeye adalet gelecek, bu ülkeye özgürlük gelecek, bu ülkeye eşitlik gelecek ifadelerini kullandı.
İmamoğlu, siyasi iktidarın, milletin iradesini hiçe sayarak hukuksuz adımlar attığını ve seçimle kazanamadığına inandıkları rakiplerini hedef aldıklarını belirtti.
İmamoğlu, Devletin verdiği belgeler, siyasi ikbal uğruna geçersiz sayılabilirken, paramız pul oldu dedi.
ÖZEL: DİPLOMASIZ ERDOĞAN
Konuşmasına İstanbul Üniversitesinin mezunları arasında yer alan Ekrem İmamoğluna yapılan haksız tutuklamaya vurgu yapan Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğana diploma göndermesi yaptı.
Diplomasız Erdoğan diyen Özel, 200 bin genç, diplomanı sorguluyor. Sayın Erdoğan, diploma öyle sorgulanmaz, böyle sorgulanır ifadelerini kullandı.
Özelin açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
*Ben sizin gözünüzün içine baka baka bugün sadece buraya bir etmeye, meydan okumaya değil, burada yarınlara, umutlara, Türkiyenin geleceğine sahip çıkmaya gelmiş yüz binlerin günahsız, cesur gözlerini görüyorum. Size inanıyor, güveniyorum.
*Orada uzaklarda, size inanan, size güvenen pek çoğunuzla birlikte İstanbul Üniversitesinden mezun olmuş olan, İstanbula hizmet için, sizlere hizmet için, sizlerin görevlendirdiği ama birisinin korkusu yüzünden haksızca, hukuksuzca içeride tutulan Ekrem Başkan da sizin gözlerinizin içindeki o ışıltıya güveniyor.
*Bu meydan 40 bin metrekarelik bir alan. Gençlerin talebiyle bu meydanı Ekrem İmamoğlunun gayretiyle İstanbul Üniversitesi geri kazandı. Bu coşkuyu gölgelemek isteyen birileri, aydınlatmamak için elinden geleni yaptı.
*Beyazıt mitinginin alanı 40 bin metrekare ancak Ekrem İmamoğlu için 160 bin kişi geldi. Bugün bu coşkuyu gölgelemek isteyen birileri, bu meydanı aydınlatmamıza izin vermemek için her şeyi yaptı. 200 bin genç toplanmış senin diplomanı sorguluyor. Diplomasız Erdoğan! Sayın Erdoğan, diploma öyle sorgulanmaz, böyle sorgulanır.
*Bu mücadeleden korkanlar ürkenler. Muhalefet evinde dönsün isteyenler asla teslim olmayacağımızı görünce bize bir mektup yazdılar. Mektubu da bir evlat katiliyle yolladılar. Kafamızı bozarsanız, direnmeye devam ederseniz bak ben ne yapıyorum, evladına acımamış bir katili yanına kadar yolluyorum, aklını başına topla diyor. İşte o mektuba bir cevap vermek icap ediyordu. Yazanlara cevabım Beyazıt Meydanıdır.
*19 Mart darbesine giriştiklerinde, ne olacaksa bu akşam olacak dediğimizde ve darbenin hedefinde olan kayyım atamanın peşinde olanların hedefinde olan, Saraçhanenin önüne tüm İstanbulu davet ettiğimizde onlar, bir araya gelmeyi, toplanmayı, yürümeyi yasakladılar.
*Onlar vapurları iskelelere bağladılar, metroları kapattılar, tarihi yarım adaya gelen bütün köprüleri kaldırdılar. Otobüsleri 10 kilometre sokmadılar. Ve şunu biliyorduk, bir şey olacaksa bu akşam olacak. İşte o gün bu meydanda olanlar oldu.
*Darülfünun, İstanbul Üniversitesi önündeki barikatları yıkarak Saraçhaneye geldi, Saraçhaneyi kurtardı. Onların cesaretinin ve bu yüce çatının kim kötülüklere, kim hatalara alet ederse etsin, hangi beceriksiz eller, bu kadim kurumun geleneğini kirletmeye çalışırsa çalışsın, İstanbul Üniversitesi başkadır, işte buradadır.
*Bir gün Ankaradan İstanbula atanan buraya gelen ve eski görevi bir siyasi görev olan birisi tarafından o operasyonlar başlatılınca sordular nedir bu diye... Dedim ki bu yapılanları belediye başkanlarımızı alıp da içeriye tıkmaları, bu kayyum atamaları, bu İstanbulun iradesine saldırmayı bize savaş ilanı kabul ediyorum. Çünkü biz barışçıyız ama uysallığımıza, iyi niyetimize, yüreğimizin temizliğine, aklımızın iyiliğine güvenip de kimse ama kimse bizi ezmeye kalkmasın.
*Eğer bizi kavgaya davet ederseniz o zaman işler değişir. Birileri bizleri kavgaya davet etti, davetleri kabulümüzdür. Biz nasıl bilirsek hep bir ağızdan gülmesini, biliriz öylece yaşamasını, öylece ölmesini. Hepimiz birimiz için, birimiz hepimiz için.
*14 milyon 800 bin imza topladık. Bu imzalar toplanıyor, depolanıyor, noter çağrılacak, hesaplattırılacak.







