BBC Türkçe’de yer alan ve Guardian’ın sahadan bildirdiği haberlere dayanan bilgilere göre; Suriye İnsan Hakları İzleme Örgütü şimdiye kadar 23 Suriye Demokratik Güçleri savaşçısı ile sekiz sivilin öldüğünü, 60 binden fazla kişinin de bölgeden ayrılmak zorunda kaldığını belirtiyor. Gazetenin Suriyenin kuzeydoğusunda bulunan muhabiri Martin Chulov ise, konuştuğu Hüseyim Rammo adlı Kürtün İhanet en acı şey sözlerini yazısının başlığına taşımış. Rammo 63 yaşındayım ve böyle bir şey görmedim. Daha önce baskı rejimi vardı, şimdi ise ihanete uğradık. Bu daha da kötü diyor.
Guardian yazarı Chulov, Kobaniyi de binlerce kişinin terk ettiği bilgisini veriyor. Yardım kuruluşlarının da Türkiyenin harekatı öncesi bölgeden ayrıldığını belirten Chulov Kızıl Haçın sivillerin bölgeden ayrılabilmesi için güvenlik koridoru oluşturulması çağrısında bulunduğunu yazıyor.
Times gazetesinin diplomasi muhabiri Catherine Philp, Türkiyenin mülteci krizini çözmek için Suriyenin kuzeydoğusunda bir güvenli bölge yaratmak istediğini, ama Kürtlerin bu bölgeden silinmesi ihtimalinin dünya çapında korku ve öfke yarattığını belirtiyor:
“Bölgeyi, daha önce bazıları Suriyenin farklı bölgelerinde yaşayan Suriyeli Araplarla doldurmak nüfus yapısında çok büyük bir değişikliğe neden olacaktır ve ayrıca uluslararası hukuku da ihlal anlamına gelecektir. Uluslararası hukuk, mültecileri kendi ülkelerine dönmeye zorlamayı yasaklıyor.
Financial Times (FT), Türkiyenin saldırısının IŞİDin yeniden canlanmasına neden olabileceğine dikkat çekiyor. Haber Beyrutta bulunan Suriye Demokratik Güçleri sözcüsü Abdülselam Ahmedin Hücreler canlanacak ve tutukluları kurtarmak için askeri operasyonlar yapacak. Şu an bölgede uyuyan IŞİD hücreleri var... Bunlar bölgeyi kolay kolay terk etmeyecektir sözlerine yer veriyor.
Gazeteye konuşan Uluslararası Kriz Grubundan Nigar Göksel, Ankaranın IŞİD militanları ya da aileleriyle baş etmek için sihirli bir formülü olmadığını söylüyor.
Daily Telegraph gazetesinin Ortadoğu muhabiri Josie Ensorun özel haberinde, Suriyede Kürtlerin kontrol ettiği bölgede bulunan ve 70 bine yakın IŞİDli eşi ve çocuğunun barındığı el-Hol kampında, radikalleşmenin giderek arttığına dikkat çekiliyor. Ensor, 55ten farklı dilin konuşulduğu kampta en radikal görüşlü kadınların Ruslar, Tunuslular ve Orta Asyalılar olduğunu belirtiyor.
