• Turkhane Logo

Economist dergisi: Büyük şehirlerdeki yerel seçim sonuçları Erdoğan'ı zora soktu

İngiltere'de yayımlanan haftalık The Economist dergisi son sayısında, yerel seçimlerde büyük şehirlerde alınan sonuçların 'Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı zora soktuğu' yorumunu yaptı.

11:17 05 Nisan 2019 Cuma
Economist dergisi: Büyük şehirlerdeki yerel seçim sonuçları Erdoğan'ı zora soktu
İngiltere'de yayımlanan haftalık The Economist dergisi son sayısında, yerel seçimlerde büyük şehirlerde alınan sonuçların 'Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı zora soktuğu' yorumunu yaptı.


Dergiye göre, AKP ile MHP ittifakı ülke genelinde oyların yarısından fazlasını alsa da, özellikle İstanbuldaki kayıp hem sembolik olarak hem de pratikte Cumhurbaşkanı Erdoğanı sıkıntıya düşürebilir.
Economistteki makale şöyle:
Son birkaç yılda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve hükümeti muhalefeti susturdu, yargının kontrolünü eline aldı ve basını etkisiz hale getirdi, Türkiyede demokrasi adına geriye ne kaldıysa sandığa hapsoldu.
31 Marttaki yerel seçimlerde sandık buna karşılık verdi. Erdoğanın partisi AKP ülke genelinde oyların çoğunluğunu alsa da aralarında ülkenin ekonomi lokomotifi İstanbul ve başkent Ankaranın da bulunduğu Türkiyenin en büyük altı şehrinin beşinde yenilgiye uğradı.
Erdoğanın canını en çok yakan kayıp iste, büyüdüğü ve 20 yıldan uzun bir süre önce belediye başkanlığını yaptığı İstanbulda yaşandı. AKPnin adayı eski Başbakan ve Meclis Başkanı Binali Yıldırım, hükümete yakın iş adamlarının kontrolündeki ve partisinin de durmak bilmeyen seçim aracı haline gelen medyanın ve kendi siyasi geleceği tehlike altındaymışçasına partisinin adayları için seçim turuna çıkan cumhurbaşkanının desteğini aldı.
Rakibi Ekrem İmamoğlu ise talihsiz ve önemsiz meseleleri tartışma haline getiren partisi ile muhalif kaynaklarının bir kısmının desteği ve yalnızca birkaç yıllık ilçe belediye başkanlığı deneyimle yarıştı. Ama az bir farkla galip gelen, nispeten az tanınan İmamoğlu oldu.
Hala güçlü, mecliste çoğunlukDergi, İstanbulda sonuçların açıklanmasıyla yaşanan oy sayımı tartışmalarına da yer verdi. Makalede, Binali Yıldırımın önde gitmesiyle hükümetin sözcüsü resmi haber ajansının oy sayımını durduğu, YSKnın İmamoğlunun 30 binden az farkla sandıktan birinci çıktığını ancak ertesi gün duyurduğu hatırlatıldı.
AKP ile MHP ittifakının 81 ilin çoğunu aldığı, ittifakın ülke genelinde toplam oylarının %52yi bulduğunu, AKPnin de tek başına oyların %44ünü aldığına da yer veren Economist, Erdoğanın zafer ilan edebildiğine ancak AKPnin performansın altında kaldığını da kabul ettiğine dikkat çekti.
Makalede, Erdoğanın ekonomiyi güçlendirmek için bazı önlemler alınacağı sözüne rağmen seçimin hemen ertesi günü Türk Lirasının değer kaybettiği de var.
Yazının devamı şöyle:
Seçimler Erdoğan için ölümcül bir darbe değil. Türkiyenin güçlü lideri hala geniş yürütme yetkilerine sahip. Koalisyonu mecliste çoğunlukta. Ama büyük şehirlerdeki kayıplar hem sembolik olarak hem de pratikte partiye zarar veriyor. İstanbul ve Ankara, ülke nüfusunun dörtte birini, GSYİHnin de %40ını oluşturuyor. Muhalif belediye başkanları, yalnızca, on yıllar boyunca AKP yönetiminde olan belediyelerdeki patronaj ağını dağıtmakla tehdit etmiyor aynı zamanda yolsuzluk skandallarını bir bir ortaya çıkaracaklarını söylüyorlar.
Dergiye konuşan akademisyen ve köşe yazarı Soli Özel de bu durumun Erdoğanı zayıflatabileceğini söylüyor.
Kürtlerle barış süreciEconomist, seçim sonuçlarıyla Kürtlerle barış sürecinin de tehlikeye girdiği yorumunu yaptı:
Sonuçlar aynı zamanda Erdoğanı, çoğunluğu muhalefetin yanında yer alan Kürt seçmenler ile milliyetçi müttefikleri arasında sıkışan zor bir duruma soktu. PKK ile herhangi bir barış müzakereleri süreci başlatmanın bedeli, AKP için mecliste çoğunluğu kaybetmek olabilir.
Economiste konuşan Bilgi Üniversitesinde görevli akademisyen Emre Erdoğan da MHPnin meclisi feshedip ne zaman isterlerse genel seçime gitmeye zorlayabileceği yorumunu yapıp Bu da bir Kürt açılımını çok zora sokar dedi.
Makale, ülkede siyasi istikrarı bozabilecek bir diğer meselenin de Erdoğanın muhaliflere yönelik tehditlerini gerçekleştirme ihtimali olduğu yorumuyla sonlanıyor:
Seçimlerden bir gün önce Türkiyenin İçişleri Bakanı 231 muhalefet adayının terör suçlarından soruşturulduğunu duyurdu. Savcılar, sahte çek iddiasıyla Mansur Yavaş hakkında soruşturma açtı. Bu tip tehditler Türkiyede hafife alınmaz. Bir önceki yerel seçimlerde, güneydoğuda 102 belediyede HDP seçildi. En az 94ü görevden alındı veya PKK bağlantılı oldukları şüphesiyle gözaltına alındı ve yerlerine kayyum atandı.
Ama yine de iyimser olmak için nedenler var. Oylar, Türklerin hala seçimlere inancı olduğunu gösterdi. Katılım oranı %85e ulaştı, bu birçok Avrupa ülkesinden yüksek bir oran. Seçim Kurulu duruşunu korudu, özellikle İstanbulda. Türkiyede hala en azından bazı kurumlar doğru düzgün işliyor gibi görünüyor.
Ama yine de kaygılanmak için de önemli gerekçeler var. Seçim kampanyası boyunca Erdoğan muhalefeti teröristlerden talimat almakla suçladı ve HDPlilere Türkiyede yerleri olmadığını söyledi.
Seçimlerin ertesi sabahı, cumhurbaşkanının yakınlarının kontrolündeki gazeteler İstanbulda Yıldırımın zaferini ilan etti. Bir sonraki gün de muhalefeti sahtekârlık yapmakla suçladılar. Bir gazete darbe yapmakla suçladı. Birçok AKPli sonuçları kabul etti ama bazıları ise ne yapıp edip sonuçları tersine çevirmeye kararlı. Erdoğan ise henüz kararını vermemiş gibi görünüyor. Erdoğan ülkeyi böldü. Ülkeyi iyileştirecek kişi artık o değil ama yine de işleri daha kötüye götürmekten kaçınmak isteyebilir.

Son güncelleme: 11:17 05.04.2019
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı