Pakistan’da 20 yılı aşkın bir süredir faaliyet gösteren Pak-Türk okulları, Anayasa Mahkemesi’nin kararı ile Maarif Vakfı’na devredildi.
10 GÜNDE DURUŞMA 10 DAKİKADA KARAR
Maarif Vakfı, 3 Aralık tarihinde Pakistan Anayasa Mahkemesine başvuru yaptı. Mahkeme duruşma tarihini 13 Aralık olarak belirledi. Pak-Türk yetkililerine resmi dava celbi duruşmadan bir gün önce ulaştırıldı. Mahkeme Pak-Türk tarafını dinlemeye bile gerek görmeden, 10 dakika süren bir duruşma ile okulların önce Federal Hükümete, ardından Maarif Vakfı’na devredilmesine karar verdi. Anayasa Mahkemesi’nin bu kadar kısa sürede karar vermesinin, bir örneğinin daha bulunmadığı vurgulandı.
TÜRKİYE DAVETİ ÖNCESİNE GELMESİ MANİDAR
Kararın, Pakistan Anayasa Mahkeme Başkanı’nın, Türkiye Anayasa Mahkeme Başkanı’nın davetlisi olarak Türkiye’ye gelmesinden hemen önce alınması dikkat çekti. Pak-Türk Okullarının yetkilileri, öğrenci ve velileri ise karara tepki gösterdi.
PAKİSTAN’DA KURULMUŞ VE PAKİSTAN SERMAYELİ
Pak-Türk Okulları Pakistan’da kurulmuş ve Pakistan sermayeli çok başarılı okullar olarak biliniyor. Pak-Türk Eğitim Vakfı ise, Pakistan SPK’sına kayıtlı kâr amacı gütmeyen bir şirket. Maarif Vakfı’nın avukatı okulların ve vakfın Türkiye’de KHK ile kapatılmış Çağ Eğitim Şirketi’nin bir kolu olduğunu iddia etti. Türkiye’de yapılan terör suçlamalarını mahkemeye taşıdı. Mahkeme savunmayı dinleme gereği bile duymadan tüm bu iddiaları kabul etti.
15 TEMMUZ ÖNCESİ DE KAPATMA ÇABASI VARDI
15 Temmuz öncesinde de, okulların kapatılmasına yönelik Türk hükümetinin girişimleri kamuoyuna yansımıştı. Ancak hukuki süreç, Kasım 2016’da başladı. Pakistan Hükümeti okulların Türk çalışanlarının vizelerini uzatmayarak ülkeyi üç gün içerisinde terk etmelerini istedi. Bu girişimden sonra okulların mülkiyeti ve yönetimi Pakistan vatandaşlarına geçti.
YÜKSEK MAHKEME EL KOYMA KARARINI DURDURMUŞTU
Konu yargıya taşındı ve mahkeme Pak-Türk okullarının kapatılarak eğitimcilerin ülke dışına çıkarılması kararı aldı. Karar sonrası Pak-Türk okulları mütevelli heyeti İslamabad Yüksek Mahkemesi’ne başvurdu. El koyma kararının durdurulması istedi. Yüksek Mahkeme, devletin özel girişimle açılan bir işletmeye el koymasının söz konusu olamayacağını belirterek kararı iptal etti. Ülkeyi terk etmeleri için bir ay süre verilen Türk eğitimcilerse ülkede Birleşmiş Milletler’in koruması altına girdi. BM’nin özel olarak verdiği vize ile Pakistan’da hayatlarına devam etme hakkı aldılar.
ÖĞRENCİ VE VELİLER TEPKİLİ
2 yılı aşkın bir süredir hukuk mücadelesi veren Pak-Türk okullarının öğrenci ve velileri karara tepkili. İki yıldır yaptıkları eylemlerle okullarına sahip çıkan öğrenci ve veliler, yapılan hukuksuzluğa dikkat çekerek okullarını kimseye vermeyeceklerini belirtiyor. Maarif Vakfı’nın 20 yıllık emeği gasp etmesine müsaade etmeyeceklerini ifade eden öğrenci ve veliler, Anayasa Mahkemesinin kararının hukuki değil siyasi olduğunu dile getiriyor.
ULUSLARARASI BAŞARILARI İLE BİLİNİYOR
20 yılı aşkın bir süredir okul çağındaki Pakistanlıların eğitimini büyük bir özveri ve başarı ile icra eden Pak-Türk Okulları, ulusal ve uluslararası sınavlar ve eğitim yarışmalarında yüksek derece ve ödüller kazanan öğrencileri ile gündeme geliyordu. Sosyal sorumluluk projeleri kapsamında kırsal alanlardaki kardeş okullara periyodik yardımlarda bulunan Pak-Türk Okulları, Pakistan’da meydana gelen doğal afetlerin ardından etkilenenlere acil insani yardımları ile takdir toplamıştı.
FEDAKARLIK YILDIZI MADALYASI VERİLMİŞTİ
Özellikle 2005 yılında meydana gelen yıkıcı depremin ardından öğrencilerinin ve çalışanlarının gösterdiği özverili çalışmalardan dolayı Pakistan Cumhurbaşkanlığı tarafından Pak-Türk okullarına, Sitara-i İsar (Fedakarlık Yıldızı) madalyası verilmişti.
MESUT KAÇMAZ VE AİLESİ KAÇIRILMIŞTI
Pakistan’da daha önce de Pak-Türk Okulları Müdürü Mesut Kaçmaz ve ailesi, evi basılarak kaçırılmış ve Türkiye’ye getirilmişti. BM korumasındaki Kaçmaz ailesinin, Lahor’da 27 Eylül 2017 günü sabah saatlerinde evlerinin basılması ve kaçırılmaları Pakistan’ı uluslararası arenada zor duruma düşürmüştü. Anayasa Mahkemesi’nin bu kararınının da uluslararası sonuçları olacağı ifade ediliyor.
