ABDdeki Hakan Atilla davasını yakından takip eden CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, En az suç işleyen Hakan Atilla diyerek jüri kararının açıklanacağı 11 Nisana dair öngörülerde bulundu.
Bianete konuşan ve dava sürecini Manhattan Federal Mahkemesinde CHP adına takip eden parti Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, jüri kararını ve hükmün açıklanma tarihi olan 11 Nisan ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
BİR ERDAL KUYUMCU OLAYI VAR
Aslında bu davayla ilgili çok önemli bir detay var. Tam da Zarrabın 2016da yakalandığı günlere denk gelen bir Erdal Kuyumcu olayı var.
Erdal Kuyumcu bir tiyatro sanatçısı aslında, abisi de Denizlide AKPnin kurucularından. Orada ek iş olarak metal işi yapan şirketlere danışmanlık yapıyor.
Kuyumcunun ABDdeki evine FBI 100 kişilik bir ekiple baskın yapıyor ve Kuyumcu İrana yönelik ambargoyu delmekle suçlanıyor ve tutuklanıyor. Kuyumcu orada 20 yılla yargılanıyor. Aleyhine tek bir delil olmamasına rağmen 7 yıl hapis cezasının 4 yıllık infazı için 18 Kasım 2017de de hapse giriyor.
GÖZLERİ ONDAN BAŞKASINI GÖRMEDİ
Erdal Kuyumcunun üzerine suç yıkılan kişilerden biri olduğunu söyleyen Aksünger sözlerini şöyle sürdürüyor:
Rıza Sarraf ile yakından ilgilenen, lobi şirketlerine para dağıtan hükümet, bir gün bile Erdal Kuyumcu için benim vatandaşım demedi. Gözleri Sarraftan başkasını görmüyordu.
EN AZ SUÇ İŞLEYEN HAKAN ATİLLA
Mehmet Hakan Atilla için de ABDde bu davadan yargılananlar arasında en masum olanı diyebiliriz. Masumiyet derken, atılı suçlar arasında en az suçu işlemiş olanı. Mehmet Hakan Atilla ast üst ilişkisi içinde o günlerde (dava sürecinde) dinlediğim tapelere göre de ilk başta bu işlere zorla dahil edilen bir adam rolündedir.
Benim beklentim bu nedenle Atillanın daha hafif bir ceza alacağı yönündeydi. Bu durumda 11 Nisanda büyük bir ceza ile karşı karşıya kalacak. Ancak başrol oyuncularının hepsi Türkiyede ellerini kollarını sallayarak geziyorlar. Mehmet Hakan Atillaya sahip çıkmamış bir iktidar var ama zaten sahip çıkmamasının temel nedeni bu işin ucunun kendi bakanlarına kadar uzandığını bilmeleri.
ZARRABA NE OLDUĞUNU KİMSE BİLMEYECEK
Türkiye açısından da daha ağırlaştırılmış konular gözüküyor. Şimdi Amerikada gıyabında ceza yok. Rıza Sarrafa verilecek cezanın 10 yıl civarında olacağı söyleniyor ama onu yatar mı yatmaz mı infazı ne olur, kimse bilemeyecek.
Adalet Bakanlığı ve FBI artık devre dışı. Sarrafa tanık koruma programı kapsamında başka bir kimlik verecekler. 10 yıl boyunca ABD dışına çıkması yasaklanacak. Kolluk da bilemeyecek. Nerede olacağı tamamen muamma.
INTERPOL, ÇAĞLAYAN DAHİL 7 KİŞİYİ ARIYOR
Bundan sonraki süreçte Amerikan Hazine Bakanlığı Türkiyedeki bankaları da dahil edebilir. İsim belirtmeden söyleyeyim dava dosyasında Turkish Bank 1 ifadesi vardı, bu da minimum iki banka olduğunu gösteriyor. 15 Aralık 2015ten itibaren hakime verilmiş 398 dosya var. Bunlardan 3ü ısrarla hala açılmadı.
Bu dosyalar içinde hangi kurumlar, hangi kişiler var bilinmiyor.
Zafer Çağlayan, Süleyman Aslan ve Abdullah Happaninin de olduğu 7 kişi de firari sanık olarak tanımlanıyor. Bu şimdiye kadar çok telaffuz edilmedi ancak bu isimler Interpol ve Europol tarafından Kırmızı Bülten ile aranıyor. Amerikada gıyabında yargılama olmadığı için bu böyle.
ABD OLAYI BMYE GÖTÜREBİLİR
Türkiye açısından sonraki en büyük tehlike zayıf ihtimal olsa da ABD ve Türkiye arasındaki gerilim büyürse Amerika bunu Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyine götürebilir. O zaman da Türkiye başka sorunlarla karşılaşabilir.
Zarrabı kurtarmak için para harcayanlar ödemeli o zaman cezayı. Vatandaşın cebinden çıkmamalı. Cezanın 10 milyar dolar seviyelerinde olabileceği düşünülüyor.
