• Turkhane Logo

AKP'li vekil: MYK'dakiler şikâyetlerini bize sıralıyor, Erdoğan'ın karşısında sus pus oturuyorlar

'MYK üyeleri bizimle sohbet ederken benzer eleştiri ve önerileri dillendiriyor ama Cumhurbaşkanı ile toplantılarda susuyorlar, kameraların karşısında başka telden çalıyorlar.'

11:54 22 Temmuz 2019 Pazartesi
AKP'li vekil: MYK'dakiler şikâyetlerini bize sıralıyor, Erdoğan'ın karşısında sus pus oturuyorlar
'MYK üyeleri bizimle sohbet ederken benzer eleştiri ve önerileri dillendiriyor ama Cumhurbaşkanı ile toplantılarda susuyorlar, kameraların karşısında başka telden çalıyorlar.'

AKP’li bir milletvekili, partisi içinde MYK üyelerinde de mevcut söylem ve politikalara ilişkin eleştirileri olduğunu fakat genel başkanları Tayyip Erdoğan ile yapılan toplantılarda söz konusu sorunları dile getirmediklerini ifade etti.

Sözcü gazetesinden Deniz Zeyrek, AKP’li bir vekil ve yeni partiyle adı anılan eski bir bakanla yaptığı görüşmeyi yazdı.
“AK Partili bir vekil, Cumhurbaşkanının tatil dönüşünde kabinede ve parti yönetiminde değişikliğe gitmesini beklediklerini, ama ne büyüklükte bir değişim olabileceğini kestiremediklerini söylüyordu” diyen Zeyrek, görüşmeyi şöyle aktardı:
‘KİM GELİRSE GELSİN SONUÇ DEĞİŞMEZ’
“Devamında da çok önemli bulduğum şu notu düşüyordu: Aslında kaç isim ya da kimi değiştireceğinden, kimi getireceğinden daha önemli olan, politikaların değiştirilmesidir. Yerel seçimler gösterdi ki aynı söylemlerle, aynı politikalarla devam edersek, kimi getirirseniz getirin bir şey değişmez.”
‘Bu görüşleri Cumhurbaşkanına iletiyor musunuz?’ diye sorunca, “MYK üyelerinin iletmesi lazım. Bizimle sohbet ederken benzer eleştiri ve önerileri dillendiriyor ama Cumhurbaşkanı ile toplantılarda susuyorlar, kameraların karşısında başka telden çalıyorlar” karşılığını verdi.
ESKİ BAKAN: HERKES BİZE DÜŞMAN DEMEYEN BİR SİYASET ANLAYIŞI ARAYIŞI VAR
Ali Babacan ile yeni parti hareketinde olduğunu bildiğim eski bir bakan ise telefonda, kuracakları partinin temel motivasyonunun, AK Partide artık sıkça dillendirilen o “söylem ve politika değişikliği ihtiyacı” olduğunu anlatıyordu. “1983te Özalın, 2002de Erdoğanın ortaya koyduğu yenilikçi yaklaşımın dahi önüne geçecek bir siyasete ihtiyacımız var” dedi. O nedenle isimlerden çok dünyanın gidişatını okuyabilen, içerideki popülist akımlara ve “herkes bize düşman” hissine kapılmadan, ekonomiyi, dış politikayı, hukuk sistemini, içinde bulunduğu fasit daireden çıkaracak bir politik söylem arayışında olduklarına dikkat çekti.”

Son güncelleme: 11:54 22.07.2019
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı