• Turkhane Logo

İsrail’in Uluslararası Adalet Divanı’ndaki soykırım davası başlıyor

16:50 10 Ocak 2024 Çarşamba
İsrail’in Uluslararası Adalet Divanı’ndaki soykırım davası başlıyor





Güney Afrika’nın İsrail’i Gazze’de soykırım yapmakla suçlamasının ardından Birleşmiş Milletler’nin en yüksek mahkemesinde görülecek dava yarın başlıyor. Uluslararası Adalet Divanı’na 84 sayfalık bir başvuru yapan Güney Afrika, yargıçlardan İsrail’in Gazze’deki “askeri operasyonlarını derhal askıya almasını” talep ediyor. Mahkeme öncesi açıklama yapan İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron, İsrail’in Gazze’de uluslararası hukuku çiğnemiş olabileceğinden “endişe duyduğunu” söyledi.



Güney Afrika’nın 29 Aralık 2023’te, 1948 tarihli Birleşmiş Milletler (BM) Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi’ni ihlal ettiği gerekçesiyle İsrail aleyhinde dava açarak ihlallerin durdurulmasına yönelik şikâyette bulunmasının ardından Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) görülecek dava yarın başlıyor.



İsrail ve Güney Afrika’nın üst düzey yetkilileri, Lahey’deki Barış Sarayı’nda yer alan UAD’nin Büyük Adalet Salonu’nda karşı karşıya gelecek.



Güney Afrika, İsrail’in “Gazze’deki Filistin halkına karşı soykırım eylemlerine giriştiğini, girişmekte olduğunu ve daha da girişme riski taşıdığını” belirtiyor. Gazze sağlık bakanlığına göre İsrail’in askeri harekâtı 23 binden fazla kişinin ölümüne neden oldu. Birleşmiş Milletler, 1,9 milyon Gazzelinin yerinden edildiğini tahmin ederken, kıtlık ve hastalık korkuları da giderek artıyor.



KARARLAR YASAL OLARAK BAĞLAYICI AMA UAD’NİN UYGULAMA GÜCÜ YOK



UAD, devletler arasındaki anlaşmazlıkları karara bağlar ve kararları yasal olarak bağlayıcı olsa da bunları uygulamak için sınırlı bir güce sahip. Mahkeme teorik olarak İsrail’e işgalini durdurmasını emredebilir ancak bu karara İsrail’in uyup uymayacağı şüpheli. Çünkü UAD, Mart 2022’de Rusya’ya Ukrayna işgalini “derhal askıya almasını” emretmişti. Ancak Moskova bununla ilgili hiçbir adım atmadı.



Avukat ve uluslararası adalet uzmanı Johann Soufi AFP’ye yaptığı açıklamada mahkemenin İsrail aleyhine karar vermesinin “son derece önemli bir sembolik etkisi” olacağını söyledi. Soufi, “Tabii ki kararın uygulanması sorunu var. Ancak günün sonunda geriye kalan tek şey uluslararası adalet” dedi.



Güney Afrika’nın İsrail’e karşı dava açmasının nedeni, her iki ülkenin de 1948 yılında Holokost’a tepki olarak oluşturulan BM Soykırım Sözleşmesini imzalamış olması. Sözleşmeyi imzalayan herhangi bir ülke, soykırımı önlemek için tasarlanan kuralların “yorumlanması, uygulanması veya yerine getirilmesi” konusunda anlaşmazlığa düşerse UAD’de bir diğerini dava edebiliyor. Güney Afrika, “Soykırım Sözleşmesi’nin ihlali nedeniyle İsrail’e karşı dava açarken sorumluluğun ağırlığının farkında olduğunu” açıkladı. Ayrıca Hamas saldırısını “kesin bir dille” kınadı ancak “hiçbir silahlı saldırı… ne kadar ciddi olursa olsun… Soykırım Sözleşmesi’nin ihlali için herhangi bir gerekçe sağlayamaz” dedi.



Güney Afrika’nın iddiası İsrail’in Gazze’deki eylemlerinin “Filistin ulusal, ırksal ve etnik grubunun önemli bir bölümünün yok edilmesini amaçladığı” yönünde. İsrail’in soykırım eylemlerinin Gazze’de binlerce Filistinlinin öldürülmesinden, zorla yerinden edilmesinden ve yeterli yardım erişiminin engellenmesinden kaynaklandığını ve bunun açlıkla sonuçlandığını savunuyor. Güney Afrika, UAD’nin “geçici tedbirler” ya da daha geniş kapsamlı dava değerlendirilirken acil eylemler uygulamasını da istiyor. “Koşullar daha acil olamazdı” diye vurgulayan Güney Afrika tarafı, “İsrail’in Gazze’de yürüttüğü kapsamlı ve devam etmekte olan olağanüstü acımasız askeri harekat” tanımlaması yapıyor.



Güney Afrika’nın talep ettiği diğer önlemler arasında tazminat ve Gazze’nin yeniden inşasının yanı sıra yerinden edilmiş Filistinli mültecilerin güvenli bir şekilde geri dönüşü de yer alıyor.



HANGİ ÜLKE VE KURUMLAR DESTEK VERİYOR, HANGİ ÜLKELER DESTEK VERMİYOR



İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT): Suudi Arabistan, İran, Pakistan ve Fas’ı içeren 57 üyeli blok, 30 Aralık’ta davayı desteklediklerini açıkladı.



Malezya: Malezya Dışişleri Bakanlığı 2 Ocak’ta yayınladığı bir bildiriyle Güney Afrika’nın başvurusunu memnuniyetle karşıladı. Bakanlık, “1967 öncesi sınırlara dayalı, başkenti Doğu Kudüs olan” bağımsız bir Filistin devleti çağrısını yineledi.



Türkiye: Türk Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Öncü Keçeli 3 Ocak’ta X’te Güney Afrika’nın hamlesini memnuniyetle karşıladığını açıkladı.



Ürdün: Dışişleri Bakanı Dışişleri Bakanı Ayman Safadi 4 Ocak’ta yaptığı açıklamada Amman’ın Güney Afrika’yı destekleyeceğini söyledi.



Bolivya: Pazar günü Bolivya Dışişleri Bakanlığı, Güney Afrika’nın İsrail’e karşı UAD’de açılan davayı destekleyen ilk Latin Amerika ülkesi olmasını tarihi bir gelişme olarak nitelendirdi.



Maldivler, Namibya ve Pakistan: Bu üç ülke BM Genel Kurulunda Güney Afrika tarafından açılan soykırım davasına desteklerini ifade ettiler.



Ülkelerin yanı sıra, dünya çapında birçok savunuculuk grubu ve sivil toplum örgütü de Güney Afrika’nın çağrısına katıldı. Bağımsız yayın organı Common Dreams’in haberine göre bunlar arasında Brezilya’dan Terreiro Pindorama, İtalya’dan Asociacion Nacional de Amistad Italia-Cuba ve Fransa’dan Collectif Judeo Arabe et Citoyen pour la Palestine yer alıyor.



Diğer yandan Amerika Birleşik Devletleri soykırım davasına karşı olduğunu dile getirdi. Ulusal güvenlik sözcüsü John Kirby, 3 Ocak’ta Beyaz Saray’da düzenlenen basın brifinginde Güney Afrika’nın başvurusunu “haksız, verimsiz ve tamamen dayanaksız” olarak nitelendirdi. Avrupa Birliği de dâhil olmak üzere İsrail’in Batılı müttefikleri UAD davası konusunda çoğunlukla sessiz kaldılar.



Davaya destek vermeyi reddeden Birleşik Krallık, yaklaşık bir ay önce Myanmar’ın Rohingya toplumuna karşı soykırım yaptığı iddialarını desteklemek üzere UAD’ye ayrıntılı hukuki belgeler sunmasının ardından çifte standart uygulamakla suçlandı. İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron da davanın başlamasından önce İsrail’in Gazze’de uluslararası hukuku ihlal etmiş olabileceğinden “endişe duyduğunu” söyledi. Dışişleri Bakanı, savaşta meydana gelen olaylarla ilgili olarak düzenli olarak hükümet avukatlarına danıştığını söyledi, ancak hukuki tavsiyelerin İsrail’in yasadışı hareket ettiğini gösterip göstermediğini söylemeyi reddetti. Cameron, Güney Afrika’nın iddiasına ise katılmadığını söyledi.

Son güncelleme: 16:50 10.01.2024
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı