• Turkhane Logo

Bolu'da, Belediye'nin mülteci kararlarından sonra ayrımcılık artıyor

DW Türkçe, yabancılar için su ve nikah ücretlerinin artırılmasına yönelik belediye kararlarının alındığı Bolu'daki mültecilerle görüştü. Mülteciler, söz konusu kararların ayrımcı tavırları cesaretlendirdiği kanaatinde.

11:28 01 Aralık 2021 Çarşamba
Bolu'da, Belediye'nin mülteci kararlarından sonra ayrımcılık artıyor
DW Türkçe, yabancılar için su ve nikah ücretlerinin artırılmasına yönelik belediye kararlarının alındığı Bolu'daki mültecilerle görüştü. Mülteciler, söz konusu kararların ayrımcı tavırları cesaretlendirdiği kanaatinde.

Ben ülke kuracağım. Afganistan işgal altında, biliyor musun? Ülkesizler için ülke kuracağım. Zamanında yapanlar olmuş. Tarihe merakım var, ondan biliyorum.

DWden Burcu Karakaşın haberinde ilginç ve çarpıcı detaylar var.
Boluda yaşayan Afganistanlı Abdül, henüz 10 yaşında. Annesiyle sohbet ettiğimiz vakit, yani yaşıtlarının okulda olduğu saatte evde olmasının sebebi, maruz kaldığı zorbalıktan hasta düşmesi. Zeynep Hanım, oğlunu okuldan almak zorunda kalmış.
Bana sınıf arkadaşlarının, Seni öldürüp çöpe atarız dediğini söylemişti ama inanmamıştım. Hasta düştü de inandım. Öğretmeni sınıfta kaç kere, Afganlar çok pis, Neden Türkiyeye geldiniz gibi şeyler demiş. Bir gün, Okula gitmeyeceğim bir daha dedi. Üzüntüden hasta oldu. Beş kilo verdi oğlum.

Zeynep Hanım bir video göstermek için telefonunu alıyor. Abdülün hazırlayıp Youtubea yüklediği bir video bu. Abdül videoda, Biz de Müslümanız, lütfen yani. Böyle kötü davranmayın diyor. Annesi, Arkadaşlarına göndermiş, benim de bugün haberim oldu diyor. Öğretmen hakkında şikâyette bulunmış, ama sonuç alamamış. Kendisi de çalıştığı dükkandaki işini, iş arkadaşlarının uyguladığı mobbing nedeniyle bırakmak zorunda kalmış.

İşten ayrılmak zorunda kaldım, aylardır parka gitmiyorum

Yabancı uyruklu kişilerin su ücretlerini dolar kuru üzerinden ödemesi ve nikah ücretlerinin 100 bin TL olmasına dair kararlar, geçtiğimiz hafta Bolu Belediye Meclisinde kabul edildi. Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, İçişleri Bakanlığının başlattığı soruşturmaya rağmen kararın 1 Ocakta yürürlüğe gireceğini duyurdu.

Söz konusu kararlarının mülteciler tarafından nasıl karşılandığını araştırmak için geldiğim Boluda, Tanju Özcanın söylem ve icraatlerinin kentteki ayrımcı davranışları körüklediğine dair ortak bir inanç var.

Abdülün annesi Zeynep Hanım, bir kadın derneğinde çalışırken can güvenliği tehlikeye düşünce Afganistanı terk etmek zorunda kaldıklarını anlatıyor. Boluda yaşayan çoğu mülteci gibi onlar da uluslararası koruma başvurusunda bulundukları Birleşmiş Milletler (BM) tarafından buraya gönderilmiş. Otobüs, hastane ya da market, kamusal alana her çıktığında Nerelisin, Neden geldin gibi sorularla karşılaştığını belirterek Sırf bu nedenle aylardır parka gitmiyorum diyor. Zeynep Hanıma göre, Tanju Özcanın açıklamaları nedeniyle kentte yaşadıkları sıkıntılar artıyor. Oğlu Abdülün okul değiştirmek zorunda kalması buna sadece bir örnek.

Hukuken böyle bir karar alınamaz

Bolu Barosu Denetleme Kurulu Başkanı Umur Yücel ile alınan kararların hukuki boyutunu konuşmak için bir araya geliyoruz:

Tartışmaya açık bile değil. Hukuken böyle bir karar alınamaz. Anayasada ayrımcılık yasağı, Belediye Kanununda hemşeri hukuku var. Bir ücret alınacaksa aynı ya da orantılı olmak zorunda. Belediye kararında orantılıktan bahsedemiyoruz.

Avukat Yücel, adli yardım taleplerinin üçte birinin mültecilerden geldiğini ve bu taleplerin gittikçe arttığını söylüyor. Taleplerin çoğunu, uluslararası koruma kararlarının iptali için yapılan başvurular oluşturuyor. Yücel, idare mahkemesine açılan davalarda mülteciler lehine çıkan bir karara rastlamamış.

Yücel, Normalde sağlıkla ilgili bir durum yaşandığında sınır dışı kararı verilemez ama biz hamile göçmenlerin bile sınır dışı kararını kaldıramıyoruz. İnsanlarda zaten düşmanlık vardı, Tanju Beyin açıklamaları bu düşmanlığa yağ sürdü diyor.

Yücele göre, belediye kararları daha fazla yabancı düşmanlığına yol açabilir. Nikah ücretiyle ilgili karar nedeniyle evlilik dışı birlikteliklerden doğacak çocukların sosyal statü sorunu yaşayabileceğine de dikkat çekiyor:

Önümüze daha çok dosya gelecek, daha çok mülteci mağdur olacak. Mülteciler hukuki olarak haklarını arayamayacak hale geldikleri anda şiddet eylemleri olabilir.

Bolu Barosu, belediye kararından beri herhangi bir açıklamada bulunmadı.

Su ücretinden 170 yabancı hane etkilenecek

Sorularımı yöneltmek üzere Bolu Belediyesi binasındayım. Beni makamında ağırlayan yetkiliye, su ücretlerindeki değişiklikten kaç yabancının etkileneceğini sorduğumda, 170 hane cevabını alıyorum. Boludaki yabancı nüfusu da soruyorum ancak yetkili, sayıyı bilmediklerini, Mecliste alınan karar öncesinde de öğrenme ihtiyacı duymadıklarını söylüyor. Belediye kararlarının ne işe yarayacağını ve ne amaçlandığını soruyorum. Yetkili şu yanıtı veriyor:

Alınan kararlar nedeniyle yabancıların Boludan gideceğini düşünmüyoruz. Biz mülteci sorunu tartışılmasını, bu konuyla ilgili ne yapılacağına karar verilmesini istediğimiz için aldık o kararları.Yani su ücreti 170 haneyi etkileyebilir ama kentte 15 bin civarında olduğunu tahmin ettiğimiz yabancıların tamamı için alındı.

Yetkiliye, nikah ücretinin 100 bin TL olmasıyla evlilik dışı birlikteliklerden doğabilecek çocukların statüsünün ne olacağı konusunu da soruyorum. Yetkilinin yanıtı şöyle:

Başka beldede evlenebilir ya da müftülük nikahı yapabilirler. Yoksa kimse evlenmek için vermez o parayı tabii ki.

Belediye yetkilisine göre, Bolu Belediye Meclisinden çıkan kararı Türkiyenin yüzde 85i destekliyor. Anket mi yaptırdınız diye sorduğumda, anket yaptırmadıklarını, ama verdiği oranın bugüne kadar yapılan anketlerde mülteci karşıtı vatandaşların oranına işaret ettiğini, yani varsayımda bulunduğunu söylüyor.

İki çocuğu dövmüşler, aile şikâyetten vazgeçti

Iraklı Ahmet ve Mahmut ile belediye binasının paralelinde bulunan Bolu İl Göç İdaresi Müdürlüğünün önünde karşılaşıyorum. Dört sene önce can güvenliği nedeniyle Musuldan Türkiyeye sığınan Ahmet de BMnin yönlendirmesiyle burada bulduk kendimizi. Rastgele yani diyor. Çalışma izni olmadığı için çoğunlukla ailesi Ahmete para gönderiyor.Burada yaşayan her göçmenin bir derdi var, o yüzden buradalar. Gezmeye gelenler de var ama biz gezmeye gelmedik diyen Ahmet, Irakta ticaretle uğraşıyormuş. Boluda fırın açmak istemiş ancak yabancı olduğu için ruhsat verilmemiş.

Ahmet, Ne yapayım, hırsızlık mı yapayım diye sordum, Karar böyle dediler diyor.

Ahmete göre, belediye başkanının açıklamaları ayrımcılığı artırmış durumda. Geçtiğimiz hafta onun gibi Boluda yaşayan Iraklı bir arkadaşının liseye giden iki oğlunun akranları tarafından dövüldüğünü anlatıyor:

5-6 kişi toplanıp iki çocuğu dövmüşler. Biri iç kanama geçirdi. Aile korktuğu için şikâyetten vazgeçti.

Iraklı Mahmut ise Türkiyenin mültecilere kucak açtığını hatırlatarak belediye meclis kararlarının Türkiye devletinden değil, CHPden kaynaklandığını söylüyor. Benim endişem yok, çünkü CHP hep böyle, yabancılara karşı ırkçı diye konuşuyor. Ahmet de Mahmut da Şehir değiştiremiyoruz, gidebilsek gideriz diyor. Ancak burada yaşadıkları sürece hayatlarını idame ettirmek zorundalar.

Iraklı Mahmut, sözlerini Çok eski bir bina var, sadece Araplara kiralıyorlardı. Ucuzdu. Şimdi kiralar bin lira olmuş. Başakköyde bir emlakçı aradık, Araplara ev vermiyoruz deyip kapattı diye sürdürüyor.

Göç İdaresinin önünde babasını bekleyen bir gençle de karşılaşıyorum. Bolulu lise öğrencisi, Faslı bir kadınla evlenmiş olan babasının binadan çıkmasını bekliyor. Burada son dönemde karma evlilikler oldukça yaygın. Sırf düğün masrafından kaçınmak için bile yabancıyla evlenen oluyor. Biliyorsunuz, bizim geleneklere uygun yapıldığında düğün masraflı oluyor diyor.

Evi yabancıya vermeyelim

Boluda mültecilerin sıklıkla dile getirdiği sorunlardan biri, barınma hakkı. Ev sahiplerinin tavrını öğrenmek şehir merkezindeki bir emlakçıya uğruyorum. İsmini vermek istemeyen genç adam, öğrenci nüfusu ve mülteciler nedeniyle Bolu halkının artık kent merkezinde oturmayı tercih etmediğini söylüyor. Yabancılar merkeze geldikçe yerliler dış mahallelere, Kılıçarslan, Alput ya da Paşaköydeki yeni binalara kaçtı diyor. Emlakçı genç, pandemi öncesi 600-800 TL civarında olan dairelerin şimdi 1.000-2.000 TLye kiralandığını ifade ediyor.

Boluda emlakçılık yapan bir diğer genç, ev sahiplerinin önyargı nedeniyle ayrımcı davranabildiklerini söylüyor. Evi pis kullanır, yabancıya vermeyelim lafını sıklıkla duyuyorum. Başkanın açıklamalarından sonra bu sıklık arttı. Belediye başkanı öyle düşününce insanlar da etkileniyor diye düşünüyorum diye ekliyor.

Valimiz sokağa çıkma yasağını öneri olarak söyledi

Boluda mültecilerin tepkili olduğu tek isim Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan değil. Bolu Valisi Ahmet Ümitin Eylül ayında mülteci temsilcileriyle yaptığı toplantı da yabancılar arasında rahatsızlık yaratmış. Afganistanlı Ali, o toplantıya katılmış kişilerden biri. Ümitin kendilerine misafirliğe gitmemeleri, eve misafir çağırmamaları ve kokan yemek yapmamaları konusunda uyarıda bulunduğunu anlatıyor.

Bolu Valiliğinden edindiğim bilgiye göre, Vali Ümitin basına da yansıyan 21.00dan sonra yabancıların dışarı çıkmaması gibi ifadeleri doğru. Ancak yetkililer, valinin açıklamalarının çarpıtıldığını, bu sözlerin öneri niteliğinde olduğunu söylüyor.

Valilik yetkilisi, hem Bolu halkından hem de mültecilerden Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezine (CİMER) şikâyet geldiğini, Vali Ümitin kokan yemek yapılmaması yönündeki uyarısının da Emniyete yansıyan bir vakadan kaynaklandığını ifade ediyor. Valimiz toplantıda, Buranın örf ve adetlerine uyun, Anayasamızı öğrenin dedi diyor.

Yabancı olduğumuzu anlamasınlar diye dikkat ediyorum

Zeynep Hanımın evindeki sohbetimize daha sonra Seher de katılıyor. Evde buluşmamız iyi oldu, dışarıda bunları konuşamazdık diyen Afganistanlı Sehere, Boluyu seviyor musun? diye soruyorum. Seviyorduk diye cevap veriyor. Sehere göre, Tanju Özcanın açıklamaları ayrımcılığı cesaretlendiriyor. Mülteciler savunmasız kaldı burada. Kimse destek çıkmıyor. Evinden çıkmayan insanlar var. Ben de psikolojik olarak çıkmak istemiyorum diyor. Farsça ya da Arapçayı yolda rahatça konuşamadıklarını, konuştuklarında uzun bakışlara maruz kaldıklarını ve bu durumun özellikle son dört ayda daha çekilmez hale geldiğini anlatıyor.

Seher, Pazarda, Kendi ülkenizi mahvettiniz, sonra buraya geldiniz sözlerini bizzat işitiyorum. Yarım gün çalıştığım dükkanda ben oradayken iş arkadaşımın, Yabancılar yerimizi alıyor, başkan çok iyi yaptı dediğini de duydum diyor.

Türkçe bilen Seher, anaokuluna giden iki çocuğunu okula götürdüğünde Afganistanlı olduklarını anlamamaları için çaba gösterdiğini söylüyor:

Yabancı olduğumuzu anlamasınlar diye dikkat ediyorum. Hadi biz psikolojik şiddete uğruyoruz ama çocuklarım görsün istemem. Onların hiçbir suçu yok.

Salondaki sohbetimize Abdül de dahil oluyor. Ülke kurma hayalini bilgisayar oyunu üzerinden gerçekleştirmeye başlamış:

Çit, duvar ve dağlardan sınırlar çizdim. Nehirlerin üzerine lav koydum. Nasıl istersen öyle çizebilirsin sınırları. Hayal gücüne bağlı…

Son güncelleme: 11:28 01.12.2021
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı