Ortak özellikleri Gülen grubuna yakınlık olarak nitelenen bu kişilerin bir bölümü aylarca kaybolduktan sonra Emniyette ortaya çıkarken bir bölümünden ise hala haber yok.
Bazıları ise ortadan kaybolmadan ya da kaçırılmadan önce Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ihraç edilmişler.
Onlardan biri de Mustafa Yılmaz. Ailesi 19 Şubattan bu yana kayıp olan oğulları için seslerini duyurmaya çalışıyor.
DW Türkçeden Hilal Köylünün haberine göre, aile fertleri Mustafa Yılmazın kaybolmadığını, kaçırıldığını belirtiyor.
Tüm kapıların yüzlerine kapandığını ifade eden anne Nevim Yılmaz, oğlunun bir an önce bulunmasını istiyor. Mustafa Yılmaz gibi, şubat ayında kaçırılan altı kişi de KHK ile ihraç edilmişti. O kayıplardan dördü Emniyette ortaya çıkarken, iki kişiden henüz haber alınamadı.
Konuyu yakından izleyen isimlerden biri de HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu. Ortadan kaybolanların mahallelerine gittim, görgü tanıklarıyla konuştum. Kendilerini polis olarak tanıtan kişiler gelmiş, bu insanları kaçırmış. Aileler de buna tanık olmuş. Emniyet bunu ısrarla kabul etmiyor diye konuşan Gergerlioğlu, tüm kayıpların bulunmasını istiyor.
İnsan Hakları Derneği Başkanı Öztürk Türkdoğan ise, konunun bir türlü aydınlatılamadığına dikkat çekiyor.
Görüyoruz ki, bu kaçırılma olayı devlet içinde özel bir ekip tarafından yapılıyor. Ve o ekibe bir türlü dokunulamıyor. Türkiye’de faili meçhullerin arttığı yılları herkes hatırlıyor. O yıllar 1980’li, 1990’lı yıllardı. O yılları yeniden yaşamak istemiyoruz. Devlet içindeki çete yapılarıyla ilgili yeni raporlar istemiyoruz diye konuşan Türkdoğan da yetkililere sesleniyor.
Habere göre, Salim Zeybek, Gökhan Türkmen, Erkan Irmak, Yasin Ugan, Özgür Kaya ve Mustafa Yılmaz geçen Şubat ayının farklı günlerinde kaybolmuşlardı. Altı aydır kendilerinden haber alınamayan bu altı kişiden dördünün ailelerine 28 Temmuz akşamı polisten telefon geldi. Ailelere; Salim Zeybek, Özgür Kaya, Erkan Irmak ve Yasin Ugan’ın Ankara Terörle Mücadele Şubesi’nde gözaltında oldukları bildirildi.
Dört kişi bulunurken, diğer iki kişinin akıbeti ise hala bilinmiyor.
Yılmazın eşi Sümeyye Yılmaz ise yaşadıklarını, Çaresizim, yaşayan ölü gibiyim. Eşimin bulunması için etkin bir soruşturma yürütülmediği ortada. Demek ki devletin içinde bir örgütün elinde eşim. Türk hükümetinin ve tüm dünyanın bize yardım etmesini bekliyorum ifadelerini kullanıyor.
