• Turkhane Logo

Tutulmayan sözler beyannamede: AKP’den insan hakları vaatleri

AKP'nin Mart 2021'de açıkladığı ancak süresinde yerinde getirilmeyen İnsan Hakları Eylem Planı'ndaki sözleri, seçim beyannamesinde insan hakları ve yargı alanındaki vaatleri olarak yer aldı.

09:50 13 Nisan 2023 Perşembe
Tutulmayan sözler beyannamede: AKP’den insan hakları vaatleri
AKP'nin Mart 2021'de açıkladığı ancak süresinde yerinde getirilmeyen İnsan Hakları Eylem Planı'ndaki sözleri, seçim beyannamesinde insan hakları ve yargı alanındaki vaatleri olarak yer aldı.





AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 11 Nisan’da Ankara’da açıkladığı AKP Seçim Beyannamesi’nde insan hakları ve yargıya ilişkin vaatleri 29 sayfalık “Adalet, Demokrasi, İnsan Hak ve Hürriyetleri” başlığı altında anlatıldı. Söz konusu bölümde önce yapılan icraatlar anlatıldı, daha sonra da yeni dönemde başka neler yapılacağına yer verildi. 



Beyannamede, Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun ikiye ayrılması, hâkimlere coğrafi teminat getirilmesi, Adli Kolluk Teşkilatı kurulması gibi vaatler dile getirildi. Bu üç söz, 30 Ocak 2023’te açıklanan Millet İttifakı’nın Ortak Politikalar Mutabakat Metni’nde de yer almıştı. Beyannamede yer alan hâkimlere coğrafi teminat vaadi ise aslında daha önce İnsan Hakları Eylem Planı’nda gündeme getirilmiş, ancak söz verildiği gibi altı aylık süre içinde hayata geçirilmemişti. Yine Eylem Planı’nda bir yıl içinde yerine getirileceği savunulan aile arabuluculuğu, istinaf mahkemelerinde görev yapan hâkim ve savcıların istekleri dışında bir yere atanmaması, ifade ve basın özgürlüğü ile ilgili diğer sözler de aynı şekilde seçim beyannamesine girdi. 



“Özgürlükler Yüzyılı” sloganı



DW Türkçe’den Alican Uludağ’ın haberine göre, beyannamede insan haklarına ilişkin ana slogan “Özgürlükler Yüzyılı” oldu. “Yaşam hakkı: Önce insan hayatı” başlıklı bölümde, “Kamu kurumlarının sebep olduğu iddia edilen yaşam hakkı ihlallerinin etkili, hızlı ve tarafsız bir şekilde soruşturulması için ihtiyaç duyulan adımları ivedilikle atacağız” vurgusu yapıldı. AKP, bu konuda basına yansıyan başvuruların akıbetini ilgili kurum ve kuruluşların iletişim mekanizmaları vasıtasıyla kamuoyuyla düzenli bir şekilde paylaşmayı vadetti. Beyannamede devletin yaşam hakkına dair pozitif ve negatif yükümlülüklerin ihlalini doğuran sebeplerin ortadan kaldırılması için gerekli düzenlemelerin süratle hayata geçirileceği belirtildi.



Ayrıca yaşam hakkını tehdit eden şiddet eylemleri, doğal afet olayları, trafik kazaları ve tehlikeli iş sahalarından kaynaklı ölümlerin asgariye düşürülmesi için de “Yaşam Hakkı Eylem Planı” hazırlanacağı ve uygulanacağı ifade edildi.



İşkence için özel madde



Beyannamede, “İşkenceyle aktif olarak mücadele ettik ve ülke gündeminden işkence ve kötü muamele iddialarını tamamen çıkarttık” denilmesine karşın “İşkenceye Sıfır Tolerans” başlığı altında yeni vaatler anlatıldı.



“İnsan haklarını koruma mekanizmalarının işkence ve kötü muameleye karşı denetim ve önleme fonksiyonlarını daha etkin şekilde yerine getirebilmeleri için bağımsızlıklarını güçlendireceğiz” iddiasında bulunulan beyannamede, hâkimler, cumhuriyet savcıları, kolluk görevlileri ve ceza infaz memurlarının insan hakları eğitimlerinin AİHM standartları çerçevesinde artırılacağı savunuldu.



Seçim beyannamesinde, cezaevi koşullarının insan onur ve haysiyetini gözetecek, işkence ve kötü muameleyi önleyecek şekilde iyileştirileceği de iddia edildi.



İfade ve basın özgürlüğü için yeni dönem iddiası



Geçen yıl çıkarılan ve kamuoyunda “Sansür Yasası” olarak adlandırılan dezenformasyon düzenlemesiyle eleştirilen AKP, seçim beyannamesinde “İfade Özgürlüğünde Yeni Dönem” başlığına yer verdi. Buna ilişkin ifade özgürlüğünü “kısıtlayıcı nitelikteki” mevzuatın gözden geçirileceği ve uygulamadan kaynaklanan eksikliklerin giderileceği öne sürüldü.



“İfade özgürlüğü ile kişinin şeref ve haysiyetinin korunması gibi diğer hak ve özgürlükler arasında ne demokratik toplum düzeninden ne de bireysel haklardan vazgeçmeyen makul dengeyi koruyacağız” denilen beyannamede, basın özgürlüğünü, halkın haber alma hakkını ve demokratik hesap verebilirliği hayata geçirecek şekilde güçlendirileceği savunuldu. Beyannamede, basın mensuplarının haber üretme ve mesleki faaliyetlerini yerine getirmelerinin kolaylaştırılacağı da iddia edildi.



Ayrıca toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının fiilen kullanımının güçlendirilmesine yönelik kolluk görevlilerinin meslek içi insan hakları eğitimini geliştirecekleri belirtildi. Ancak uygulamada tersi görüntüler sıkça yaşanıyor. Anayasa Mahkemesi’nin hak ihlaline karşın Cumartesi Anneleri’nin son eylemine de polis müdahale etmiş ve 15 kişi gözaltına alınmıştı. 



Beyannamede, “Dijital Tehditlere Karşı Özel Hayatın Mahremiyeti Korunacak” başlığı da yer aldı. Kişisel verilerin ve özel hayatın mahremiyetini dijital tehditlere karşı tüm vatandaşları daha etkin biçimde koruyacaklarını savunan AKP şunları kaydetti:



“Özellikle dijital platformlarda kişisel verilerin ihlal edilmesine karşı Kişisel Verileri Koruma Kurulu ve yargı mercileri başta olmak üzere kamu otoritelerinin daha aktif bir rol üstlenmelerini sağlayacağız. İfade ve basın özgürlüğü ile şeref ve itibarın korunması hakkı, eşit düzeyde koruma gerektiren temel hak ve özgürlüklerdir. Bu anlayışla, bireyin kendisine ait herhangi bir bilginin, kendi rızası olmaksızın açıklanmaması, yayılmaması ve bu bilgilere başkalarının ulaşamamasını temin eden ‘unutulma hakkını’ güçlendirecek mevzuat değişikliği yapacağız.”



İnsan Hakları Eylem Planı’nda verilen sözler



AKP’nin Seçim Beyannamesi’ndeki vaatlerin bir kısmı, daha önce AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından 2 Mart 2021 tarihinde Ankara’da açıklanan İnsan Hakları Eylem Planı’nda yer almıştı. Örneğin bu planda yer alan ve altı ay içinde yerine getirileceği sözü verilen “hâkim ve savcılara coğrafi teminat getirileceği” iddiası bunlardan biri oldu. Bu söz eylem planında yer almasına karşın hayata geçirilmemişti. 



Yine seçim beyannamesinde yer alan “İstinaf mahkemelerinde görev yapan hâkim ve savcıların talepleri dışında belirli bir süreden önce ilk derece mahkemelerine atanamayacaklarına ilişkin teminat getireceğiz” vaadi, aynı cümlelerle İnsan Hakları Eylem Planı’nda altı ay içinde yapılacaklar arasındaydı. Planda yer alan ve bir yıl içinde yapılacağı sözü verilen “aile arabuluculuğu müessesesi” de bu süreçte hayata geçmedi ve aynı cümlelerle AKP’nin seçim beyannamesine girdi. 



Eylem Planı’nda “Yargıtay ve Danıştay üyeliğine seçilebilmek için en az 45 yaş ile birinci sınıf olmanın yanı sıra belli bir kıdem şartı getirilecektir” sözü revize edilerek yaş sınırı 50’ye çıkarıldı. 



İnsan Hakları Eylem Planı’nda aile içi şiddetle ilgili yer alan şu düzenlemeler de benzer şekilde seçim beyannamesinde yer aldı:



” – Aile içi şiddet ve kadına karşı şiddetten kaynaklanan suçların etkin bir şekilde soruşturulması amacıyla kurulan özel soruşturma büroları ülke genelinde yaygınlaştırılacaktır. – Tehdit altındaki kadınların daha etkin korunmasını sağlamak için önleyici ve koruyucu kapasite artırılacak ve bu kapsamda teknolojik imkânlardan da azami ölçüde yararlanılacaktır.”



İfade özgürlüğüne ilişkin seçim beyannamesinde “Değişen toplumsal ihtiyaç ve koşulları dikkate alarak ifade özgürlüğünü kısıtlayıcı nitelikteki mevzuatı gözden geçirecek ve uygulamadan kaynaklanan eksiklikleri gidereceğiz” ifadesi de İnsan Hakları Eylem Planı’nda “İfade özgürlüğünün en geniş şekilde teminat altına alınması amacıyla ilgili mevzuat uluslararası insan hakları standartları doğrultusunda gözden geçirilecektir” şeklinde yer almıştı. Planda gazetecilere yönelik verilen “İfade ve basın özgürlüğünün önemli bir parçası olan ‘gazeteci güvenliğinin’ esas olmasına ve gazetecilerin mesleki faaliyetlerinin kolaylaştırılmasına yönelik tedbirler alınacaktır” vaadi ise seçim beyannamesine “Basın mensuplarının haber üretme ve mesleki faaliyetlerini yerine getirmelerini kolaylaştıracağız” şeklinde yeniden girdi. 



Nefret suçuna özel düzenleme



AKP, beyannamesinde ayrımcılık ve nefretle etkin mücadele için de “Ayrımcılık ve Nefretle Mücadele Kurulu” oluşturacağını açıkladı. Bu kapsamda “insan onuru ve eşitlik ilkesi konusundaki hassasiyetimizi en güçlü şekilde yansıtmak üzere, nefret suçuna ilişkin yeni ve müstakil bir düzenleme” yapılacağı iddia edildi. 



Hak ve özgürlükleri koruyucu mekanizmaları güçlendirmek için yapılacaklar da anlatıldı. Bu kapsamda Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’nun yapısının güçlendirileceği belirtilirken “Temel hak ve özgürlükleri daraltan kanun değişikliklerinin kabulü için nitelikli çoğunluk koşulunun getirilmesini sağlayacağız. Kamu Denetçiliği Kurumuna resen inceleme başlatma yetkisi sağlayacağız” denildi. 



AKP yine yargı reformu vaat etti



Seçim beyannamesinde yeni bir “Adalet Reformu” sözü de verildi. Beyannamede, “Türkiye Yüzyılında adalet hizmetlerinde yeni bir çağ açacağız” iddiasında bulunuldu. Yargı Reformu Strateji Belgesi’nde öngörülen hedeflerin yüzde 70’ten fazlasının 2022 itibarıyla yerine getirildiği belirtilen beyannamede “2023 yılı sonu itibarıyla Strateji Belgesi tüm hedefleriyle tamamlanacaktır” denildi. 



Beyannamede, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığını daha da güçlendirecek reformların hayata geçirileceği savunuldu. Bu kapsamda, şu vaatler sıralandı:



” – Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun yapısını değiştireceğiz. Hâkimler Kurulu ve Savcılar Kurulu olmak üzere iki ayrı üst meslek kurulu oluşturacağız. – Hâkimlik ve savcılık teminatını daha da güçlendirecek mevzuat düzenlemeleri yapacak ve coğrafi teminatı hayata geçireceğiz. – HSK’nın ihraç kararı dışındaki disiplin kararlarına karşı da yargı yolunu açacağız. – Hâkim ve savcıların atama, nakil ve terfi sistemini, objektif ölçütlere dayalı ve liyakat esaslı olarak geliştireceğiz. – İstinaf mahkemelerinde görev yapan hâkim ve savcıların talepleri dışında belirli bir süreden önce ilk derece mahkemelerine atanamayacaklarına ilişkin teminat getireceğiz.  – Yargıda tecrübeye dayalı bir sistem geliştireceğiz. Belirli görevlere atanabilmek için asgari mesleki kıdem şartları belirleyeceğiz. – Yüksek yargı üyeliğine seçilebilmek için en az 50 yaş ile birinci sınıf olmanın yanı sıra belli bir mesleki kıdem şartı getireceğiz. Hâkimlik ve savcılık mesleğinde emeklilikte yaş haddini yükselteceğiz.”



İnfaz uygulamasında da değişiklik vadeden iktidar, “Cezasızlığı önleyecek şekilde infaz sistemimizi yenileyeceğiz. Cezaevine girdi-çıktı yapılmasına neden olan düzenlemeleri değiştireceğiz” dedi. 



Millet İttifakı’nın Mutabakat Metni ile aynı vaatler



AKP’nin Seçim Beyannamesi’nde yargı ile ilgili vaatlerin bir benzeri, daha önce 30 Ocak 2023’te Millet İttifakı tarafından açıklanan Ortak Politikalar Mutabakat Metni’nde yer almıştı. Metinde, AKP’nin seçim beyannamesine benzer şekilde “Yargı bağımsızlığının tesisi için anayasal ve yasal düzenlemelerin yanında yapısal bir dönüşüm gerçekleştirilecektir” ifadesi kullanılmıştı. 



AKP’nin seçim beyannamesine giren şu iki vaat, Millet İttifakı’nın mutabakat metninde şöyle yer almıştı:



” – Hâkimlik teminatı güçlendirilecek, hâkimlere coğrafi teminat güvencesi sağlanacaktır. – Yargı sistemi içerisinde farklı görevlere ve konumlara sahip olan hâkimlik mesleği ile savcılık mesleği birbirinden ayrılacak, Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) kaldırılacak, Hakimler Kurulu ve Savcılar Kurulu şeklinde iki farklı kurul oluşturulacaktır.” 



AKP, emniyetten alınarak ayrı şekilde kurulacak Adli Kolluk Teşkilatı’nın Adalet Bakanlığı’na bağlanacağını belirtirken Millet İttifakı’nın metninde ise bu teşkilatın Cumhuriyet Başsavcılığı’na bağlı kurulacağı sözü verilmişti. 



Son güncelleme: 09:50 13.04.2023
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı