2014 yılında 301 işçinin yaşamını yitirdiği Soma maden faciasında eylem yapan madenci Erdal Kocabıyık’ı tekmeleyerek gündem olan dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Özel Kalem Müdür Yardımcısı” Yusuf Yerkel’in 6 bin euro maaşla Frankfurt Başkonsolosluğu’na atanmasının yankıları büyüyor. Avrupa’da konu sosyal medyada hızla yayılıyor ve her dilde tepkiler yükseliyor. Almanca açıklamalar yapılırken, işçi dernekleri ve sendikalar da eleştirilerini artırıyor.
SENDİKALAR HAZIRLIK YAPIYOR
Sözcü’nün aktardığına göre Alman Sendikalar Birliği (DGB), Yerkel’in atanmasını protesto için hazırlıklar yapıyor.
Frankfurt İşçi ve Gençlik Derneği, “Kentimizin bütün emek ve demokrasi güçleriyle, bu işçi- emekçi düşmanının yüzünü herkese göstereceğiz” açıklaması yaptı. Açıklamada, bu atama kararının geri alınması talep edilirken, bu yapılmazsa, “Frankfurt’a hoş gelmedin” diyeceklerini belirten grup, “Maden işçisini tekmeleyen dönemin Başbakanı Erdoğan’ın Özel Kalem Müdür Yardımcısı Yusuf Yerkel’in, Frankfurt’a Ticaret Ataşesi olarak atanmasını şiddetle kınıyoruz. Bu atamanın durdurulmasını talep ediyoruz. Karar geri alınmazsa, buna seyirci kalmayacağımız şimdiden ilan ediyoruz. Attığı tekme için ödüllendirilmiştir. Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu’na bağlı gençlik derneği olarak bu atamaya seyirci kalmayacağız” denildi.
POLİTİKACILAR DA KIZGIN
Hessen Eyaleti Sosyal Demokrat Parti Milletvekili Turgut Yüksel de bir açıklama yaparak böyle bir atamanın kabul edilebilir bir şey olmadığını belirtti.
Yüksel, “Soma’daki facianın mağduru bir madenciye insafsızca saldıran bir kişinin, Türkiye’nin ticari ilişkilerini takip için Frankfurt’ta diplomat olarak gönderilmesi kabul edilemez. Onu burada sıcak karşılayacağımızı kimse beklemesin. Soma felaketinin siyasi simgesidir. Bu atamanın, Hessen Eyalet Hükümeti, Frankfurt makamları ile Türkiye temsilcilikleri arasındaki ilişkiyi zedelemesinden korkarım” dedi.
“KABUL EDİLEMEZ”
Almanya Türk Toplumu Genel Başkanı ve Hessen Türk Toplumu Eyalet Başkanı Atila Karabörklü, “Türkiye Cumhuriyeti‘nin yurt dışındaki tüm kurum ve kuruluşlarının saygınlığını büyük oranda zedeleyecek ve güven kaybına yol açacak, devlet kurumlarının tarafsızlığına daha fazla gölge düşürecek olan bu liyakattan yoksun, kabul edilemez ve son derece yanlış atama kararının bir an önce geri almasının ve kamuoyuna konu hakkında bilgi verilmesinin elzem bir tutum olduğunu düşünmekteyiz” dedi.
