• Turkhane Logo

Ünlü dergiden çarpıcı analiz: Türkiye kendi hava kuvvetlerini yok etti

ABD’de yayımlanan “The National Interest” dergisinde Michael Peck, Türkiye’nin 15 Temmuz 2016’dan sonra kendi Hava Kuvvetleri’ni nasıl yok ettiğini yazdı. Sonuçlarını irdeledi..

13:57 09 Ocak 2020 Perşembe
Ünlü dergiden çarpıcı analiz: Türkiye kendi hava kuvvetlerini yok etti
ABD’de yayımlanan “The National Interest” dergisinde Michael Peck, Türkiye’nin 15 Temmuz 2016’dan sonra kendi Hava Kuvvetleri’ni nasıl yok ettiğini yazdı. Sonuçlarını irdeledi..

ABD’de 1985 yılından beri uluslararası ilişkiler üzerine iki ayda bir yayımlanan yayınlanan “The National Interest” adlı dergi, Türk Hava Kuvvetleri’nin 15 Temmuz 2016 darbe teşebbüsünün akabinde nasıl yok edildiğini yazdı. 
Michael Peck tarafından kaleme alınan yazı, “Türkiye: Bir ülke kendi hava kuvvetlerini nasıl yok etti” başlığını taşıyor.
ABD’nin efsanevi dışişleri bakanlarından Henry Kissinger’ın fahri yöneticiliğini yaptığı derginin danışma konseyinde Morton Abramowitz, Graham Allison, John Mearsheimer ve Dov Zakheim gibi ünlü isimler bulunuyor.
TÜRKİYE, DEĞERLİ İNSAN KAYNAKLARINI HEBA ETTİ
Savaş pilotu yetiştirmenin oldukça maliyetli bir iş olduğunu belirten Michael Peck, ABD Hava Kuvvetlerine göre, F-35 gibi bir uçağı kullanacak pilotu yetiştirmenin maliyetinin yaklaşık 11 milyon Amerikan dolarını bulduğunu belirtti.
Peck, şöyle devam etti: “Üstelik bu maliyet tecrübeli bir savaş pilotunun kazandığı deneyimin maliyetini de içermiyor. Bu yüzden ABD Hava Kuvvetleri deneyimli savaş pilotlarını elinde tutmak için yarım milyon dolar ikramiye teklif etmeye hazırlanıyor. Yani savaş pilotlarını hapse atan bir ulus sadece parasını değil, aynı zamanda son derece değerli insan kaynaklarını da heba ediyor.”

 TÜRKİYE, F-16’LARINI İHTİYAR EMEKLİ PİLOTLARLA ZAR ZOR UÇURABİLİYOR
Yazar, Türk Hava Kuvetleri’nin 15 Temmuz sözde darbe girişimi sonrası halini şöyle resmetti: “Türk Hükumeti siyasi emelleri adına Hava Kuvvetlerini o kadar kötü tasfiye etti ki, şu anda emekli ihtiyar pilotların yardımıyla F-16 savaş uçaklarını zar zor uçurabiliyor.”
SÖZDE’ DARBE GİRİŞİMİ
Michael Peck, sorunun 15 Temmuz 2016’da, bazı TSK mensuplarının AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hükümetini devirmek için “sözde” darbe girişimine teşebbüs etmesiyle başladığını belirterek, darbenin nasıl kötü bir senaryosunun olduğunu ilginç ifadelerle kaleme aldı.
“Bazı sebeplerle bu darbe girişimine sözde darbe girişimi deniyor. TSK Sivil hükümetleri devirmede profesyonel olmasına rağmen (1960-1997 yılları arasında dört başarılı darbeyle), 2016’daki çabalar son derece gülünçtü. Askerler İstanbul’u Boğaz Köprüsü’ne barikatlar kurarak tecrit etmeye çalışsalar da yolları sadece tek yönde trafiğe kapattılar. Youtube’da yayınlanan videolarda Leopard tankını kullanan askerler tankı polis ve sivillere teslim ederken görülüyor. Erdoğan Marmaris’ten İstanbul’a dönerken, uçağı iki F-16 uçağının görüş alanına girmesine rağmen sağ salim İstanbul’a inmeyi başardı. Yere göğe sığdırılamayan, NATO’nun Soğuk Savaş döneminde Sovyetlere karşı güney kanadı olan Türk Ordusu bu kadar kolay teslim oluyorsa, Kremlin’in Boğazı ele geçirmemiş olması mucize olsa gerek.”
SAHTE BAYRAK OPERASYONU
Yazı şöyle devam etti: “Tüm bunlar, Türk Hükümetinin laik Türk generallerini ve sürgündeki din adamı Fethullah Gülen’in gizli yandaşlarını bastırmak için yapılmış bir sahte bayrak (false flag) operasyonu muydu? Bu konu merak edilirken darbe bir saatten az bir sürede bastırıldı ve daha sonra Erdoğan Hükümeti intikamını aldı.
Çok sayıda üst düzey subay ve sınıf subayı tasfiye edildi. 300’den fazla F-16 pilotu görevden alındı. TSK’nın dişleri söküldü, pek çok gazeteciyi hapse atan Neo-Osmanlı Erdoğan rejimi güçlendi. Şu anda soru şu: Türkiye’nin jet avcı uçaklarını kim uçuracak?

 Suriye’de savaş devam ederken TSK Suriye’nin kuzeyinde meşgul iken, Suriye üzerinde Rus uçağını düşüren F-16 pilotu da dahil pilot kadrosunu etkisiz hale getirmeye çalışmak ne kadar akıllıca.”
GİRİŞİMLER SONUÇSUZ KALDI
Yazıda, Türk hükümetinin pilot açığını kapamak için rotayı yurtdışına çevirdiğini ancak, Türk pilotların ABD’de temel uçuş eğitimi alıyor olsa da, Washington’un uçuş eğitmenlerini Türkiye’ye gönderme talebini reddettiği belirtildi. 
Türkiye’nin ardından F-16 pilotlarının eğitimi için Pakistan’dan da yardım istediği, Pakistan’ın da Türk pilotlarını eğitmesinin ABD silah ihracat kurallarını ihlal edebileceği kaydedildi.
Yazı şöyle devam etti: “Atlantik Konseyi tarafından hazırlanan bir raporda, “Türk hükümeti, dört yıl süreyle hava kuvvetleri görevine dönmedikleri takdirde, 330 eski pilotun sivil pilot lisansının iptal edileceği bir kararname yayınladı.” ifadesi yer alıyor. Raporda, “Hizmete geri dönüşü zorlama kararının pilotların moralini nasıl etkileyeceği belirsiz.” yazıyor. Şimdi, Türkiye yüzyıllardır geleneksel bir düşmanı olan ve jetlerinden birini Suriye üzerinde düşürdüğü Rusya ile yakınlaşıyor, Washington ile ilişkilerin bozulması rağmına S-400 uzun menzilli hava savunma sistemi almaya çalışıyor.”

TÜRKİYE, HAVADAKİ ZAAFİYETİNİ SAVUNMA FÜZELERİYLE KAPATMAYA ÇALIŞIYOR
Türkiye’nin  Fransız-İtalyan Eurosam ile de uzun menzilli hava savunma sistemi tedarik anlaşması imzaladığını belirten yazar, “Peki Türkiye neden bu kadar hava savunma füzeleriyle bu kadar yakından ilgileniyor?” sorusunu gündeme getirdi.
 Yazar şöyle devam etti: “Analist Verda Özer’e göre bunun nedeni; 15 Temmuz sonrasında, TSK’ya yönelik operasyonlar sonucunda F-16 pilotu sayısında yaşanan azalma ve bunun neticesinde ortaya çıkan zafiyetinin hava savunma füzeleriyle giderilme ihtiyacı. Ama S-400’ler bile Türkiye’nin hava savunma sıkıntılarını tamamen çözemez. NATO hava savuma sistemine entegre edilmeden S-400’ler balistik füzelere karşı kullanılmaz. Bu nedenle, Türkiye’nin iki sisteme ihtiyaca var. Düşman uçaklarını düşürmek için S-400 ve balistik füzeleri durdurmak için bir Eurosam. Belki de bütün bunların yerine F-16 pilotlarını ihraç etmemek daha kolay bir yol olurdu.”

Son güncelleme: 13:57 09.01.2020
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı