Can Holding’in ortaklarından ve şirketlerine kayyım atanan Kemal Can, ifadesinde Ciner Medya Grubu, Bilgi Üniversitesi ve Doğa Koleji’nin satın alınmasının arkasında devlet büyüklerinin yönlendirmesi olduğunu belirtti.
Kemal Can, ifadesinde şunları söyledi:
“İlk başta KRT TV’nin 7 milyona alınması konusunda bir devlet büyüğümüz aracı olmuştu. Ancak vazgeçtik.”
Ayrıca, Ciner Medya Grubu’nu devlet yetkilisinin yönlendirmesiyle satın aldığını vurgulayan Can, şu ifadeleri kullandı:
“Kenan Tekdağ, bu termik santralin (Çayırhan) alımı konusunda ihaleye girmekte sakınca olmadığını iletti. Daha sonra yine bir devlet yetkilisi aracılığıyla Turgay Ciner’in Silopi’deki termik santralini ve medya grubunu bana satma konusunda teklif geldi. Silopi hariç 575 milyon dolara alımı konusunda anlaşıldı.”
Kemal Can, Türk Telekom’un alımına dair de ilginç bir ayrıntı verdi. Can şunları söyledi: “İlk başta Türk Telekom’un satın alınması için yönlendirilmiştik. Ancak Rusya-Ukrayna savaşı sonrasında süreç değişti. Bu kez Turkcell’in varlık fonu tarafından satın alınması gündeme geldi.”
CHP Manisa milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, Kemal Can’ın “devlet büyüğü ve üst düzey yetkili” ifadelerine tepki göstererek, şu soruları sordu
“Bu devlet büyüğü kimdir? Bunu savcı niye Kemal Can’a sormamıştır? Niye merak etmemiştir? Niye üstünü kapatmıştır? Üst düzey yetkililer kimlerdir? Devlet neden bugüne kadar bu kaçakçıları görmezden gelmiştir?”
İş Bankası’ndan açıklama
İş Bankası CEO’su Hakan Aran, Can Holding’e medya alımı sırasında kredi verdiklerini belirtti. Aran, “Üç banka olarak verdik. Bankalardan kredi alıp da ödeme yaptığında bu zaten temiz paradır. Kara parayla suçlanıyorsa buradaki konu bankadan aldığı kredi değildir” dedi.