Geçen hafta siyasi krizin yaşandığı Hollanda’da Başbakan Mark Rutte, beşinci dönem için aday olmayacağını duyurdu.
Kasım ayında yapılması planlanan seçimlere katılmayacağını ve Hollanda siyasetini bırakma kararı aldığını söyleyen Rutte, geçen hafta cuma günü dördüncü kabinesinin istifasını sunmuştu.
NE OLMUŞTU?
Rutte, partisine, hafta içinde katı önlemler içeren yeni bir iltica planı sunacağı sözünü vermişti.
Koalisyonu oluşturan dört parti, Çarşamba gününden bu yana planı tartıştı. Cuma günü üçüncü kez toplanan hükümet ortakları yine anlaşamadı.
Özellikle savaş bölgesinden gelen mültecilerin geri gönderilmesi ve bu kişilerin aile birleşimine sınırlama getirilmesi maddesi konusunda görüş birliği sağlanamadı.
Hükümetin küçük ortağı Hıristiyan Birliği Partisi (CU), savaş bölgelerinden gelen mültecilerin aile birleşimi için 2 yıl beklemesi ve aile birleşiminin ayda 200 kişi ile sınırlanması önerisini “zorbalık” olarak değerlendirdi.
Hükümetin liberal ortağı Demokratlar 66 Partisi (D66) de, CU’ya destek vererek, bu maddeye karşı çıktı.
Hollanda medyasına göre, “aile konusunu kırmızı çizgi olarak belirleyen” koyu dindar CU, tavrından geri adım atmadı ve 4. Rutte hükümetinin düşmesini sağladı.
Lahey’deki kaynaklara göre, Çarşamba günü son tarih belirleyen ve planın Bakanlar Kurulunda oylanması için baskı yapan Başbakan Ruttenin tavrı koalisyon ortaklarını kızdırdı.
Rutte, bu tavrından dolayı özür dilese de ortaklarına göre güven çok fazla zedelendi ve hükümetin düşüşü kaçınılmaz hale geldi.
Muhalefet partileri, hükümetin düşmesini olumlu karşıladı, derhal erken seçime gidilmesi çağrısında bulundu.
