• Turkhane Logo

Bir Nöroloğun bakışıyla Theta Healing

Son dönemde yaygınlaşan ve tartışılan

19:07 12 Ocak 2021 Salı
Bir Nöroloğun bakışıyla Theta Healing
Son dönemde yaygınlaşan ve tartışılan

DR. NURAN AKDEMİR - NÖROLOJİ UZMANI 

Tıp fakültesi öğrencilik yılları nöroloji stajım bittiğinde, bilimin beyinde ulaşabildiği noktaları anlamak için müthiş bir heyecan uyanmıştı içimde. Zannederim bu merak vefiili dua sonra nöroloji uzmanı olmama doğru yönlendirdi beni. Mesleğimi aktif olarak yaptığım zamanlar ve şimdilerde anlıyorum ki nöroloji biliminin sadece kapısınıaralayabildim. Bazı hastalıklar ve anormal işleyiş durumlarının bir miktar sebep/sonuçlarını gözlemleyebilir ve ancak denenmiş metodların tedavideki yerlerinianlamaya çalışır durumdayım. Tıp bilimi birçok bilim dallarından aldığı bilgiler ile kendi alanındaki gözlemleri kaydederek verilere bütüncül bakar ve araştırmaların yeni tedaviimkanlarına yol vermesini hedefler. Bu, insanlığın başlangıcından bu yana dönem dönem artarak gelişen tıp biliminin varoluş gayesi aslında. 2020’li yılların gelişen tıp ve covid19 ile mücadelesini de dikkate alarak, Allaha iman ile bakışımızı derinleştirdiğimizde sanırım hepimiz her bilenin üstünde bir bilen vardır[1]” ve hakiki bilenin de tabi ki biziyaratan Rabbimiz olduğunu hissediyoruz.
 4-5 ay önce theta healing denilen bir metod ile beyin dalgalarından biri olan thetanın kişileri iyileştirmede kullanıldığını duydum. Bu konu ile ilgili yazarı Vianna Stibal olankitapları görüp bir miktar inceledim. Yazar bilimsel veri ve delil olarak EEG’yi (elektroansedalografi) öne sürmekteydi. Tabii olarak daha da ilgimi çekti. Çünkü buinceleme nörolojide teşhis ve tedavi takibinde yardımcı teknik olarak kullanılır. Branşım nedeniyle birçok durumda çekilmiş EEG ve irtibatlı hastalıkların takip ve tedavilerinigözlemleme imkanım oldu.   
Kısaca EEG ve EEG de 4 tür beyin dalgasına nasıl bir anlam yüklenip tıbben faydalanıldığından biraz bahsetmeliyim. EEG 1920li yıllarda temelleri Alman nöropsikiyatrist Hans Berger tarafından atılmış bir nörofizyolojik tetkik yani inceleme metodudur. En sade anlatımı ile EEG; beyin hücreleri ve nöronlar arasındakielektrokimyasal değişimlerin milyonlarcasının birleşip oluşturduğu elektriksel alanların dalgalar şeklinde görüntülenmesidir. Bu metod için kafa cildine özel elektrotlaryapıştırılır ve özel yöntemlerle elektrik akımları güçlendirilip çizgiler halinde kayıt edilir.  EEG sebebi bilinmeyen bayılma ya da şuur değişiklikleri, epilepsi, uykunun dönemleri ile uyku bozuklukları, koma, bunama, alzheimer ve ensefalit dediğimiz beyin hücre
fonksiyonlarını etkileyen birçok hastalığın teşhis ve takiplerinde önemlidir. İlk dönemler (1940’lı yıllar) ile yakın dönemler (1990 ve sonrası) kıyaslandığında teknik ve bilgisayarkayıt sistemlerinin müthiş ilerlemesi EEG cihazlarında büyük yenilenme ve kolaylaştırma sağlamıştır. Her geçen yıl, kafa cildine elektrotların yerleştirilmesi için yapılan önhazırlıklardan, dalgaların net, parazitlerden arındırılmış olarak elde edilebilmesine ve ayrıca kayıtların kağıt sayfalar dışında bilgisayar hafızasında uzun süre saklanabilmesinekadar bir çok alanda değişen yeni cihazlar kullanılmaktadır. Günümüzde özel eğitim alan teknik elemanlar ya da EEG hemşireleri, EEG çekiminin teknik işlem kısmını yapar veuzun süreli (en az 30 dk’dan başlamak üzere tüm gece ve gerekirse günler sürebilen) kayıtlar alınır. Dalgaların görüntü kayıtları nöroloji uzmanlarının içinde özel eğitim almış(ihtisaslaşmış) EEG’ci nörologlar tarafından değerlendirilir ve yazılı rapor haline getirilir. Bu rapor ile hasta incelemenin yapılmasını isteyen nöroloji doktoruna gider ve EEG sinin yorumunu yani mevcut durumun anormal veya normal olduğunu öğrenir. EEG dekidalgalar ise her bir saniye içinde elektrodu hareket ettirme sıklığına (frekans) göre isim alır. Saniyede 3 veya daha az olduğunda delta; saniyede 4-7 aralığında olduğunda theta;saniyede 8-12 aralığında olduğunda alfa; saniyede 13 ve üzeri sıklıkta olduğunda ise beta ile adlandırılır. Konumuzla ilgili olan theta dalgasının çocuklukta mevcut olup, yaşlabağlantılı şekilde azalarak yerini alfa ve betalara bıraktığı, erişkinde ise sadece uyku halinde mevcut olduğu bilimsel olarak kabul ve ispat edilmiştir[2]. Erişkinde uyanıkhalde iken theta görülmesi -yani EEG de theta dalgalarının belirgin ve sık şekilde aralıklı ya da sürekli beynin bir ya da birçok bölgesinde gözlemlenmesi durumu- anormal olarakkabul edilir. Ayrıca bazı alzheimer hastalarının 3. yıl ve sonrasında uyanık halde çekilen EEG lerinde alfa dalgalarının yerine thetanın bulunduğu tespit edilmiştir. Özetleyecekolursam EEG ile uzun ve dikkatli bir çekim yapıldığında beyinde varolan elektriksel aktiviteyi görmüş ve problemleri olan kişinin tanısı için bazı ipuçları elde etmiş oluyoruz.Bir kişinin iradesi ile beyninde theta dalgası oluşturması mümkün değildir, dalgalar sadece halihazırda beyin hücrelerinin işleyiş şeklini yansıtır. Bu da ancak bu işin uzunsüren eğitimlerini almış uzmanları tarafından ayırt edilebilir. Ayrıca sürekli dalgalar birbiri içine karışır ve anlık değişimler gösterirler. Vücudumuz ve beynimizin fizyolojik değişimleri gereği bu normal bir durumdur. Görüldüğü üzere eğer kişi erişkin ve uyanık haldeyse, theta dalgasında süreklilik görülmesi anormal olup bazı hastalık durumlarınıhatta komayı düşündürür.
Bu bilgiler ışığında Vianna Stibal’in yazdıklarının bir kez daha gözden geçirilmesi çok önem arz ediyor. Yazar, önce bu dalga durumuna iradi olarak geçilebildiğine kendisininikna olduğundan bahsediyor. İyileştirme seanslarında theta dalgasında kalabildiği ve danışanlarına bu şekilde yardım ettiğini söylüyor. Bu konu hakkında bilgisi olmayan okuyucu, sorgulamadan aktarılan deneyimlerin gerçek olduğu düşüncesine kapılabilir. Diğer garipsenecek hususlardan biri ise, yakın geçmiş diyebileceğimiz yıllarda yazarınnükleer tesiste çalışan bir fizikçi arkadaşının EEG aletini yaparak (!) onlara yardımcı olduğunu; theta uygulayıcıları ve tekniği yeni öğrenenlerin, hatta üstünde çalışılankişilerin dahi thetaya girdiğini tespit ettiklerini ifade etmiştir. Yazarın kitabına EEG dalgalarının bulunduğu bir sayfa eklenerek kanıtların sunulduğu imajı oluşturulmuştur.Yapılan çekimler ve sonuçlar bir araştırmada olması gereken gerçek izler taşımadığı gibi kaynaklara ulaşılabilecek bir gösterge yoktur. Bilimsel gerçeklikte böyle bir anlatımınkıymeti nedir? Yazar kendi yaptırdığı EEG aletiyle uygulayıcılarda thetanın görüldüğünü yazması nöroloji biliminin gercekleri ile taban tabana zıttır. Deneyimlerini 1990’lıyıllardan başlayıp 2007’li yıllarda basılmış bu kitaba aktardığını söyleyen Stibal’in bilimin kanıta dayalı kısmını kendisi için kullanışlı bir malzeme haline getirdiği açıkçagörülmektedir.
2015 Kasım ayı Journal of Alternative and Complementary Medicine dergisinde yayınlanan “Does a healing procedure referring to theta rhythms also generate thetarhythms in the brain?”[3] (theta healing yöntemi beyinde de theta ritimlerini oluşturur mu?) isimli makale de seanslar sırasında ne uygulayan ne de uygulananların hiç birinde theta frekansında artış olmadığı ve hatta düşüş görüldüğü tespit edilmiş; beklendiği gibi uyanıklık halinde görülen alfa ve beta dalgaları yoğunluklu bulunmuştur. AçıkçasıVianna’nın kitabına bilimsel bir görüntü ile anlatmaya başlaması ve hatta isim olarakta theta’yı vermiş olmasına rağmen, biz bunu doğrulayacak hiçbir delil eldeedememekteyiz. Daha olayın temel ve giriş noktasında theta’ya çıkmak yahut beyin dalgalarını değiştirmek gibi asılsız algı oluşturan, gerçek dışı beyanla karşılaşırken;gözlem ve ispatı mümkün olmayan diğer iddiaların da doğruluğuna nasıl karar verilebilir? Nasıl güvenilebilir? Sonuç olarak üzerinde durmak ve anlatmak istediğim, Vienna Stibal’in ne yaptığı değil duruşumuzun ne olması gerektiği hususudur. Çünkü tarih; insanlığa doğrular üzerinden faydalı, sağlam zemine oturtulmuş gerçekleri konuşur, anlatmaya devam eder. Pozitif bilimlerin insan için en önemlisi olan tıp ve psikoloji de dahil olmak üzere araştırmalar kanıta dayalı bilimle yol almaktayken, ruhi hayatımızın gelişimi için başvuracağımızkaynakların duru ve aslına uygun olması bilincini yitirmemiz gerekir. İnsanlığa ve bilime katkıda bulunacak nesiller birçok ayetin hem Kuran hem kainat kitabında varlığınıhissederek doğru yoldan sapmayanlar olacaktır.
Kaynakça[1]: Yusuf, 76[2]: http://www.itfnoroloji.org/semi2/eeg.htm[3]:https://www.researchgate.net/publication/284278932_Does_a_Healing_Procedure_Referring_to_Theta_Rhythms_Also_Generate_Theta_Rhythms_in_the_Brain#:~:text=Results%3A%20Theta%20frequency%20band%20did,band%20during%20healing%20in%20healers.&text=Conclusion%3A%20The%20hypothesis%20that%20ThetaHealing,brain%20could%20not%20be%20confirmed.

Son güncelleme: 19:07 12.01.2021
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı