Elazığ Cezaevi’ndeki şişli saldırı: O ziyaret sadece bir tesadüf mü?

Adalet Bakanlığı, Elazığ 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi'nde KHK’lı askerlerin de tutulduğu hücreleri hedef alan saldırıya ilişkin sessizliğini sürdürüyor. Duruma tepki gösteren Uluslararası Ceza hukukçusu ve aktivist Gökhan Güneş, ''İşinize gelince öyle hızlı açıklama yapıyorsunuz da; Elazığ 1 No'lu Yüksek Güvenlikli Cezaevinde insanların şişle yaralanıp bir kişinin sabaha kadar rehin alındığı vahim olayla ilgili neden 18 gündür hiç bir açıklama yapmıyorsunuz? Elazığ 1 No'lu Yüksek Güvenlikli Cezaevi bağlı değil mi?'' dedi.

Güneş, X Platform mesajında şunları yazdı:

”Kamuoyu olarak aşağıdaki soruların cevaplarını bekliyoruz

*Saldırıyı gerçekleştiren failler hangi suçtan hükümlü ya da tutukludurlar? Ne zamandan beri bu cezaevindedirler ve neden bu cezaevine nakledilmişlerdir?

*Saldırganlar hâlâ aynı cezaevindeler midir, yoksa başka bir cezaevine mi sevk edilmişlerdir?

*İsmi yüksek güvenlikli olan bir cezaevinde koridor giriş ve çıkış kapıları ve daha vahimi 10 aydır hücre kapıları neden kilitlenmemektedir? Bunun bir izahı var mıdır, yoksa bu olaya zemin hazırlamak için mi kapılar kilitlenmemiştir?

*Cezaevine dönüşte fail infaz koruma memurunu nasıl etkisiz hale getirmiştir? Neden yüksek güvenlikli bir cezaevinde tek memur bu hükümlüyü odasına götürmüştür? Normal şartlarda en az iki memurun eşlik etmesi gerekli değil midir?

*Bebek bezlerinin bile arandığı cezaevlerine failler kesici ve delici aletleri nasıl sokmuşladır? Kendileri sokmadılarsa, bu aletleri kim vermiştir?

*C. Başsavcılığı olayla ilgili soruşturma başlatmış mıdır? Başlattıysa ne aşamadadır? Faillerle ve sorumluluğu bulunanlarla ilgili ne tür işlemler yapmış ve tedbirler uygulamıştır?

*Olaydan bir hafta önce Adalet Bakanı ve CTE Genel Müdürünün bu cezaevini ziyaretleri sadece bir tesadüf müdür?

*Gerçekten merak ediyoruz, böylesi vahim bir olayla ilgili açıklama yapmak için daha neyi bekliyorsunuz?”

….

Elazığ 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde KHK’lı askerlerin de bulunduğu hücrelere giren ve ellerinde şiş olan iki saldırganın bazı mahpusları yaraladığı ortaya çıkmıştı. 6 Ağustos’ta yaşanan saldırıya ilişkin Diyarbakır Barosu avukatlarının tanık ifadelerine dayanarak hazırladığı raporda, gardiyanların faillere müdahale etmediği anlatılmıştı.