• Turkhane Logo

Rusya ile Ukrayna arasında 200 rehinenin takası konusunda mutabakat sağlandı

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya-Ukrayna savaşıyla ilgili olarak, "200 rehinenin takası konusunda mutabakat sağlandı. Bu güzel bir gelişme çünkü orada çok çok önemli bir adım atılmış oluyor" ifadelerini kullandı

10:29 20 Eylül 2022 Salı
Rusya ile Ukrayna arasında 200 rehinenin takası konusunda mutabakat sağlandı
AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya-Ukrayna savaşıyla ilgili olarak, "200 rehinenin takası konusunda mutabakat sağlandı. Bu güzel bir gelişme çünkü orada çok çok önemli bir adım atılmış oluyor" ifadelerini kullandı


AKPli Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) 77. Genel Kurulu için bulunduğu New Yorkta, Amerikan PBS kanalının konuğu olarak, dış politika ve dünya gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Rusya-Ukrayna savaşında şu an hangi tarafın üstün olduğu sorusuna Erdoğan, Doğrusu bir lider olarak Rusya mı daha etkin, Ukrayna mı daha etkin arayışı içerisinde değilim. Tek arzumuz bu savaşın barışla son bulmasıdır. Gerek Sayın Putine gerek Sayın Zelenskiye benim ricam, tavsiyem bu olmuştur. İnsanların ölümüyle neticelenen bir savaşın kazananı olmaz. karşılığını verdi.


PUTİN DE BU İŞİ ARTIK BİR AN ÖNCE BİTİRMENİN GAYRETİ İÇİNDE

Rusya-Ukrayna savaşının hızlı bir şekilde bitmesinin nasıl mümkün olabileceği sorusu üzerine Erdoğan, burada ağırlıklı olarak Rusyanın tavrının çok önemli olduğunu belirtti.

Özbekistanda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile etraflıca görüşmelerinin olduğunu hatırlatan Erdoğan, Kendilerinin de aslında bu işi artık bir an önce bitirmenin gayreti içerisinde olduğunu anladım. Bu gidişin sıkıntısı büyük. Bu noktada, örneğin şu anda 200 rehinenin takası konusunda bir mutabakat sağlandı. Bu güzel bir gelişme. Çünkü bu rehinelerle birlikte orada çok çok önemli bir adım atılmış oluyor. Şu anda onun teknik boyutunu da arkadaşlar yürütüyorlar. Bununla birlikte güzel bir gelişmeyi sağlamış olacağız. Diğer taraftan tarım ürünleri olayını yine tespit ettiğimiz arkadaşlarımız, teknik kadrolar etraflıca yürütüyorlar. Bunlar da tabii güzel gelişmeler ama burada Ukraynanın da Rusyayla aynı anlayışta olması lazım ve artık karşılıklı olarak bu çatışmaların, bu savaşın durdurulması noktasında kararlı olmak lazım. değerlendirmesinde bulundu.

Erdoğan, eğer Rusya-Ukrayna arasında bir barış sağlanacaksa, burada alınan yerlerin iadesinin büyük önem arz ettiğini belirterek, İstenen, beklenen zaten bu. Bu konuda Sayın Guterresin attığı adımlar da var. Bizim attığımız adımlar da var. Bu adımlarla birlikte beklediğimiz bu iadelerin sağlanması hakikaten işimizi kolaylaştır. dedi.

Rusya Devlet Başkanı Putinden 2014ten itibaren Kırımı da sahiplerine vermelerini rica ettiklerini anlatan Erdoğan, Bunlar aynı zamanda bizim soydaşlarımız. Eğer bu adımı atarsanız bizi de rahatlatırsınız, Ukraynayı da rahatlatırsınız, Kırım Tatarlarını da rahatlatırsınız. dedik. Ama maalesef o günden bugüne orada bir adım atılamadı. diye konuştu.

HİÇBİR LİDER ATTIĞI ADIMDAN SONRA BEN YANLIŞ YAPTIM DEMEZ

Sizce Putin, Ukrayna halkının kendini savunma iradesini küçümseyerek aslında yanlış hesap yaptığının farkında mı? şeklindeki soru üzerine de Erdoğan, şunları söyledi:

Hiçbir lider attığı adımdan sonra Ben yanlış yaptım. demez. Bunu görmek lazım. Tabii bunu söylerken aynı şeyi Ukrayna için de düşünmek lazım. Acaba Sayın Zelenskiy böyle bir adımı atarken Ben yanlış yaptım. diye düşünüyor mu veya düşündü mü? Tabii liderler girdikleri bir yoldan geri dönüşleri çok zor olan insanlardır. Şu anda sadece Polonyada 3 milyonu aşkın Ukraynalı mülteci var. Avrupanın birçok ülkelerine, bize dahi gelen Ukraynalı göçmenler var. Bunların tümünü ele aldığımız zaman, 5 milyona yakın göçmen şu anda Ukraynadan çıkmış vaziyette. Tabii bu konuda bir liderin bu işe dayanması, yani 35-36 milyon nüfusu olan Ukraynadan bu kadar insanın çıkmış olması kolay bir iş değil. Bir liderin de bunu anlatması kolay bir iş değil. Ama liderler bu konuda kolay kolay pişmanlık duymuyor.

LİDERLERİ BİR ARAYA GETİRME ARZUMUZ VAR

Erdoğan, Sizce bu işgal, Rusların gerekçelendirebildiği bir işgal miydi? sorusunu yanıtlarken ise şunları kaydetti:

İşgallerin hiçbirisinin gerekçesi olmaz. Bir işgal noktasında bunun sebep netice ilişkisinin ne olduğunu en iyi anlatabilecek olan bizden ziyade gerek Sayın Zelenskiy gerekse Sayın Putindir. En iyi onlar bunun gerekçelerini bilir. Bu gerekçeleri değerlendirdiğimiz zaman, denge politikalarını gözeten bir ülke olarak Türkiye, burada her iki tarafı da dinlemekten yana. Onun için ısrarla bu liderleri bir araya getirme arzumuz var. Bir araya getirelim, bizzat kendilerinden bunu hep dinleyelim istedim. Henüz bunu başarabilmiş değiliz ama ümitsiz de değilim. diye konuştu.

Rus birliklerinin çıktığı yerlerde toplu mezarlar bulunduğunun hatırlatılmasının ardından Sizce bundan kimi sorumlu tutmak lazım? sorusuna Erdoğan, şu yanıtı verdi:

Bu konuyla ilgili en ideal cevabı bana göre Birleşmiş Milletler, yapacağı çalışmalarla ortaya koymalı. Şu anda Birleşmiş Milletler yaptığı veya yapacağı çalışmaları ortaya koymadıktan sonra, bu konuda bir tespit yapmak veya böyle bir açıklamaya girmek bizi denge politikası sürdüren bir ülke olmaktan, tarafgir bir ülke konumuna düşürür ki bunu bu şekilde cevaplamak doğru olmaz.

PUTİN GEREKLİ TAVRINI ORTAYA KOYACAKTIR

BM soruşturma yaptığında bu zulümleri Rus askerlerinin yaptığı kanıtlanırsa acaba Putin sorumlu tutulmalı mı? sorusu üzerine ise Erdoğan, şunları kaydetti:

Böyle bir durum ortaya çıktığı anda zaten Putin de bununla ilgili olarak gerekli tavrını ortaya koyacaktır. Yani Putini bu noktada tamamıyla farklı bir insan olarak görmek doğru olmasa gerek. Çünkü o da ülkesinin menfaatlerini birinci derecede savunan ve bunun da mücadelesini veren bir ülke konumunda. Biz şu anda bu iki ülkenin savaşında, Sayın Putinle de Sayın Zelenskiyle de etraflıca görüşmeler yapıyoruz. Aynı şekilde Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri de Sayın Putin ve Sayın Zelenskiyle görüşmelerini sürdürüyor. Bu ne demektir? Biz eğer bir neticeye varacaksak, bir liderin tarafında olmakla değil, her iki liderle de görüşmeleri yaparak neticeye varmanın gayreti içerisinde olmamız lazım. Yalnız şunu da görmek lazım, sadece Ukrayna tarafında insanlar ölmüyor, Rusya tarafında da çok insanlar öldü.

Program sunucusunun Ama Rusya işgal gerçekleştirdi yorumu üzerine Erdoğan, şöyle devam etti:

O ayrı bir konu. O yapıldığı gibi, tabii daha bu savaş başlamadan önce bunlar olmuştu ve savaşla birlikte daha da gelişti. Son zamanlarda biraz gerileme de oldu. Ama dediğim gibi burada özellikle Birleşmiş Milletlerin üzerine düşen görevi süratle yerine getirmesi lazım, neticeyi açıklaması lazım. Bu netice üzerinden de bizlerin tavrımızı ortaya tam manasıyla koymamız gerekir. Onun içindir ki mesela biz şimdi rehine krizini çözmek için çalışıyoruz, adımlar atıyoruz ve belli bir yere de geldik. Öbür taraftan işte tahıl koridoruyla ilgili adımları buna dayanarak attık. Belli bir neticeye orada da varmış bulunuyoruz. Dolayısıyla birisini tamamen bir kenara at, öbürünü bir kenara koy; öyle olmaz. Netice alacaksak neticeye oynamamız lazım ve şu anda ben Türkiye olarak bu neticeye oynamanın gayreti içerisindeyim.

F-16 AÇIKLAMASI

Erdoğan, Türkiye-ABD ilişkilerinin savunma sanayisinde de istenilen yerde olmadığını belirterek, şu değerlendirmede bulundu:

Savunma sanayini iyi bir yere taşımamız lazım. İşte mesela bizim F-16 meselemiz var. Biz sizden F-16 almışız. Şimdi sizden F-16 aldığımıza göre bunun gerisinin gelmesi lazım. Ama burada siyasi yaklaşımla karar vererek F-16 konusunda Türkiyeye hala bir yaptırım uygulama yoluna gitmek iki dost ülke için çok yanlış bir şey. En son Sayın Biden, bunu çözme noktasında bana söz verdi. Şu anda Bidenın buna olumlu baktığını biliyorum. Hatta Cumhuriyetçilerle de görüşmelerimiz oldu, onlar da buna olumlu bakacaklarını söylediler.

BAŞIMIZIN ÇARESİNE BAKACAĞIZ

Şimdi F-16 konusunda eğer biz Amerikadan istediğimiz neticeyi alamazsak ne yapacağız? Başımızın çaresine bakacağız. Siz kalkıp da Yunanistana F-16 konusunda her türlü desteği vereceksiniz, orada üsler kuracaksınız ama Türkiye gibi NATOdaki dost ülkeye ve ilk 5 içerisinde NATOda her türlü desteği veren ülkeye bu desteği vermeyeceksiniz. Bu durumda Türkiyenin yapacağı iş de başının çaresine bakmaktır. Yoksa bunun dışında bizim Amerikayla sıkıntımız yok.

Son güncelleme: 10:29 20.09.2022
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı