Antikapitalist Müslümanlar grubunun lideri İhsan Eliaçık, TSK’nin Afrin’e yönelik askeri harekatını eleştirdi. Eliaçık, Camilerde Fetih Suresi okunuyor, ardından başka bir halkın yaşadığı topraklar bombalanıyor ifadelerini kullandı.
HDK Hamburg ve YXK Hamburg örgütü tarafından Hamburg Üniversitesi’nde Ortadoğu’da son siyasal gelişmeler, demokrasi ve İslam’ konulu bir panel düzenlendi. Hasan Özkan moderatörlüğündeki panele İhsan Eliaçık, Özgür Gündem gazetesi yazarı Filiz Koçali ve halk şiiri araştırmacısı Ezeli Doğanay konuşmacı olarak katıldı.
Afrin Harekatının temelini ‘Kızıl Elma’ ideolojinden aldığına inandığını söyleyen Eliaçık, Ülke genelinde 90 bin camide Fetih Suresi okunuyor ve hemen akabinde başka bir ülkenin taşı, toprağı bombalanıyor. Eğer gerçek anlamda İslami ideolojiye göre hareket etmek istersen müzakere edersin, silahları bırakırsın, bir başka halkın yaşadığı yere saldırmazsın, toprağını bombalamazsın şeklinde konuştu.
Eliaçık, Fetih Suresini 90 bin camide okutuyorsun. Fetih nedir? Fetih açılım demektir. Barış süreci, silahların bırakılması demektir. Şimdiki iktidar dini, sureleri silahların patladığı hale getirdi. Kendilerine göre fikir, din ürettiler dedi.
Ortadoğu’da çözümün demokratik ulus yaklaşım biçimden geçtiğine işaret eden Eliaçık konuşmasını şöyle sürdürdü: Medine Sözleşmesinde geçen adalet, yaşadığın yeri savunma, imanda, dinde, giyim biçiminde serbestlik gibi ilkeler ile Ortadoğu’da demokratik cumhuriyet projesi birbiriyle örtüşmektedir. Bu sözleşme Ortadoğu coğrafyasına da lazımdır. Bu düşünce felsefesinin Ortadoğu’da yeri vardır. Bu gibi ilkelerle ancak eşitlik, adalet ve demokratik birliğin sağlanacağına inanıyorum. Allah’ın razı olduğu da budur.
DEVLETİN IRKI, DİNİ OLMAZ
Türkiye’de kapitalizmin yanı sıra faşizmle de mücadele edilir hale gelindiğini ifade eden Eliaçık, sözlerini şöyle tamamladı: Kuran-ı Kerim özünde insanın iyi tarafından çıkmıştır. Pratikte bazı şeylerin yanlış olduğunu gördüğüm için yıllardan beri mücadele vermekteyim ve mücadele vermeye de devam edeceğim. Örneğin ben Türk’üm. Kürt değilim ve Kürt olmaya da hiç niyetli değilim. Ancak Türkler ile Kürtler her alanda eşit oluncaya kadar Kürtler’in yanında yer almaya devam edeceğim. Ben kendi geldiğim kültürümle ve nefsimle mücadele ediyorum. Devletin dini, ırkı olmaz. Onun yerine adalet, mezhep özgürlüğü, eşitlik ve medeniyet temellerine inanıyorum. Bu coğrafyada demokratik cumhuriyet sağlanıncaya, Müslüman ve Türk olmama rağmen Türkler ile Kürtler her alanda eşit oluncaya kadar Kürtler’in yanında yer alacağım. Sünni olduğum için Aleviler’in yanında, erkek olduğum için kadınların yanında, zengin-yoksul ayrımında yoksulların yanında yer alacağım.
(Artı Gerçek)
