• Turkhane Logo

Mine Tozlu Sineren, Peker’i doğruladı: ‘Para vermeden bu işler olmaz’ dediler

SPK'dan Saray’a uzanan rüşvet ağının odağındaki Marka Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mine Tozlu Sineren, Sedat Peker’in iddialarındaki gibi kendisinden rüşvet istendiğini canlı yayında anlattı.

10:28 28 Ağustos 2022 Pazar
Mine Tozlu Sineren, Peker’i doğruladı: ‘Para vermeden bu işler olmaz’ dediler
SPK'dan Saray’a uzanan rüşvet ağının odağındaki Marka Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mine Tozlu Sineren, Sedat Peker’in iddialarındaki gibi kendisinden rüşvet istendiğini canlı yayında anlattı.


 Sermaye Piyasası Kurulu’ndan (SPK) Saray’a uzanan rüşvet ağının odağındaki Marka Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mine Tozlu Sineren, Sedat Peker’in iddialarını doğruladı.

CANLI YAYINDA İDDİALARI DOĞRULADI


Organize suç örgütü lideri Sedat Peker Deli Çavuş isimli Twitter hesabından, eski SPK Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu, kız kardeşi Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu, Cumhurbaşkanı Danışmanı Serkan Taranoğlu, Türkiye Odalar Borsalar Birliği Deniz Meclisi Üyesi Salih Orakçı, Hürriyet Gazetesi Ekonomi yazarı Burak Taşçı’nın içinde olduğu yolsuzluk ağını ifşa etmişti. Halk TV’de ‘Asıl Mesele’ programına katılan Mine Tozlu Sineren, canlı yayında Peker’in iddialarını doğruladı.

HİSSE SENETLERİ ADIMA TAHSİS EDİLDİ, SONRA KAPIM ÇALINDI

Sedat Peker’in ifşa ettiği rüşvet sürecini anlatan Sineren şöyle konuştu:

”2016 yılında bu şirketin yönetim kuruluna girdiğim de şirket gözaltı pazarındaydı. Benim buradaki yapmak istediğim olay, mağdur olan şirketlerin işlem görür hale gelmelerini sağlamak.

Darbe girişimin ardından kasım ayına kadar sistem çöktü ve kimse işlem yapamadı. 8 ay sonra işlem pazarına çıkardım bu şirketi. Yani şirket borsada işlem görmeye başladı.

Patronların hisselerle bir alakalı olmamalı. Patron şirketine sahip çıkar, yatırımcı hissesine sahip çıkar.

Ben 13 milyon sermayeyi içeriye soktum, mağazalar açmaya başladım. Benim bu işi yapmama izin veren SPK’ydı. Hisse senetlerim benim adıma tahsis edildi. Sonra kapılar çalınmaya başladı.

BANA YA PARAYI YA ŞİRKETİ KOYACAKSIN DİYORLAR

Borsayla ilgili bir medya grubu var. Bunlar patronların hisselerini yükseltebilmek haberler yapıyorlar. Bir takım gruplar kuruluyor, küçük yatırımcıyı kandırıyorlar.

Ansa olan şirktin ismini Marka Yatırım Holding olarak değiştirdim. Oluşturduğum projeyle sermaye artırımı için başvuru yaptım SPK’ya. O dönem Ali Fuat Taşkesenlioğlu SPK başkanlığına geçti. Benim projemi anlayabilecek kişilerin incelemesini istiyorum. Sermaye artırımı talebim fiktif gerekçesiyle reddedildi. İlk alarmı orada alıyorum. Bana diyorlar ki ‘Ya parayı ya şirketi koyacaksın’

BİNALİ YILDIRIM’IN BAŞDANIŞMANI İLE ORTAK OLDUM

İşlemin onay görmesi için Taşkesenlioğlu’nun uzmanları ile muhatabım.TOBB Deniz Meclis Üyesi Salih Orakcı (Binali Yıldırım’ın başdanışmanı) ile yollarımızı kesişti. Biz bir ortaklık yaptık kendisiyle. Bürokrasinin içerisinde yer aldığı için ortaklık kurdum.

Salih Orakcı’ya verdiğim paralarla ilgili kendisine icra davası açtım.

Sedat Peker’i eskiden tanıyorum ama bir süredir görüşmüyoruz. Geçmişten gelen ortak arkadaşlarımız var. Bu bilgileri nereden aldı çok şaşırdım. Bunlarla ilgili çok başvuruda bulundum. İddialarında doğru olmayan ufak tefek şeyler var.

“VERECEKSİN, VERMEZSEN İLERLEYEMEZSİN”

SPK halk adına şirketleri denetleyen bir kurum. Ben bir sorun yaşadığımda SPK’ya gittiğimde SPK hangi mekanizmayı çalıştırarak bize zarar veren şirketleri cezalandırıyor?

Patronların önüne çıkan şu: ‘Vereceksin. Vermezsen ilerleyemezsin, durdururuz’. Paylaşmak zorundasınız. İmzalarımızı taklit ederek sahte senet düzenlediler. Jandarma kriminale gitti. Oradan bize imzaların bize ait olduğu yönünde belge geldi. Şok olduk. Hacizler başladı.

GÖRÜŞME İÇİN ERZURUM’UN KÖYÜNE ÇAĞIRDILAR

Ali Fuat Bey başkan olduğunda kendisiyle sermaye artırımı başvurum hakkında randevu talebinde bulundum. Hiçbir şekilde bana bir randevu verilmedi. Bunun üzerine araya giren kişiler bana Zehra ile görüşmem gerektiğini, onun ilgilendiğini söylediler. O dönem seçim dönemiydi. Beni Erzurum’a çağırdılar, gittik. Dediler ki: ‘Erzurum’da seçim dönemi, bizi Hınıs Köyü’ne çağırdılar. Bir kahvehanede gece orada bekledim, Zehra Hanım’la görüşmemizi yaptık. Dedim ki ‘Abiniz Ali Fuat Bey’le görüşmek istiyorum, nedense beni buraya çağırdılar. ‘Ben bunu abime ileteceğim’ dedi. Ben orada ağladım. ‘Burada ne işim var?’ dedim. SPK Başkanı ile görüşebilmek için Erzurum’da ne işim var, Zehra Hanım’ın bu konu ile ne alakası var? Telefonda görüşme olmuyor, her şey yüz yüze oluyor. Ben bir umutla gidiyorum, derdimi anlatmak istiyorum. Ankara’ya dönünce bana haber yolluyorlar, ‘Para vermeden bu işler olmaz’ diyorlar.” (BOLD)

Son güncelleme: 10:28 28.08.2022
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı