• Turkhane Logo

Dengir Mir Mehmet Fırat: Onca hakarete rağmen AKP'de kalana Kürt demek mümkün değil

AKP'nin kurucularından HDP Mersin Milletvekili Dengir mir Mehmet Fırat, yayınlanan KHK ile AKP'nin geldiği noktayı değerlendirdi.

12:45 26 Aralık 2017 Salı
Dengir Mir Mehmet Fırat: Onca hakarete rağmen AKP'de kalana Kürt demek mümkün değil
AKP'nin kurucularından HDP Mersin Milletvekili Dengir mir Mehmet Fırat, yayınlanan KHK ile AKP'nin geldiği noktayı değerlendirdi.

AKP’nin kurucularından, HDP Mersin Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat, geçtiğimiz gün yayınlanan ve muhaliflere karşı çatışmalı bir sürecin habercisi olan KHKlerle birlikte AKPnin geldiği noktayı değerlendirdi.

AKP’NİN DEMOKRASİ İLE ALAKASI KALMADI

AKP’nin iktidara demokrasi, insan hakları, Avrupa Birliği süreci söylemleri ile geldiğini belirten Fırat, bugün gelinen süreçte AKPnin kendi tüzüğüne aykırı hareket ettiğini söyledi:

“Bugün yapılanların tamamı tüzüğün 3. ve 4. maddelerine aykırıdır. Dolayısıyla AKP, Adalet ve Kalkınma Partisi olmaktan çıkıp AKP’lileşti. Daha anti demokratik, özgürlükleri yok sayan, OHAL ile varlığını sürdürmeye çalışan, yargıyı denetimine alan bir parti var karşımızda.”

‘ESKİ DEVLET KODLARINA GERİ DÖNDÜLER’

AKP’nin bu olumsuz değişiminin Kürt sorunundaki tutumundan kaynaklandığını belirten Fırat, bu sürecin  müzakere masasının devrilmesiyle başladığını söyledi:

“Masanın devrilmesinden sonra konsept değişti. Daha önce konuşarak demokratik yollarla sorunu hal etmeye yönelik bir girişim vardı, doğru olan da buydu. 100 yıldır bu sorunu hep şiddetle hal etmeye çalıştılar. Daha önce şiddetle çözülmediği gibi şimdi de şiddetle hal olması mümkün değil.”

KÜRDİSTAN’I İFADE EDEN DE YASAKLATAN DA ODUR!

Özellikle Kürdistan kavramının yasaklı hale getirilmesine tepki gösteren Fırat, Kürdistan kavramını daha önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dile getirdiğini anımsattı:

Kürdistan’ın bir gerçeklik olduğunu birinci Meclis’te Kürdistan vekilleri olduğunu hatırlatan da oydu, Kürdistan’ı yeniden yasaklatan da o oldu. Zaten Kürdistan coğrafyasına baktığımızda 3-4 yıldır aşırı şiddetle toplumu sindirmeye çalışıyorlar. Genel konsept içerisinde Kürt ile ilgili her türlü deyimin ismin kullanılması, bir şekilde 1990’lı yıllardaki yasaklara geri dönüldü. O bölgeye Kürdistan dememekle ya da başka bir isim bulmakla bu sorunu çözemezsiniz.”

AKPnin demokrasiyi bir yaşam biçimi olarak özümsemediği için devletin alışılmış kodlarına geri döndüğünü söyleyen Fırat, Osmanlıdan bu güne süren devletin Kürdistan siyasetine değindi:

Her dönemde böyle demokrasi iddiasıyla gelenler, bir süre bunun tersini sürdürmeye çalışırlar. Demokrasi bir yaşam biçimidir, bunu kendisine temel olarak almamış olan kişilerin demokrasiye tahammül etmeleri mümkün değil. İlk başlarda demokrasi özgürlükler, saydamlık, eşitlik gibi hakikatten çağdaş deyimleri kullanırlar. 2009-2010 yılından sonra yeniden devletin alışılmış olan konseptine döndüler. Çünkü kolaydır. Mesele hal ediliyor, gerilla yok edildi falan… Bunlar hep söylendi. Bunları Osmanlı dönemine götürmek mümkün. İlk Kürt hareketi Cizre Botan beyi Bedirxan bey öncülüğünde yapılanmıştır. Büyük bir katliam yaşanmıştır ve Kürdistan eyaleti de o dönem kurulmuştur. Bitlis, Muş, Van gibi vilayetler Diyarbakır Beylerbeyinden ayrılarak Kürdistan idaresi kurulmuştur ve başına da Beylerbeyi Osmanbey getirilmiştir. Uzun süre Kürdistan eyaleti fiiliyata kalmıştır. Birinci Meclis’te Kürdistan ve Lazistan vekilleri vardır. Birinci Meclis’in arşivini gezdiğinizde bunları görmeniz mümkün. Siz bu tarihi gerçekleri yok sayıyorum demekle tarihi gerçekleri ortadan kaldıramazsınız. Ceza verebilirsiniz, Osman beye verdikleri oturumlara katılmama maaştan kesinti yapma şeklinde ceza verilebilir. Ama ondan sonra Kürdistan kelimesi vekiller tarafından daha sık kullanılmaya başlandı. Her yasak insanları daha çok tahrik eder. Bundan önce olduğu gibi bundan sonra da yasakların işe yaramayacağını göreceğiz.”

‘AKP’Lİ KÜRTLER KÜRTLÜKLERİNİ KAYBETTİLER’

“Kürdistan neresi” sorusuna “İnsanın beyni ve kalbidir” yanıtı veren Fırat, AKPnin Kürdistan denmesini suç saymasıyla AKPde siyaset yapan Kürtlere hakaret ettiğini belirtti:

“Irak’ta Kürdistan Özerk Bölgesi var. İran’da halen Kürdistan eyaleti var. Bunun en büyük parçalarından biri Türkiye ve bunu yasakladığınız zaman ortak yaşam anlayışı ortadan kalkıyor. İnsanları bu ülkeden koparıyorsunuz. Gönüller kırılıyor. Bu hakarettir. 20 milyon insanı siz tahrik ediyorsunuz. AKP’den olan Kürtlere bile hakaret ediyorsunuz ve o insanların müşterek yaşam duygusu ortadan kalkıyor.” 

Kürdistan kavramının AKP tarafından lanetlenmesine karşı AKP’de siyaset yapan Kürtlerin sessiz kalmasını da değerlendiren Fırat, bu kadar hakarete rağmen orada kalabiliyor ve bunu içlerin sindirebiliyorlarsa, onlara Kürt demek mümkün değil dedi:

“Kürt ve Kürtlük bana göre doğuştan gelen bir şey değil. İnsanın kendi anlayışı ile oluşan bir şey. Diyarbakır’dan seçilmiş olmak onun Kürt olduğu anlamına gelmiyor. Kürtlük his edebilme meselesidir. Eğer bunca hakarete rağmen orada duruyorlarsa onlara Kürt demek mümkün değil. Nedirler, derseniz onlara sormak lazım. Bu kadar hakarete rağmen orada kalabiliyor ve bunu içlerin sindirebiliyorlarsa… Ben bundan çok daha hafif bir tartışmada -ki pozisyonum bunlardan iyi durumdaydı- çok rahatlıkla o koltuktan kalkmasını ve kurucu üye olmama rağmen o partiden ayrılmasını bildim. Bana göre onlar bunu yapma kabiliyetlerini kaybettiler. Bunun çok da üzerinde konuşmak istemiyorum.”

(Mezopotamya Ajansı)

Son güncelleme: 12:45 26.12.2017
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı