Kammenos toplantı sonrası yaptığı açıklamada “Türk mevkidaşıma Bakanlar Kurulu ve NATO Genel Sekreteri huzurunda Türk Başbakan Yardımcısının Yunanistan’dan iltica talep eden ve mahkeme tarafından 18 aylık tutukluluk süreleri dolduğu için serbest bırakıla sekiz subayı ile ilgili yaptığı ‘paketleme’ açıklamasını izah etmesini ve bunun ülkemizin, yani bir NATO müttefikinin ulusal egemenliğini ihlal eden bir eylemi kastedip etmediğini sordum. Bakanlar huzurunda Türk Başbakan Yardımcısının açıklamasını destekleyip desteklemediğini, tasdik edip etmediğini sordum” dedi.
Yunan Milli Savunma Bakanı açıklamasının devamında “Türkiye her zaman yaptığı gibi konuyla alakasız şeyler söyledi. Türkiye’de yasadışı olarak, yargılanmadan ve haklarında iddianame dahi olmadan tutuklu bulunan iki Yunan subayı hakkında verdiği cevap ‘Türkiye’nin elinde bulundurduğu dijital verileri incelediği’ şeklindeydi” ifadelerini kullandı.
Kammenos Türk mevkidaşından “Türkiye’nin NATO anlaşması ilkelerini ve uluslararası hukuku ihlal ederek bir yabancı müttefik ülkeye yönelik bir eylemde bulunma niyeti olup olmadığı yönündeki soruya savunma bakanları ve NATO Genel Sekreteri huzurunda cevap vermesini istediğini” kaydederken “Bu soruya hiçbir cevap alamadım” dedi ve ekledi:
“Türkiye seçim öncesinde bu tür sözüm ona yiğitlikler yapmaya, iç kamuoyuna yönelik böyle açıklamalar yapmaya devam edip sonra da Brüksel’e geldiğinde iyi müttefik rolünü oynayamayacağını anlamalıdır.”
Yunan Bakan ayrıca “uluslararası hukuk ve antlaşmaların ihlaline yönelik tehditlerin bir bedeli olduğunu ve Türkiye’nin bu bedeli ödeyeceğini” söyledi ve “Yunanistan uluslararası hukuka saygı gösteren, iyi komşuluk isteyen, iyi ilişkiler gözeten bir ülkedir. Ancak bu tür tahriklere karşı, ki bu tahrikler sadece ülkemize yönelik değildir, aynı zamanda müttefik ülkelere yöneliktir, Yunanistan geri adım atma niyetinde değildir” dedi.
