Adam öldürmeye azmettirme suçundan müebbet hapis cezasını Yargıtay’ın onaması sonrası Gürcistan’a yerleşen Galip Öztürk, Türkiye’deki işlerini tıkır tıkır yürütüyor. Öztürk’ün en son Samsun Adalet Komisyonu Başkanı Hakim Kemal Ayver ile fotoğrafları çıktı. Peki hakim ve savcılar neden Öztürk’ün kapısında kuyruk oluyor?
Galip Öztürk, 1965’te Samsun Ayvacık’ta doğdu. 1980’li yıllarda 17–18 yaşındayken İstanbul’a gelerek o zamanlar Topkapı’da bulunan şehir terminalinde çay ocağı ve tuvalet işletmeciliği yapmaya başladı.
Kısa sürede zengin olmak isteyen Öztürk, elinde hiç otobüs olmamasına rağmen otogardan bir yazıhane kiralayarak ‘Star Turizm’ isimli firmayı kurdu. Firma bünyesinde kendisine ait aracı olmadığından, araç sahiplerinden komisyon alarak ve çaycılığa devam ederek geçimini sağladı.
Öztürk’ün hayatı, 1989’da ünlü uyuşturucu kaçakçısı Hurşit Yavaş’ın kendisine ortak olmasıyla değişti. Yaptıkları anlaşmaya göre; sermayeyi Yavaş sağlayacak, Öztürk işletmeyi üstlenecekti. Öztürk, şirkete sermaye koyamadığı için elde edilecek gelirden daha az pay almayı kabul etti ve eşit ortak sayıldı.
UYUŞTURUCU PARALARININ ÜSTÜNE KONDU
Hurşit Yavaş, uyuşturucudan kazandığı parayla çok sayıda otobüs satın alarak şirketi büyüttü. Bu arada diğer uyuşturucu kaçakçılığı işlerin de devam ediyordu. Yavaş, 1994’te İtalya’da uyuşturucu kaçakçılığı suçlamasıyla yakalandı ve cezaevine girdi. Bu süreçte Galip Öztürk, Metro Turizm firmasını kurdu. Hurşit Yavaş’ın yakalanmasından sonra kardeşi Sebahattin’i, “Devlet malvarlığınıza el koyar. Mallar benim üzerimde gözüksün” diye ikna etti. Star Turizm’in tüm varlıklarını üzerine geçirdi.
YAVAŞ PARAYI GERİ İSTEDİ
Hurşit Yavaş kaldığı cezaevinden Öztürk’e haber göndererek 100 milyon dolar talep etti, bu paranın verilmesi halinde husumetin sonlanacağını söyledi. Ancak bu para hiçbir zaman ödenmedi. Hatta Yavaş cezaevinden yazdığı mektupta şu ifadeleri kullandı, “Evinin önündeki havuzu düşün. Havuzdan sürahi ile su alsan noksanlaşır mı, sanmıyorum… Servetini Allah arttırsın, bana hakkımı vermen gerekir. 18 yıl oldu, kuruş alamadım, bana yazık değil mi? Beni bu kadar sıkıntı içinde bıraktın, mahşerde Allah’a ne diyeceksin? Bana haraç vermeyeceksin ki hakkım olanı vereceksin. Kalbini dinle. Sana yapılsaydı aynı şey ne düşünürdün ne yapardın. Ama ben sabırla bekliyorum. Sen Metro’ya ortak olacağımı sanıp benimle görüşmedin. Ben kimden zorla bir şey almışım hiç duydun mu Galip kardeşim.”
Fakat Galip Öztürk bu paraları bir daha asla geri vermeyecekti.
KİRLİ PARA, CİNAYETLER
Galip Öztürk, Metro Turizm’den sonra sürekli büyüdü. Zenginliğinin kaynağı ile ilgili çeşitli spekülasyonlar yapıldı. 2007’de en yakın adamlarından Yücel Yamaner, 40 kilo uyuşturucuyla yakalandı. Borsada ‘keriz silkeleme’ işlemleri yaptı. Aynı zamanda amcasının oğlu olan Kudret Okumuş, ‘kanlı’ ve ‘kirli’ servetin kaynağı ile ilgili çeşitli yerlere mektuplar yazdı. Öztürk’ün kendisine cinayet işlettiğini itiraf etti. Okumuş, sadece kendisinin 6 cinayete tanık olduğunu ayrıntılı bir şekilde isim isim, tarihleriyle itiraf ettikten sonra duyduğu cinayetlerin sayısının en az 30 olduğunu ifade etti.
Samsun Adalet Komisyonu Başkanı Hakim Kemal Ayver, Galip Öztürk’ü ziyaret anının fotoğrafını çekiyor.
GALİP ÖZTÜRK’ÜN SİSTEMİ
Öztürk’ün çalışma şekli, aslında nasıl büyüdüğünü, hakim, savcılar, bürokratların neden kapısında ziyaret için kuyruk olduğunu çok iyi açıklıyor. Şirketlerinin yönetim kurullarını hep stratejik insanlardan seçti. Siyasi alanlarda nüfuzu olan kişileri şirketlerine atadı. Çalıştığı isimler arasında dönemin etkili siyasilerinin yanı sıra emekli askerler ve polisler de var. Mali işlerini, ekonomi bürokrasinin açıklarını çok iyi bilen eski banka müdürleri ve ekonomi bürokratlarından seçti. Şirketin kasasını, dini yönü öne çıkan kişilere emanet etti. Güvenlik işlerini geçmişte ona operasyon yapan ya da otogarlarda görevli polis ve askerlerden seçti. Hukuk işlerini, kendisine soruşturma yapan hâkim ve savcılara bıraktı. Hakim, savcı ve polislere düzenli rüşvet ödemeleri yaptı, çocuklarına okul bursu verdi.
SİSTEM HALA TIKIR TIKIR İŞLİYOR
Öztürk, İstanbul Polisi’nin kendisine yaptığı “çaycı” operasyonuyla bir süre cezaevinde kalsa da serbest kalmayı başardı. Yargıtay’ın kendisi hakkında “cinayeti azmettirmek” suçundan verdiği müebbet hapis cezasının onanma kararını erkenden haber alarak Gürcistan’a kaçtı. Verdiği rüşvetler, maaşa bağladığı insanlarla Gürcistan’a kaçsa da sistemini devam ettiriyor. Bundan dolayı Samsun Adalet Komisyonu Başkanı Hakim Kemal Ayver’in kendisini ziyaret etmesi, hatta Ayver’in avukat kızına iş vermesi sadece bataklığın görünen yüzü. Araştırılsa daha çok fotoğrafın ortaya çıkacağı muhakkak.
