• Turkhane Logo

Gülen Hareketi soruşturmalarını ‘Engizisyon’a benzeten savcıya önce sürgün sonra soruşturma

Gülen Hareketi soruşturmalarını 'Engizisyon'a benzeten İzmir Savcısı İsmail Lale, HSK tarafından Gaziantep'e sürgün edildi. Adalet Bakanı Bozdağ ise, sanığın tutukluluğunun kaldırılmasına yönelik mütalaa veren savcıya soruşturma izni verdi.

14:31 21 Haziran 2022 Salı
Gülen Hareketi soruşturmalarını ‘Engizisyon’a benzeten savcıya önce sürgün sonra soruşturma
Gülen Hareketi soruşturmalarını 'Engizisyon'a benzeten İzmir Savcısı İsmail Lale, HSK tarafından Gaziantep'e sürgün edildi. Adalet Bakanı Bozdağ ise, sanığın tutukluluğunun kaldırılmasına yönelik mütalaa veren savcıya soruşturma izni verdi.


Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, İzmir’de Gülen Hareketi’ne üyelik iddiasıyla yargılanan bir kişinin tutukluluğuna itiraza ilişkin mütalaasında Gülen Hareketi soruşturmalarını eleştiren Cumhuriyet savcısı İsmail Lale hakkında soruşturma izni verdi. Savcının tayini de Gaziantep’e çıkarıldı.

İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinde Gülen hareketine üyelik iddiasıyla yargılanan sanık Ahmet Yenisarı’nın tutukluluk haline itiraz edilmesinin ardından savcı İsmail Lale, tutukluluğun kaldırılmasına yönelik mütalaa verdi. Mütalaadaki eleştirileri nedeniyle savcı Lale hakkında, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ tarafından Hakimler ve Savcılar Kuruluna (HSK) inceleme ve soruşturma izni verildi. HSK Birinci Dairesi, savcı İsmail Lale hakkında inceleme ve soruşturma başlattı. HSK tarafından önceki gün yayımlanan kararnameyle Lale, İzmir’den Gaziantep’e atanmıştı.


Lale’nin mahkeme sunduğu mütalaada, Gülen Hareketi’ne üyelik iddiasıyla açılan davaları Engizisyon’a benzetti. Sürgün edilen Savcı Lale’nin mahkemeye sunduğu mütalaada şu tespitler yer aldı:

ENGİZİSYON MAHKEMELERİ GÜYA KANUNLA İŞLİYORDU

“Ceza sorumluluğunun şahsiliği beşeri ve evrensel en temel ilkesi olduğu gibi uygulanmadığı yerlerde; Kanun vardır ancak hukuk yoktur.

Engizisyon mahkemeleri güya kanunla işliyordu. Fakat devlete isyan eden veya muhalif grubun sadece isyan edenleri değil tüm taraftarları, akrabaları, çoluk ve çocuklarını hatta mezardan ölüleri çıkartıp cezalandırdığı için tarihe vahşet ve ilkellik olarak geçmiştir.

KOMBİNE BİLET ALANLARI ÇOLUK ÇOCUK DEMEDEN ÖRGÜT ÜYESİ DİYE…

Bu, faraza GSY Kulüp Yönetimi İstanbul’da bir örgüt kurup isyana kalkıştı diye, İzmir’de maçlara gitmiş veya kombine bilet almış kişileri kadın, çoluk çocuk demeden örgüt üyesi diye sorumlu tutmaya benzer.

Veya Afrika’da dişi sivrisinek türü sıtma mikrobu yayıyor diye; zarar verdiklerine dair hiçbir delil olmayan, diğer yerlerdeki çoğu masum ve insana faydalı, tüm sinekleri öldürmek gibi zalimane bir davranıştır.

Hukuk devletinde kolektif ceza sorumluluğu kabul edilmez.

4-5 MİLYON KİŞİYİ TERÖRİST İLAN ETMEK TOPLUM BARIŞINA AYKIRI

TSK’daki bazı unsurların…; 15 Temmuz 2016’da devlete karşı girişilen ve belki 4-5 bin kişinin irade ve teşebbüs ettiği ihtilali, arkadaş ve taraftar olsa bile 4-5 milyon kişiye, yani yetişkin nüfus olan 30-40 milyonun, yüzde 15’ini terörist ilan etmek ve devletin hasmı haline getirmenin Ceza Kanunu’nun 1. maddesindeki toplum barışını koruma amacına aykırı olduğu kanaatiyle; delil durumu ve sanığın menfur ihtilale teşebbüs suçunu bizzat işlediğini veya anılan suçu işleyenlere asli fail/doğrudan doğruya birlikte işleyen olarak veya azmettiren ya da suçun işlenmesi için yardım eden sıfatıyla hareket ve bu suretle de iştirak ettiğini kabule yeterli olmadığından, tutukluluğa itirazın kabulü ile mütalaa olunur.”

Son güncelleme: 14:31 21.06.2022
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı