Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, perşembe günü yaptığı bir konuşmada “NATO ülkelerinin, Ukrayna’ya verilen silahların Rusya içlerine kullanılmasına izinleri durumda Rusya ile savaş halinde olmaları demektir” ifadelerini kullandı. Bunun üzerine Fransız gazetesi Le Monde, Batı’nın Ukrayna’nın Rusya’ya karşı uzun menzilli silahlar kullanmasına izin verme konusunda tereddütlerini anlatan bir makale yayınladı.
Le Monde’nin analizi Avrupa ülkelerinin genel yaklaşımını yansıtırken, Putin’in söylemi ise Rusya’nın “gözü kara” duruşunu görme açısından önemliydi. Washington ve Londra’nın yaklaşımından farklı olarak Avrupalı liderler, Ukrayna ordusunun “birkaç hatası” olduğunu düşünüyorlar. Özellikle Kiev’in Kursk bölgesindeki operasyonları, AB ülkelerinde şaşkınlık yaratmış ve Ukrayna ordusundan askeri stratejisini netleştirmesini talep etmişlerdi.
Le Monde’nin analizine göre son gelişmeler, çatışmanın Ukrayna sınırlarını aşarak Polonya ve Letonya gibi ülkeleri etkilemesi muhtemel olarak anlatılıyor. Putin’in ifadelerinin perde arkasında ise Londra ve Washington’un uzun menzilli balistik füzelerle (ki bunların bazıları 560 km mesafede) Rusya’nın iç noktalarını vurma iznine cevabi olarak, Rus ordusunun anında Ukrayna’nın Kiev ve Livov gibi stratejik yerlerini vurmanın yanında, Varşova ve Londra yakınlarında bulunan stratejik yerleri de vurmayı amaçlıyor.
İç siyasi gelişmeler Batıda kararsızlığı artırıyor
Le Monde‘nin makalesine göre, AB ülkeleri Ukrayna’nın Rusya’nın işgal ettiği bölgelere yönelik saldırılarını sınırlandırma eğiliminde. ABD, Fransa ve Almanya’daki iç siyasi gelişmeler ve ABD’deki seçim kampanyası da bu kararları etkiliyor. Uzmanlar, yakın gelecekte Batı’nın bu konuda bir karar almasının beklenmediğini söylüyor.
Güney Danimarka Üniversitesi Askeri Konflikt Araştırma Merkezinde profesör olan Olivier Schmitt, Kievin Rusyayı vurmak için uzun menzilli silah kullanmasına ilişkin bir kararın yakın gelecekte beklenmemesi gerektiğine inanıyor. Le Monde’ye yaptığı yorumunda, ABDde seçim kampanyasının devam ettiğini, Fransa ve Almanyanın iç siyasi yaşamında kriz belirtilerinin bulunduğunu anlatıyor.
Putin perşembe günü yaptığı konuşmasında, açık ve net şekilde, Batı’nın uzun menzilli silahlarının Rusya’ya karşı kullanılmasının NATO ve ABD’nin Rusya ile doğrudan savaşa girdiği anlamına geleceğini belirtti. Buna mukabil Kiev’in genel tutumu ise Batı’dan sadece silah kullanma izni değil, aynı zamanda daha fazla yeni silahların da verilmesi. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, uzun menzilli silahların kullanımına ilişkin politikanın gözden geçirilebileceğini belirtirken, Zelensky’nin olası hedeflerle ilgili Batı’ya bir liste sunduğu iddia ediliyor.
Soğuk savaş refleksleri ve Moskova-Londra-Washington hattı
Bu arada İngiltere’nin, Ukrayna’nın Rusya’daki hedeflere Storm Shadow füzeleriyle saldırmasına izin verdiği zaten biliniyor. Bloomberg, Blinken ve İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammynin 11 Eylülde Kieve yaptığı ziyaretin ardından, Londra ve Parisin Ukraynadan, kullanımlarına ilişkin kısıtlamaları kaldırmadan önce uzun menzilli füzelerin Rusya topraklarındaki askeri hedefleri vurmak için kullanılmasına yönelik bir plan sunmasını istediğini bildirdi.
ABD Başkanı Biden ve İngiltere Başbakanı Starmer, Beyaz Saray’da gerçekleştirdikleri görüşmede Ukrayna-Rusya savaşı, Orta Doğudaki kriz ve Hint-Pasifikteki gelişmeleri ele aldı. ABDnin Ukraynaya sağladığı uzun menzilli füzelerin Rusya topraklarını kısıtlayan sınırlamaların kaldırılıp kaldırılmayacağına ilişkin tartışmaların gölgesinde gerçekleştirilen görüşmede iki lider, Ukraynaya tam destek verirken Moskovaya da gözdağı verdi. Biden, Şurası açık ki bu savaştan Putin galip çıkmayacak, Ukrayna galip çıkacak. değerlendirmesini yaptı. Putinin ABD ile Rusya arasındaki olası bir doğrudan çatışma ihtimaline ilişkin sözlerine tepkisi sorulan Biden, Vladimir Putin hakkında fazla düşünmüyorum. cevabını verdi.
ABC kanalına göre Zelensky, Blinkene olası hedeflerin bir listesini verdi. Bundan önce The Guardian, Londranın Ukraynanın Rusyadaki hedeflere Storm Shadow seyir füzeleri fırlatmasına izin vermeye zaten karar verdiğini ancak bunun kamuya açıklanmayacağını bildirmişti. Times, Fransanın aynı zamanda Ukraynanın Rusyayı uzun menzilli Batı silahlarıyla vurmasına izin verilmesini desteklediğini, ancak Kievin Washingtonun onayını beklediğini yazdı… Bu gelişmelerin farkında olan Putin bu nedenle 12 Eylülde Rusyayı vurmak için uzun menzilli Batı silahlarının kullanılmasının NATO ülkeleri, ABD ve Avrupa ülkelerinin Rusya ile savaş halinde olduğu anlamına geleceğini söyledi.
İngiltere, Rusya ile doğrudan bir çatışmaya girmek istemiyor, ama…
İngiltere Başbakanı Keir Starmer, Putin’in Batı’nın Ukrayna’ya verdiği uzun menzilli silah desteğiyle ilgili, “İngiltere’nin Rusya ile doğrudan bir çatışma arayışında olmadığını, ancak Ukrayna’nın meşru müdafaa hakkını savunmaya devam edeceğini” söyledi. İngiltere’nin, özellikle Ukrayna’nın savunması konusunda stratejik ve taktiksel görüşmeler için ABD ile koordinasyon içinde olduğu da biliniyor. Putin o açıklamasının devamında, Batılı ülkelerin Ukrayna’nın Rusya’ya yönelik saldırılarında doğrudan NATO uydularından veri desteği sağladığını, bu nedenle çatışmanın özünün değiştiğini ve bunun ciddi sonuçları olabileceğini söyledi. Starmer ise Putinin bu değerlendirmelere katılmadı ve çatışmayı başlatanın Rusya olduğunu belirterek, Batı’nın Ukrayna’ya verdiği desteğin meşru olduğunu savundu.
Aslında Batılı ülkeler, Kievin Rusyaya uzun menzilli silahlarla saldırı izni taleplerini reddediyordu. Fakat Politiconun haberine göre, Moskova ve Tahran bu tür suçlamaları reddetse de ABDnin İranın Rusyaya füze tedarik ettiğine ilişkin bilgileri nedeniyle durum çarpıcı biçimde değişti. Britanya başbakanının Baltık bölgesindeki savunmadan sorumlu bir yardımcısı, kimliğinin gizli kalması kaydıyla Politicoya yaptığı açıklamada, Washingtondaki saatin akrepleri İran füzeleri nedeniyle hareket etti dedi. Ona göre, şu anda Ukraynanın hangi hedefleri vurmasına izin verileceği ve sınırdan ne kadar uzakta olacağı konusunda tartışmalar sürüyor.
Sonuç olarak AB ülkeleri Kiev’in saldırılarının sınırlı kalması gerektiği konusunda temkinli davranıyor. Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Ukrayna’nın Alman silahlarıyla Rusya’nın derinliklerine saldırmasına izin vermeyeceğini belirtti. Bu tür saldırların sorun yaratacağını düşündüğünü ifade eden Olaf Scholz, bu konuda müttefiklerinden farklı bir tutum sergilemeye devam edeceğini vurguladı. Scholz’un bu tutumu, Ukrayna’nın Batı’dan uzun menzilli silah taleplerine ve olası kullanım alanlarına dair Batı ittifakı içinde oluşan farklılıkları da gösteriyor. Ukrayna’nın stratejik hedeflerinde Batı’nın desteğini ne şekilde kullanacağı konusundaki belirsizlikler ise şu anda ABD ve Avrupalı müttefikleri arasında görüşme aşamasında. Önümüzdeki günlerde bölgedeki savaşın geniş çapta Rusya-NATO silahlı mücadelesine dönüşme riski çok yüksek.







