• Turkhane Logo

Kılıçdaroğlu kendini silah zoruyla kaçırıp yarım saat darp eden 'Koçero' ile helalleşti

CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun, üniversite yıllarında kendisini silah zoruyla kaçırıp darp eden 'Koçero' lakaplı Muammer Sözü­güzel'le bir araya geldiği ortaya çıktı.

16:00 23 Ekim 2022 Pazar
Kılıçdaroğlu kendini silah zoruyla kaçırıp yarım saat darp eden 'Koçero' ile helalleşti
CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun, üniversite yıllarında kendisini silah zoruyla kaçırıp darp eden 'Koçero' lakaplı Muammer Sözü­güzel'le bir araya geldiği ortaya çıktı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, üniversite yıllarında kendisini silah zoruyla kaçırıp darp eden Koçero lakaplı Muammer Sözü­güzelle bir araya geldi. 

Sözcü yazarı Saygı Öztürk, Kılıçdaroğlunun helalleşme adımlarından biri olarak aktardığı görüşmeyle ilgili Sözü­güzelle konuştu.
Öztürkün yazısından ilgili bölüm şöyle:
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlunun toplumun her kesimiyle Helalleşme çabası devam ederken, Belediye Şirketin­de Genel Müdür Yardımcısı olarak görev Yapan Alpas­lan Yılmaza, Koçero diye birisi vardı. Onu bulabilir misiniz? dedi. Ülkücü kökenli Alpaslan Yılmaz, Koçeroyu tanıyordu. Buldu. Kılıçdaroğlu seninle helalleşmek istiyor dediğin­de, Koçero şaşırdı. Artık düşünceleri, dünyaya bakışı da değişmişti. O da, Barış, kardeşlik diyordu. Yanla­rında meslektaşım Yavuz Selim Demirağ, Ankara Milletvekili Nihat Yeşil ile birlikte CHP Genel Mer­kezine gittiler.
Sonrasını Koçerodan dinliyorum:
Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesinde bizim arka­daşlara saldırı olmuştu. Onlara destek için Abdullah Çatlı, Mehmet Nacar ve bazı arkadaşlarla birlikte gittik. Sol grubun önde gelen isimlerinden birisi de Kemal Kılıçdaroğluydu. Bu kişiyi takibe aldık. Fakülte­nin önünden ayrılıp Ankara Radyosu ve Türk Hava Kurumunun olduğu tarafa doğru yürüyordu. Mehmet Nacarla birlikte yetiştik. Tabancamı belimden çıka­rıp Kılıçdaroğlunun birden koluna girip böğrüne da­yadım. ‘Sesini çıkartma ve bizimle gel dedim. Kendisi son derece soğuk kanlıydı. Sağcıların kontrolü altında olan Ticaret Turizm Oku­lunun bahçesine götürdük. Amacımız sorgulamak ve biraz bilgi almaktı.
Ancak Kılıçdaroğlu, pek bilgi vermiyordu. Bunun üzerine kendisini dövmeye başladık. Ben boks başta olmak üzere dövüş teknik­lerini biliyordum. Kılıçda­roğlu, karşı koymadığı için ben birkaç sert vuruştan sonra bıraktım. Mehmet Nacar ama epey dövdü. Kılıçdaroğlunu götürme­miz, sorgulamamızı, döv­memiz yarım saat kadar sürdü. Sonra bıraktık.
Kılıçdaroğlu, Koçeroyu, Alpaslan Yılmaz, Yavuz Selim Demirağ ve Nihat Yeşili odasının kapısında karşıladı. Pandemi ne­deniyle yumruklu olarak selamlaştılar. Kılıçdaroğlu, Koçero, yumruğun eskisi gibi sağlam dedi. Gülüştü­ler. Ziyaretçilere ne içecek­leri sorulduğunda, Koçe­ro da, Çay dedi. Buna Kılıçdaroğlu itiraz etti, Bu çok önemli bir buluşma. Kahvenin 40 yıl hatırı var. Kahve içelim diye itiraz etti. Kahveler içildi, hatıra fotoğrafları çekildi. Koçe­ro bu unutulmaz ziya­retiyle ilgili olarak bana şunları söyledi:
Hepimiz birbirimize ta­nımadan kurşun sıkıyor­duk. Birbirimize hakkımızı helal edelim. Kaynaşmayı, birleşmeyi yaşayabilmek için bu hareketi yaptık. Hoşgörülü olmak gereki­yor. Kılıçdaroğlu, kendisine tabanca dayamış, yumruk vurmuş birisi olmama rağmen bana çok candan davrandı. Keşke, üzücü olaylar yaşanmasaydı. Pey­gamberimiz de düşmanının yanına gidip, ‘Kimin dişini kırdımsa o da gelip benim dişimi kırsın. Kimi incit­timse gelip beni incitsin demişti. Bu ziyaretten ben gerekli dersi aldım, torun­larıma da bunu anlataca­ğım. Büyük dostluklar, bü­yük kavgalarla başlar. Ben, kendimi Kılıçdaroğlunun dostu olarak görüyorum. 

Son güncelleme: 16:00 23.10.2022
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı