• Turkhane Logo

​Cumhuriyetle özdeş AA nasıl AKP’nin arka bahçesine dönüştü?

Türkiye’de 31 Mart tarihinde gerçekleştirilen yerel seçimlerin İstanbul sonuçları büyük tartışmalara sahne oldu. Türkiye’nin ulusal ajansı olan AA'nın önce Binali Yıldırım'ı önde gösterip ardından uzun süre boyunca veri paylaşmaması tepki çekti.

10:01 05 Nisan 2019 Cuma
​Cumhuriyetle özdeş AA nasıl AKP’nin arka bahçesine dönüştü?
Türkiye’de 31 Mart tarihinde gerçekleştirilen yerel seçimlerin İstanbul sonuçları büyük tartışmalara sahne oldu. Türkiye’nin ulusal ajansı olan AA'nın önce Binali Yıldırım'ı önde gösterip ardından uzun süre boyunca veri paylaşmaması tepki çekti.



Ahvalden Dicle Eşiyokun haberine göre İddialar, AA’nın Genel Müdürü Şenol Kazancıya gelen telefonun ardından Kazancının yayını durdurma talimatı verdiği yönündeydi.

Peki AA, AKP ile birlikte nasıl bir yapısal dönüşüm geçirdi?


Aslında ajansın tarihi adeta, Türkiye Cumhuriyetinin tarihi ile özdeş. Türkiye Büyük Millet Meclisi açılmadan 17 gün önce 6 Nisan 1920de kurulan Anadolu Ajansı, Kurtuluş Savaşının her aşamasına, Cumhuriyet devrimlerine tanıklık etti. Anadolu Ajansı, 1 Mart 1925te, o tarihlerde batı ülkelerinde bile örneği görülmeyen bir yapılanmayla, özerk statüye kavuşturuldu.

Ajans, halen resmiyette anonim şirket olarak özerk bir şekilde faaliyet yürütüyor. Fakat çalışanları devlet memuru sayılıyor. Ancak AKPnin iktidara gelmesiyle birlikte, Anadolu Ajansının devletin ajansı olmaktan çıkarılıp, AKPnin bir kurumu olmaya doğru hızla yol aldı.

AA’nın bütçesi, Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü’nün (BYEGM) içinde. Rakiplerine göre daha pahalı haber satma özelliğiyle bilinen AA, 2011’de 65 milyon lira zarar açıkladı.

Hazine Müsteşarlığı’nın 2014 tarihli raporuna göre AA 2013’te 105 milyon lira zarar etti. Ajansın açığını kapatmak için BYEGM bütçesinden 112 milyon lira aktarıldı. 2014’ten geriye doğru üç yılda ise AA’ya aktarılan paranın toplamı ise 386.9 milyon lira.

AA’nın 2013’te abone geliri ise sadece brüt 28.5 milyon lira olarak rapora yansıdı. AA ile ajansta örgütlü Medya İş Sendikası arasında 2018’de imzalanan toplu iş sözleşmesine göre, Anadolu Ajansı’nda dünyanın her ülkesine yayılmış 3 bini aşkın personel çalışıyor.

Başbakanlık BYEGM’nin faaliyet raporunda AA’nın kurumun bütçesinden her yıl artarak kaynak aktarıldı. Rapora göre kurum bütçesinin yüzde 70’i Anadolu Ajansı’na aktarılmış. Sekiz yılda genel bütçeden BYEGM’e gelen para toplam 896 milyon TL.

2015 tarihli rapora göre bu paradan sadece 181 TL kurum tarafından kullanılmış, geri kalan 715 milyon TL Anadolu Ajansı’na verilmiş.  BYEGM’nin 2018 bütçesi 315 milyon 69 bin olarak saptandı. Bunun 51 bin TL’si personel, 6 bin 200 TL’si SGK primi.

Bu kadar büyük bütçelerle finanse edilen AA; AKP’nin iktidara gelmesiyle, adeta iktidarın arka bahçesine dönüştürüldü. 2015’te kurucusu Atatürk’ün ismini logosundan çıkartan AA hakkında 17 Eylül 2015’te bir soru önergesi veren CHP Ankara Milletvekili Murat Emir kurumun kadrolaşmasındaki önemli bir probleme değindi.

Emir, Anadolu Ajansı yöneticilerinin, kuruma eleman almak için açtığı sınavda, adaylara IŞİD hakkında soru sorduğunu, IŞİDi eleştiren adayların sınavı kazanma şansını kaybettiklerini öne sürdü.

Bu sorulardan birkaç yıl sonra Anadolu Ajansı, 24 Haziran seçimlerinden önce bir skandala imza attı. 19 Haziran 2018’de AKP’ye yakınlığıyla bilenen TVNET adlı kanalda yayınlanan Akıl Odası isimli programda, beş gün sonranın seçim sonuçları paylaşıldı. Kaynak Anadolu Ajansı’ydı.

AA her ne kadar bunu ‘simülasyon’ olarak açıklasa da CHP’li Mahmut Tanal  “Bu görüntülerle anlaşılıyor ki Anadolu Ajansı, seçim sonuçlarına bilinçli ve kasıtlı olarak etki edecek, sonuçları maniple ederek, sonuçları etkisiz hale getirecektir” dedi ve AKP iktidarından açıklama beklediklerini söyledi.

AA kaynaklı TV programında 2018 seçim tablosu ekrana getirilmiş ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın oy oranının yüzde 53, Muharrem İnce’nin oy oranının yüzde 26, Meral Akşener’in oy oranının yüzde 12, Selahattin Demirtaş’ın oy oranının yüzde 7, Temel Karamollaoğlu’nun oy oranının yüzde 1 ve Doğu Perinçek’in oy oranının yüzde 1 olduğu öne sürülmüştü.

Seçimlerden birkaç ay sonra ise bu sefer, AA personel kartlarının AKP’nin gençlik kolları mensuplarınca taşındığı iddiası duyuldu. İYİ Parti Denizli Milletvekili Yasin Öztürk, AA personel kartlarının AKP’nin gençlik kollarına dağıtıldığı iddiasını Meclis gündemine taşıdı. Öztürk, AA’nın konusunda seçim konusunda güvenilirliğinin şaibeli olduğunu belirterek, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a yazılı olarak sorular sordu.

Öztürk’ün bu iddiası, 31 Mart günü AKP sandık görevlilerinin AA mobil ekranına kendi verilerini taşıdığı iddialarıyla bir kez daha akla geldi. 31 Martta AKPnin SAS adını verdiği seçim izleme sisteminin İstanbulda çöktüğü, birçok yerde verilerin elle girildiği iddia edildi. AKPnin sisteminde 1890 çağrı merkezi görevlisi özel eğitim görmüştü. Anadolu Ajansının da seçimi bu sistemden takip ettiği ve bu yüzden İstanbuldaki veri akışını 23.21de kestiği ileri sürülüyor.

Öte yandan konuyla ilgili iddiaları haberleştiren Oda TV’de AA’nin seçim günleri veri almak için dışarıdan hizmet aldığını, bunun karşılığında ciddi ödeme yaptığını yazdı. Siteye göre AA yaptığı ödemeleri sır gibi saklıyor.

Öztürk’ten iki ay sonra bu kez 15 Ekim’de CHP Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç, AA’nın şeffaflığını yitirdiğine ve ‘şaibeli’ bir kurum olduğuna dair bir başka soru önergesini TBMM Başkanlığı’na iletti.

AA’nın 200 lüks araç kiraladığını, yemek yemek ihalesinin ajansın bir yöneticisinin şirketine verildiğini öne süren Öztunç’un sorduğu sorular arasında en ilginci şuydu:

“AA’nın özellikle Mısır ve Fas’ta çok fazla eleman çalıştırılmasının sebebi nedir? Bu ülkelerdeki personel sayısı kaçtır? Bu personellere ödenen en yüksek ve en düşük maaş ne kadardır?”

Bu soruların yanıtı henüz alınabilmiş değil.

Gelelim, AA’nın seçim sonuçlarını verme kararına. Dönemin AA Yönetim Kurulu Başkanı ve halen iktidara yakınlığıyla bilinen Yeni Şafak gazetesinin yazarı Kemal Öztürk, bu kararı hayata geçiren isim. 2014’e kadar seçim sonuçlarını Cihan Haber Ajansı veriyordu ve Gülen Cemaati-AKP geriliminin başlamasıyla bu kararın alındığını söylüyor Öztürk. Bununla ilgili yazdığı yazıda şu ifadeleri kullanıyor:

“Ancak bütçemiz buna müsait değildi. Başbakan Erdoğanla görüştük. Cemaatin yüz binden fazla mensubunu kullanarak organize ettiği seçim sisteminin aynısını yapacağımızı söyledim. ‘Doğrusu yapabilirseniz çok iyi olur’ dedi.”

Öztürk yazdığı gibi, AA’ya bir seçim altyapısı oluşturdu. Ancak yöntem Gülen Cemaati’nden mirastı. 2011 seçimlerinden beri AA sonuç açıklama yöntemi olarak aynı manipülasyonu kullanıyor.

Oylar sisteme girilirken AKP’nin en yüksek aldığı yerler hızlı bir şekilde giriliyor, düşük oy alınan yerler ise veriler ellerinde olmasına rağmen en sona bırakılıyor. Bu yüzden AKP örneğin yüzde 75’lerle başladığı yerlere oy sayım işleminin sonlarına doğru, normal yüzdelerine iniyor.

Ahval’e bilgi veren AA çalışanları ise seçim gününe dair bildiklerini anlatırken “kullanılan sisteme tam hakim olmadıklarını” söylüyor.

İsmini vermek istemeyen bir AA çalışanı “açıkçası veriler nasıl sisteme nasıl giriliyor ve hangi yazılım türü kullanıyor bilmiyorum. Ancak AA şu dönemde AK Parti ile yakın temas içinde. Birinci kaynağı tabi ki AK Parti. AA, YSK’den veri almıyorsa nereden alıyor? Bence AK Parti İl Merkezlerinden alıyor. AA’nın her sandığa müşahit veya muhabir gönderme gücü yok. Sayısı yetersiz. AK Partili müşahitler oyların oranını alıp belirli programlarla ilçe merkezlerine yolluyor. Oradan toplanan oylarda ana merkeze yani il merkezine geliyor. Burada şunu unutmamak lazım. O yüzden AK Parti’nin yüksek olduğu yerlerden oylar önce geliyor ve o oylar giriliyor. Doğudan ve Doğu Karadeniz’de AK Parti oyu yüksek ama batıda düşüyor. Seçim günü de yaşanan buydu” diyerek seçim gecesini anlatıyor.

Eski bir AA çalışanı ise meselenin kullanılan program ve algoritmalardan kaynaklı olabileceğini düşünüyor. Emekli çalışan, “mesela bir program düşünün. Önce AK Parti’nin yüksek aldığı oranları tanımlayıp gösteriyor. Ve ondan sonra diğerlerini gösteriyor. Böylece en yüksekten AK Parti oyu başlıyor ve en düşüğe doğru giderek. Zamanla bütün oylar girilmiş oluyor ve oyların birleşmesiyle bütün veriler artık önümüzde oluyor. Olan buydu. Eski seçimlerde de AK Parti yüzde 70’lerden başladı ve yüzde 50 indi. Bu sefer de İstanbul genelinde öyle oldu. Bunu Cihan Haber Ajansı ise tersinden yapıyordu. Önce AKP’nin düşük olduğu yerden giriyordu. Sonra iki ajansta YSK’nın belirlediği sonuçta buluşuyordu” diyerek konuşuyor.

2014 seçimleriyle birlikte, bütün seçimleri yayınlama işini AA üstlenmiş durumda. Kemal Öztürk’ün bu sistemi hayata geçirip aynı yıl istifa etmesiyle 2014’ün son ayında genel müdürlük görevine gelen isim Şenol Kazancı ise, özellikle 31 Mart’ta yaşanan skandallar sonrası bir kez daha anımsandı.

44 yaşındaki kazancı aslen Trabzonlu. Ve Tayyip Erdoğan’ın küçük oğlu Bilal Erdoğan’ın Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi’nden arkadaşı. AKP İstanbul İl Gençlik Kolları’nın Kurucu Başkanı olan Kazancı, Gülenciler tarafından sızdırılan 17-25 Aralık ses kayıtlarında adı geçen bir isim.

Kayıtlara göre Şenol Kazancı ile Başbakanlık Mali İşler Daire Başkanı Kasım Bostan arasında geçtiği iddia edilen bir konuşmada, paraları koymak için bir kasa isteniyordu. Ses kaydına göre; Kazancı’ya ait olduğu öne sürülen ses, Bostan olduğu öne sürülen kişiden acil büyük boy kağıt kıyma makinesi ve paraları koymak için kasa istiyordu. İki isim ikinci görüşmede işlerini bitirdikten sonra Efkan Ala’ya bilgi vermeleri üzerine konuşuyordu.

AA’dan önce, 24 Haziran öncesi skandalın yaşandığı TVNET haber kanalının genel yayın yönetmenliğini yapan Kazancı,  2011 yılına kadar aynı zamanda Yeni Şafak Gazetesinde de yazarlık yaptı. 2011’de Erdoğan’ın başdanışmanlarından biri olarak atandı.

Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanlığı görevine getirilen Kazancı eş zamanlı olarak Cumhurbaşkanlığı Kurumsal İletişim Başkanlığı görevini de yürütüyordu.

Yani son yaptığı toplantıda kendi beyanıyla da itiraf ettiği gibi Kazancı “Erdoğan’ın adamı”. Ve maalesef yine kendi itirafıyla, onun niyetinin sahih olduğuna kızı bile inanmıyor.


Kaynak: AHVAL

Son güncelleme: 10:01 05.04.2019
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı