Erdoğan, TL’de görülmemiş değer kayıplarının yaşandığı bir süreçte ‘Kur korumalı TL vadeli mevduat’ adı verilen bir finansal ürünü yürürlüğe koymuştu. Bugün başlayan sistemde TL mevduat hesaplarında getirinin dövizdeki artışın altında kalması durumunda aradaki fark banka müşterilerine ödenecek.
Birçok ekonomist bunu ‘örtülü bir faiz artırımı’ olarak yorumlarken bazıları ‘arka kapıdan döviz satıldığını’ söylemişti.
BDDK, söz konusu eleştirilerin takip edildiğini ‘kurdaki olumlu seyri manipüle girişimleri’ne suç duyurusunda bulunulacağını açıklamıştı.
AKPli Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Bu zat da suç işlemiştir. Bunları hesaba çekecekler. Milletvekilliği nedeniyle yırtar ama tazminatla bedelini öder” sözleriyle eski Merkez Bankası başkanı Durmuş Yılmaz’ı hedef almıştı.
Son olarak bugün BDDK, İYİ Parti Ankara Milletvekili Durmuş Yılmaz, Atabay, Bulut, Çapa ve Geçer hakkında Bankacılık Kanunu’nun “Bir bankanın itibarını kırabilecek veya şöhretine ya da servetine zarar verebilecek bir hususa kasten sebep olunamaz ya da bu yolla asılsız haber yayılamaz” hükmünü içeren 74’üncü maddesine aykırılıktan suç duyurusunda bulunmuştu.
ÇAPA: GÖZDAĞI VERİLMEK İSTENİYOR
Program sunduğu Halk Tv’ye konuşan Emin Çapa şunları söyledi: “Bu suç duyurusunun ayrıntılarını görmek isterim ama bu suç duyurusu benim sorgulamama engel değil. İlk olarak şunu söylemek isterim ben bankaların itibarının zedelenmemesi konusunda son derece hassas davranan bir insanım. Bu konuda bana suç duyurusunda bulunulması isabetli olmuş. Bankalar itibar kurumudur. İkinci olarak burada sorunun ne olduğunu herkes gayet iyi biliyor. Sorun bankaların itibarı değil. Burada bize bir gözdağı verilmek isteniyor. Bizi susturmak istiyorlar. Burada iktidarın olmayan sahte ekonomi politikasını gerçekmiş gibi yutturmaya çalışması var.
Beni bir kenara bırakın Durmuş Yılmaz gibi Merkez Bankası’nda yöneticilik yapmış olan bir insan itibarsızlaştırılıyor. Öyle yağma yok. Ben kendi adıma şunu söylemek isterim halkıma karşı vicdanen rahat olmak ve ekonomi habercisi olarak görevimi yapmaya devam ediyorum. İlk başta iktidar şeffaf olmalı. Bankaların arka kapısından milletin parasını satmalarını soracağım. İktidar bize yanıt versin milletin parasını arka kapılardan kimlere kaçtan sattıklarını açıklasın. İktidar önce kendisine baksın arka kapıdan çevirdiği dolapları halkına anlatsın.”
ATABAY: HUKUKİ SÜREÇTE GEREKENİ YAPACAĞIM
Suç duyurusuyla ilgili BirGün’e konuşan ekonomist Güldem Atabay ise şunları söyledi: “25 yıllık meslek hayatımda ilk kez böyle bir şeyle karşılaştım. Ekonomistlik mesleğimin omurgası gereği alınan kararların işsizliğe, enflasyona ve ülke ekonomisine yansımalarını analiz ettim. Suç duyurusuyla ilgili detay bilmiyorum şu an, ancak şaşkınım. Suçlamaları basına yansıdığı kadarıyla kabul etmiyorum. Hukuki süreçte gerekeni yapacağım.”
GEÇER: HER ŞEY ORTAYA ÇIKSIN, İDAMA RAZIYIM
Ekonomist Selçuk Geçer ise Twitter hesabı üzerinden şunları kaydetti: “BDDK’yı son bir ayda yaşananlarla ilgili göreve davet ediyorum. Herşey ortaya çıksın, idama razıyım…”
BULUT: DOLARI KİME SATTILAR?
CHP’li Bulut ise Twitter hesabı üzerinden şunları yazdı: “Büyük bir satış oldu. Bunun hesabını kim soracak Allah aşkına? Bu tür susturma çabalarıyla zannediliyor ki biz susacağız. Doları kime sattılar? Bunun hesabını vermeleri gerekiyor!”
