Gazeteci Fatih Polat, TELE1’e kayyım olarak atanan eski Yeni Şafak yazarı İbrahim Paşalı’yla konuşmasını ve kanaldaki son durumu yazdı.
Türkiye düne İstanbul başsavcılığının İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ ve İmamoğlu’nun danışmanı Necati Özkan hakkında başlattığı ‘casusluk’ soruşturmasıyla uyanmıştı.
Yanardağ dün sabah gözaltına alınmış, aynı günün akşamı TELE1’e Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nca kayyım atanmıştı.
TELE1’de ana haber bültenini sunan Murat Taylan kayyım haberini canlı yayında vermiş, kanala gelen kayyım heyetinin talebiyle canlı yayın sonlandırılarak bant yayınına geçilmişti.
Evrensel’den Fatih Polat, TELE1’de dün gece yaşananlar ve kayyımla konuşmasını yazdı.
Polat’ın yazısının bir kısmı şöyle:
”Merdan bir süre önce tutuklandığında da Murat Taylan, kanalda o günlerin ağırlığını göğüsleyenlerin başında geliyordu. O dönemde kendisiyle dayanışma sürecinin örgütlenmesinde mesai paylaşmıştık. Şimdi de kayyım atanan TELE1’de sevgili dostum Musa Özuğurlu ve Murat Taylan ile birlikteyiz. Çalışanlar da burada. Elbette doğal bir şaşkınlık hâkim.
”Reji hariç çalışanlara pazartesiye kadar gelmelerine gerek olmadığı bildirildi”
Kayyım tarafından ‘reji ekibi haricindeki çalışanların pazartesi gününe kadar gelmelerine gerek olmadığı’ çalışanlara bildirildi. Bu, TMSF’ye geçen kanalın artık yeni bir ‘yayın politikasıyla’ yoluna devam edeceği anlamına geliyor. Ancak daha sonra kanal yöneticilerinden Süleyman Sarılar, hafta sonunda hafta sonu ekibinin çalışmaya geleceğini duyurdu. Dolayısıyla ilk duyurulan kararda bir değişiklik olmuş oldu.
Murat Taylan da ardından mesai arkadaşlarına, “Kanal bizim kanalımız, gelin” dedi.
Çalışanlarla toplantı yapan kanalın avukatı Bilgütay Hakkı Durna, bundan sonraki süreçte iş yasaları ve hukuki açıdan çalışanların kişisel olarak karar vereceğini söyledi. Hakları konusunda çalışanları bilgilendirdi.
Bir kanal çalışanının, kendi anlayışlarına aykırı bir işin istenmesi hâlinde ne olabileceğini sorması üzerine Av. Durna, “Bu sizin kişisel tavrınız olacaktır. İş yasalarında, Basın Kanunu’nda işveren ve yönetici ilişkisi tarif edilmiştir. Buna aykırı bir istekte bulunulması hâlinde olacaklar bellidir” dedi.
(…)
Kayyım ‘Geçmiş olsun, ben yönetim kurulu başkanıyım’ demiş
Biz bu yazıyı yazarken kayyım olarak atanan İbrahim Paşalı, çalışanlara kısa bir açıklama yaparak, “Ben yaklaşık 20 yıldır TMSF’deyim. Siz bunu ne yazık ki ilk defa yaşıyorsunuz. İnşallah son kez yaşamış olursunuz. Banka hesapları blokeli. Bizim önceliğimiz personel maaşları. Geçmiş olsun. Ben yönetim kurulu başkanıyım” ifadelerini kullandı.
Toplantıda kendisine “Siz gazeteci misiniz?” diye sordum. Radyocu kökenli olduğunu ve 20 yıldır da TMSF’de görev yaptığını yanıtladı. “Ben TGC ve TGS üyesiyim. 35 yıla yakındır gazetecilik mesleğinin içindeyim ve sizi meslekten hatırlamıyorum” dedim. Paşalı, gazeteci kökenli olduğu iddiasını yineledi.”







