• Turkhane Logo

"Türkiye ülkeye dönen IŞİD militanlarına ne yapıyor?"

Economist dergisi bu haftaki sayısında, Türkiye'nin Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) militanları ve ailelerinin ülkeye dönüşleriyle ilgili attığı adımlara dair bir makale yayımladı.

00:53 17 Ağustos 2019 Cumartesi
Economist dergisi bu haftaki sayısında, Türkiye'nin Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) militanları ve ailelerinin ülkeye dönüşleriyle ilgili attığı adımlara dair bir makale yayımladı.

Economist dergisi bu haftaki sayısında, Türkiyenin Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) militanları ve ailelerinin ülkeye dönüşleriyle ilgili attığı adımlara dair bir makale yayımladı.
Makalede, İstanbul Esenlerde oturan Süheyla ve Lütfü çiftinin (gerçek isimleri değil) 5 çocuğunun 2015 yılında IŞİDe katılmasının ardından başlarına gelenler aktarılıyor.
Süheyla o günü çok net hatırlıyor cümlesiye başlayan makalede, Çocuklarını akşam yemeğine davet etmişti ve en küçük oğlunun en sevdiği güveci hazırlıyordu. Ama o gelmedi. Dört kızı da öyle. Hiçbiri telefonuna bakmayınca, o ve eşi Lütfü, neler olduğunu anladı. Yetkililerden çocuklarının izini sürmelerini istemek için karakola koştular: Çocuklar güneye gidiyorlardı. Bir ay sonra Süheylanın kızlarından biri aradı. O ve kardeşleri - en küçüğü 18, en büyüğü 27 - abilerinin eşi ve küçük çocuğuyla, Suriyeye gitmiş ve IŞİDe katılmışlardı deniliyor.
Makalede, Süheyla ve Lütfü çiftinin 3 kızının iki yıldır Irakta hapishanede tutuldukları, 4üncüsünün ise bir erkek çocuğu doğurduktan iki ay sonra hapishanede öldüğü belirtiliyor.
Erkek kardeşleri Yasinden iki yıldır haber alınamıyor. Bu yaz çift Iraktaki torunlarından ikisine kavuşmuş, çocukların bir tanesi 1, diğeri 2 yaşında. Çocuklar Türkiyeye vardıklarında hastaymış.
Cezaevlerinde 500 Türk, 700 yabancı IŞİD destekçisi var
Makalede, ailenin dindar olduklarını anlattıkları, ancak kendilerini bağnaz olarak tanımlamadıkları belirtiliyor.
Süheyla ve Lütfü çifti, çocuklarının nasıl radikalleştiklerini bilmiyor, ancak evden ayrıldıktan sonraki bir ay içerisinde büyük bir değişim geçirdiklerini anlatıyor. Örneğin kızları başörtüsü takmayı bırakıp, kara çarşaf giymeye başlamış. Oğulları ise sakal bırakmış. Irak ve Suriyede ilan edilen sözde halifelikten övgüyle bahsetmişler.
Lütfü, Mantıklarıyla hareket etmiyorlardı diyor ve ekliyor:
Hastalık gibiydi.
Makalede, Suriyedeki iç savaşın başından itibaren en az 2 bin Türkün IŞİDe katıldığı belirtiliyor. Bu kişilerden yüzlercesinin savaşta hayatlarını kaybettiği tahmin ediliyor.
Economiste göre bu kişilerden bazıları ise Türkiyede intihar saldırıları düzenledi. Makalede, Türkiyede 2015-2017 arasında düzenlenen bombalı saldırılarda 300 kişinin hayatını kaybettiği hatırlatılıyor. Bombalı saldırıları gerçekleştirenlerin çoğu Türktü deniliyor.
Makalede ardından şu bilgilere yer veriliyor:
Yetkililere göre, Türkiyedeki hapishanelerde 700 yabancı IŞİD destekçisine ek olarak, 500 de yerli IŞİD destekçisi bulunuyor. Örgüte katılan yüzlerce Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı kadın, Süheylanın kızları da dahil olmak üzere, Bağdatta tutuluyorlar. IŞİD çökmeye başlayınca bazı savaşçılar Türkiyeye gizlice döndü. Türkiye şimdi Irak ve Suriyeden dönen ve dönmeyi planlayan bu militanların, ki aralarında hem yereller hem yabancılar var, icabına bakmak zorunda.
Ardından makalede, Türk hükümetinin hem IŞİDe katılımı engellemek hem de katılanları rehabilite etmek için adımlar attığı ve başarılı sonuçlar elde ettiği belirtiliyor. Makalede bu bağlamda Türk hükümetinin Türk ve göçmen çocuklar için seminerler düzenlediği, Diyanet İşleri Başkanlığının da radikallerle çalışmaları için 70 din görevlisini eğittiği kaydediliyor. IŞİDe katılmaları sebebiyle Türk mahkemeleri tarafından yargılanmayı reddeden iki kız kardeşin br din görevlisiyle yaptıkları görüşmelerin ardından, örgüte olan desteklerini geri çektikleri de ekelniyor. Bu genç kadınlar serbest bırakılmış.
Makalede cezaevi yetkililerinin anlattıklarına dayanılarak, bu tür mahkumların birbirinden uzak tutulmaya çalışıldığı ancak 2016daki darbe girişiminin ardından cezaevlerinde oluşan yoğunluk nedeniyle bunun her zaman mümkün olmadığı kaydediliyor. Suriyeden dönen bazı kişilerin ise hiç yargılanmadığı belirtiliyor.
Emniyet: 2014ten beri 28 büyük saldırıyı önledik
Polisin 2014ten beri en az 28 büyük saldırıyı önlediklerini söyledikleri de makalede yer buluyor. Bunlardan bir tanesi, İstanbuldaki bir alışveriş merkezine yönelikmiş.
IŞİDin Türkiyedeki ağını genişletmeye çalıştığı belirtilen makalede bir terörle mücadele yetkilisinin sözlerine de yer veriliyor. Yetkili, 3 yıl önce kendilerini patlatmak üzere olan teröristlerin peşindeydik. Şimdi ise tedarik zincirlerini bozmaya ve finansman girişini engellemeye yönelik operasyonlar düzenliyoruz diyor.
Gözaltı merkezlerinde tutulanlar yakında serbest kalabilir
Makalede, Türkiyenin önceden Batılı hükümetleri militanları havaalanlarında durdurmalarını sağlayabilecek istihbarati bilgiyi paylaşmamakla, şimdi ise onları Türkiyeye atıp bırakmakla suçladığı belirtiliyor.
Yetkililere göre, yabancı savaşçı olduğundan şüphelenilen 775 kişi gözaltı merkezlerinde ülkelerine gönderilmeyi bekliyor. Makaleye göre, pek çoğu eski pasaportlarını yok etmiş durumda, konsolosluklar ise yeni seyahat belgeleri çıkarmakta oldukça yavaş. Bu kişilerden 4ü vatandaşlıktan çıkarıldı, böylece iade edilmeleri imkansız hale geldi. Makalede, kendilerine herhangi bir suç yöneltilmeden sadece 12 ay tutulabilecek olmaları nedeniyle, yakında serbest kalabilecekleri yazıyor.
Bir yetkili konuyla ilgili, Onlara karşı kullanabileceğiniz somut bir kanıt yoksa, onları gözaltında tutamazsınız ya da onlara karşı dava açamazsınız diyor.
Makalede, Türkiyenin IŞİD üyelerinin vatandaşı oldukları ülkede yargılanmaları konusunda ısrarcı olduğu, Süheyla ve Lütfünün tam da bunu istedikleri kaydediliyor.
Çocuklarının Türkiyede yargılanmasını isteyen Süheyla, Siz sınırı açtıktan sonra onlar gittiler diyor ve ekliyor:
Şimdi onları geri getirin. Onları istiyorsanız ömür boyu hapse ya da idama mahkum edin, ama bunu Türkiyede yapın.
(BBC Türkçe)

Son güncelleme: 00:53 17.08.2019
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı