Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu’nun 18 Aralık 2002’de evinin önünde öldürülmesine ilişkin soruşturma kapsamında 9 kişi hakkında gözaltı kararı verildi.
Hablemitoğluna yönelik suikastı gerçekleştirdiği iddia edilen isimlere yönelik şafak vakti operasyon düzenlendi. O dönem Özel Kuvvetler Komutanlığında görev yapan MAK Alay Komutanı Levent Göktaş, birimde çalışan Tarkan Mumcuoğlu, İstihbarat Şube Müdürü Fikret Emek, Tan Dervişoğlu, Altan Bora, Bülent Kutsal, Kamil Metin, Memiş Aytekin ve Osman Tuncer hakkında gözaltı kararı çıkarıldı.
5 kişinin Ankara Emniyet Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alındığı, 4 kişinin yakalanmasına yönelik çalışmaların sürdüğü öğrenildi. Gözaltı kararı verilenler arasında emekli albay Mustafa Levent Göktaşın da olduğu ancak adresinde bulunamadığı belirtildi.
MİT operasyonuyla Ukrayna’dan Türkiye’ye getirilen eski özel kuvvetçi Nuri Gökhan Bozkır savcılık ifadesinde, o dönem üst düzey rütbede bulunan bir ismin 2002 Kasım ayı ortalarında kendisini çağırarak, örtülü bir görev kapsamında Hablemitoğlu’nu hedef olarak bildirdiğini ve kendisinden Portakal Çiçeği Sokakta keşif yapmasını istediğini anlatmıştı.
Soruşturma kapsamında 2002 yılında MAK Alay Komutanı olan ve Ergenekon davasında 5 yıl tutuklu kalan emekli Albay Mustafa Levent Göktaşın emir subayı Mehmet Narinin gece yarısı operasyonuyla gözaltına alınarak tutuklandığı ortaya çıkmıştı.
Emir subayı Narin tutuklanmıştıBu sabah yapılan operasyonla gözaltına alınan Levent Göktaşın emir subayı Mehmet Narin ifadesinde şunları söylemişti: 2002 yılında birlik dışına çıktığımda Levent Göktaşın isteği üzerine kendisine kullanması için adıma kayıtlı kontörlü hat aldığımı biliyorum. Ancak şu an bu numaraları hatırlamıyorum
İfadesinde Aydın Kösemi tanıdığını söyleyen Narin Aydın bey denilen kişiyi Levent Göktaştan dolayı tanıyorum. Levent Göktaşın özel aracının şoförlüğünü yaptığım dönemde Emek 1 Caddesinin başında bu kişiye ait olduğunu söylediği ofise kendisini bırakmamı istemişti. Yine bazı zamanlarda kendisini bu ofisten almamı istemişti. Levent albayımla konuşurken bana, Bunlar maden işleriyle uğraşıyor. İşleri çok zor demişti dedi.
Cinayet gününü anlattıNarin cinayet gününe ilişkin ise Levent Göktaş beni aradı. Yanına çağırdı. Yanına gittiğimde bana kendisiyle ilgili hazırlanmış CVleri verdi. Konya iline gideceğimizi belirtti. Kendisi daha öncede bana MİT Müsteşarlığına aday olduğumu bahsetmişti. Konya iline CVlerle gideceğimizi, burada dönemin Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener ile görüşeceğimizi CVleri vereceğimizi söyledi. Kendisi şahsi aracını kullandı. Yanında Arzum Okutan isimli bir kadın, arkada da ben olacak şekilde Konyaya gittik. Konya ilinde Hilton oteline gittik. Ben ve bayan arkadaşına lobide oturmamızı söyledi. Kendisi otelin başka bir bölümüne CVlerle gitti. Bir süre sonra yanımıza geldi. Konyaya gelmişken Antalyaya gidelim. Dışişlerinde diplomat olan bir arkadaşım gelmiş. Onu ziyaret edelim dedi. Antalyaya gittik. Otele yerleştik. Ben oteldeyken Levent Göktaşın kiminle görüştüğünü bilmiyorum ifadelerini kullandı.LEVENT GÖKTAŞ KİMDİR?
Karapara aklamak ve dolandırıcılık suçlaması ile ABDde hakkında dava açılan ve Avusturyada tutuklanan Sezgin Baran Korkmaz ile birlikte anılan Kıraça Holdingin kurucusu İnan Kıraç, Korkmazın kendisinden 45 milyon dolar istediğine dair iddialar karşısında kritik isim olarak avukatı Mustafa Levent Göktaşı işaret etmişti. Öte yandan SBK Holding, Silcolux şirketi vasıtasıyla Kıraça Holding ve Karsandaki hisselerini İnan Kıraç hesabına avukatı Mustafa Levent Göktaşa devretmişti. Göktaş ise devir işlemine ilişkin yaptığı açıklamada, Sezgin Baran Korkmaz ve İnan Kıraç karşılıklı alacaklar için icra takibi başlatmıştı. Daha sonra uzlaşarak bu icra takip işlemini karşılıklı olarak kaldırdık. Yapılan anlaşmayla da Sezgin Baran Korkmaz sahibi olduğu Silcolux şirketinin Kıraça Holding ve Karsandaki hisselerini İnan Kıraça devretti. Yani Kıraça Holding ve Karsanın yüzde 100 hisseleri İnan Kıraça geçmiş oldu demişti. Son dönemde ise Necip Hablemitoğlu suikastında adı geçmeye başlayan Göktaş, verdiği demeçte Başbakan Abdullah Güle MİT Müsteşar Yardımcılığı görevi için CV vermek istediğini, ancak görüşemediğini söylemişti.
