Tüm Türkiyenin bu yayına kilitlendiğini söyleyen Saymaz, Sanki boks maçına çıkıyorduk. Kimileri Soyluya, kimileri de bizim üzerimize bahis oynuyordu. Sanki mahkeme kuracak ve Soyluyu mahkum edecektik. Doğrusu bu, yargıdan umudunu kesmiş bir ülkenin adalet beklentisinin tezahürüydü. Oysaki gazetecilerin görevi, halkı bilgilendirmektir. Siyasiler gazetecilerin hasmı ya da rakibi değildir. Yalnızca muhatabıdırlar ifadesini kullandı.
Saymaz, Soylunun yayında söylediklerini de değerlendirirken,Soylu, bu vesile ile Erdoğana bağlılığını ilan ederken, parti içi hesaplaşmasını açık bir alana taşıdı. Mehmet ve Tolga Ağara açıkça meydan okudu, Adalet Bakanı Abdulhamit Gülü itham etti, eski İçişleri Bakanları Efkan Alanın dönemini yargıladı ve Muammer Gülerin oğlunun para sayma makinesini hatırlattı yorumunu yaptı.
Program için 20 soru hazırladığını belirten Saymaz, Soyluya yönelttiği şu sorulara yanıt verilmediğini hatırlattı:
Peker, Külünkün ile ilgili işlem yapıldı mı?
Hürriyet baskınını Pekerden ‘rica eden AK Partili vekil kim?
Pekerin 10 bin dolar verdiği siyasetçi kim?
Pekerin AK Partiye destek mitinglerine neden hiç karşı çıkılmadı?
Peker, polis korumasını yurt dışına götürdü mü?
Kolombiyada yakalanan 4.9 tonluk kokainin Türkiye ayağındaki Suriyeli şirket bağlantısı ne?
Dokunulmazlığı sürerken Soyluyu savcılık nasıl soruşturacak?
Levent Gültekin ve Selçuk Özdağın da aralarında olduğu saldırı zinciri neden engellenmedi?