• Turkhane Logo

Beşiktaş Belediyesi önünde demokrasi nöbeti: Özel ve İmamoğlu açıklama yapıyor

Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'ın gözaltına alınmasının ardından binlerce vatandaş belediye binası önünde toplandı. CHP'lilerin 'demokrasi nöbeti' sürerken, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu açıklamalarda bulunuyor. Öte yandan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in de açıklama yapması bekleniyor.

21:56 13 January 2025 Monday
Beşiktaş Belediyesi önünde demokrasi nöbeti: Özel ve İmamoğlu açıklama yapıyor
Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'ın gözaltına alınmasının ardından binlerce vatandaş belediye binası önünde toplandı. CHP'lilerin 'demokrasi nöbeti' sürerken, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu açıklamalarda bulunuyor. Öte yandan CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in de açıklama yapması bekleniyor.

Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolatla iştirak şirket Beltaş yöneticileri ve çalışanlarının sabah saatlerinde gözaltına alınmasının ardından belediye binası önünde demokrasi nöbeti başlatıldı.

CHP tarafından yapılan çağrı sonrası çok sayıda kişi Beşiktaş Belediye binası önünde toplandı. Sloganlar, alkışlar ve ıslıklarla gözaltılara tepki gösterildi. Yapılan anonslarda demokrasi nöbeti başlatıldığı, Akpolatın gözaltındaki işlemleri bitip belediyeye gelene kadar bekleyişin süreceği belirtildi.

İMAMOĞLU: ŞİRAZEYİ KAÇIRMIŞ ZİHNİYET...

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu belediye binası önünde açıklama yapıyor. İmamoğlunun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Ne yazık ki demokrasi mücadelesi, hak hukuk ve adalet mücadelesi kolay olmuyor. Hele hele karşınızda şirazeyi kaçırmış koltuğu kendi malı gibi gören milletin malını kendine ait hisseden bir zihniyet ile mücadele ediyorsanız iş daha da zorlaşır. Bakın hatırlayın; daha dün 16 milyon insanın iradesini 31 Mart 2019 yılında sizlerin oylarıyla seçildiğimiz bir seçimi öyle edip böyle edip altından girip üstünden çıkıp uydurarak kaydırarak, bir de utanmadan çaldılar diyerek seçimi iptal etmediler mi? İşte o seçimi iptal eden akıl niçin etti biliyor musun? Ben seçimi iptal ederim, yine allem ederim kallem ederim bu seçimi alırım işime bakarım, İstanbul bana ait dedi. Öyle İstanbul benim aşkım falan hikaye. Bu duygu, bu bakış açısı, bu tek kişilik akıl memleketimizi bu duruma getirdi. Bugün İstanbulumuzun kalbi, göbeği, merkezi, onlarca başkonsolosluğun, yüzlerce yabancı firmanın sermayenin olduğu bir Beşiktaş ilçesinde uydurarak kaydırarak belli bir yaşın üstündeki evin büyüklerini korkutarak, sabahın köründe şafak vakti ev baskını yaparak, Ben adaleti yerine getiriyorum diyen bu akıl aynı akıldır. Bu gördüğünüz yerde bu anlattığım insanların bulunduğu yerde yaptığı iş bir koltuğu kaybetmenin hırsıyla, İstanbulu kaybetmenin hırsıyla yarın da Türkiyeyi kaybedeceğini bugünden hissettiği o korkuyla yapılmış bir adımdır. Bu işin başka bir açıklaması yoktur.

Bakın bu akıl, sevgili kardeşimiz, yol arkadaşımız Rıza Akpolatı hukuksuz bir biçimde şu anda gözaltına alıp sözüm ona bir sürecin içine katarak meseleyi yürütmekte. Aslında mesele ne Esenyurt ne Beşiktaş. Mesele elbette daha büyük. Mesele bir otoriter aklın, otoriter bakış açısının sürece dair yol yürüme stratejisi ve biçimidir. Bakın bir yandan milletçe bir açılım yapalım, kardeş olalım barışalım bakış açısı ama bir başka yerden ise yine milletin aklını karıştırarak, milletin aklıyla oynayarak milletin aklını vicdanını hukuka bakış açısını küçümseyerek atılan bu adımlar...

Bugün İstanbuldan Ankaraya giderek Genel Başkanımız ile bu konuları konuştuk. Genel Başkanımız ile paylaştım, ihaleye fesat iddiası nedeniyle belediye başkanı gözaltına alınamaz. 5108 sayılı kanuna göre belediye başkanları ihale ve harcama yetkilisi değildir. Bakın buradan şunu söylemiyoruz; hiç kimse dokunulmaz değildir, ama bu gözaltına alma biçimi hukuk dışıdır. Bunun adı itibar suikastıdır, bunun adı yargı tacizidir, bunun adı yargının siyasete alet edilmesidir. Bir çağrı yaparsınız, o insanlar gelmez de başka yollara girişirsiniz. İlk günden itibaren bu insanlar çağrı yapmadılar, ev bastılar.

Bakın bir şirket üzerinden bir işlem yürütüyorlar. Ve bu şirketin başındaki insanı da çetenin başı olarak açıklıyorlar. Bir şirket ki o şirket sadece Cumhuriyet Halk Partili belediyelerden iş almamış; bu şirket İstanbul Büyükşehir Belediyesinin iştiraklerinin de işini almış, açık ihaleyle almış. Ama bu şirket aynı zaman da Yargıtayın TBMMnin Türk Hava Yollarının ve burada sayamayacağım birçok kamu hastanesinin, çok sayıda üniversitelerin, Trabzon Büyükşehir Belediyesinin, başka büyükşehir belediyelerinin, AK Partinin başka belediyelerinin, havalimanı işletmeleri gibi onlarca kamu kuruluşu ve onlarca AK Partili ilçe belediyesinin işlerini almış. Şimdi buradan Savcı beylere, bu iddianameyi hazırlayan bu kalbi kötü uygulaması kötü Savcı beylere sormak isterim; Esenyurtta ya da Beşiktaşta yaptığınızın aynısını TBMM için de AK Partili belediyeler için de yapacak mısınız? Sayın Cumhurbaşkanına sesleniyorum, Başsavcı Beye bir sorun; bu şirketin devletin kurumlarından aldığı ihaleleri de inceleyecekler mi?

Son güncelleme: 21:56 13.01.2025
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı