• Turkhane Logo

KHK mağduru öğretmen Cevdet Keskinoğlu: Anadolu insanı haklının yanında değil, güçlünün yanında oldu

KHK TV, OHAL döneminde çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile mağdur edilen yüz binlerce kişinin yaşadıklarını gündeme getirmeye devam ediyor.

11:30 31 Aralık 2019 Salı
KHK mağduru öğretmen Cevdet Keskinoğlu: Anadolu insanı haklının yanında değil, güçlünün yanında oldu
KHK TV, OHAL döneminde çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile mağdur edilen yüz binlerce kişinin yaşadıklarını gündeme getirmeye devam ediyor.


YouTube kanalı bu sefer KHK mağduru 18 yıllık sınıf öğretmeni Cevdet Keskinoğlu konuştu. Bu dönemde yaşananları özetleyen Keskinoğlu, “Anadolu insanı mağduriyetlerden yana olur, haksızlığa tahammülü yoktur, ezilmişin yanındadır sözü bu dönemde geçerli olmadı. Halk, haklının değil güçlünün yanında oldu. güçlüyü alkışladı. Aslında kaybeden koskoca bir millet oldu. Mağduriyeti anlatmalıyız.” dedi.

22 ay tutuklu olarak cezevinde kaldığını ve hüküm yiyerek çıktığını belirten Keskinoğlu, “Şu anda dosyam yargıtay aşamasında.” dedi.
  KHK ve yargılamalar; ne Türk hukukuna, ne şer-i hukuka, ne Osmanlının mecellesine, ne örfi hukuka, hiçbirine uymamaktadır

Cevdet Keskinoğlu

2020Gelsin KHKlarGitsin https://t.co/tT6u0JR6Fl — ahmet kavaklı (@ahmettkavakli) December 30, 2019
‘Bir gecede terörist oldum’

Cezaevinde ilk koğuşlarında 8 profesör, 2 doçent ve 4-5 öğretmen kaldıklarını anlatan Keskinoğlu şunları söyledi.

“24 Ağustos 2016’da cezaevi ile tanıştık. Normalde daha önce ikaz bile almayan ben bir gecede terörist olduk. Vicdanım rahattı ama anne baban benim yüzünde hastalandı. 8 profesör, 4-5 öğretmen, 2 doçent bomboş koğuşa yerleştik. Her şeyi kendimiz yapmak zorundaydık. Cezaevi tecrübesi olan kimse yoktu. Daha sonra 8 kişilik koğuşta 21 kişi kaldık. 11 kişi yerde yattı.”

‘Kutlu Doğum Haftası’nda hükümlülere bile gül dağıtıldı, bize dağıtılmadı’

“Kutlu Doğum Haftası’nda bizim koğuşlara Peygamberimizin  simgesi gül dağıtılmadı. Hükümlü mahkumlara verildi, bizim gibi tutuklulara verilmedi. Ben hükümlü mahkumlara sorduğumda, ‘ziyaretçiler gül getirebiliyor mu?’ diye; vaizin kendilerine dağıttığını söyledi. Burada bir ayrımcılığa tabi tutulduk. Bizimle ilgili koğuşlara bu gül dağıtılmadı. Haberdar edilmedi. Birlik beraberliğin anlatılığı bir ortamda bile ayrımcılığa tabi tutulduk, üzücü bir durum. Ancak kendi adıma değil bunları yapanlar adına üzücü bir durum. Bu dönemin en büyük mağduriyeti terörle anılmak.”

İşte o röportaj;


 

Son güncelleme: 11:30 31.12.2019
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı