Erdoğan, Mecliste partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada gündeme ilişkin konuştu.
Erdoğanın konuşmasından satır başları şöyle:
Türkiye yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretiminde yüzde 32lik payla, Almanya, Fransa, Çin, Rusya ve Japonya gibi ülkelerin de önüne geçti.
Rusyanın Soçi kentinde çok önemli bir üçlü zirveye iştirak ettik. Üç ülkenin anlayış birliği içinde olması bu zirvenin en mühim sonuçları arasındadır. Suriyede barışın tesisi hususunda çalışmayı sürdüreceğiz.
Kılıçdaroğlu grup toplantısında güya belge açıklayacakmış. Geçmişte defalarca iddia ettiği; bizimle ilgisi olmayan konuları ısıtıp ısıtıp yeniden gündeme getirecektir.
Cuma günü ABD Başkanı sayın Trump ile görüşme gerçekleştirdim. Bu uzun zamandır ilk defa ABD-Türkiye ilişkilerinde ortak frekans yakalayabildiğimiz bir görüşmedir. Trump ile YPGden F..ye pek çok hususu görüştüğümüz konuşmanın devamını önümüzdeki günlerde tekrar yapacağız.
Eğer ben birisine bir şey söyleyeceksem, tavır koyacaksam, kimseyi aracı kılmaya ihtiyacım yok.
Nerede işinin altından kalkamayan, nerede tembellik yapan biri varsa hemen şu tarz ifadelerle sıyrılmaya çalışıyor; Beyefendi böyle istiyor, Cumhurbaşkanımız, Külliye böyle istiyor. Ömrümde görmediğim insanların tavsiyesine kadar her konuda kullanıldığı anlaşılıyor. Peki bunu ispatı var mı, ağzımdan çıkan böyle bir söz var mı? Yok. Daha önce ahkam kesenlerle ilgili rahatsızlığımı belirtmiştim. Tekrarlıyorum. Eğer ben birisine bir şey söyleyeceksen, tavır koyacaksam, kimseyi aracı kılmaya ihtiyacım yok. Bunu bizzat kendim yaparım.
Adımı kullanarak size kim geliyorsa, teyit etmiyorsam bu insanları gönderin; bunlar sahtekârdır.
Beyefendi, Cumhurbaşkanı böyle istiyor sözü, bürokratik oligarşinin yeni bir şifresi haline dönüştü.
Adımı kullanarak size kim geliyorsa benden bir telefon almıyorsanız bana sorun. Bunu teyit etmiyorsam bu insanları lütfen gönderin. Ne demek adımı kullanmak? Bu bizim siyaset etme anlayışımıza terstir. Bunu yapanlar hepsi sahtekardır, dolandırıcıdır. Bunlara yol vermeyin. İsmimi, unvanını kendi yanlışına alet etmeye kalkan hiçkimseyi affedemem. Meclisteki, partideki, Cumhurbaşkanlığındaki özel kalem görevlileri ile şahsıma iletmelerini rica ediyorum.