3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Gününde Jailed Journos Platformu koordinatörü İsmail Sağıroğluna konuşan Durgut, şunları söyledi:
-Mesleğin bütün tozunu yuttum. Cezaevi eksik kaldı dediler. Sahte darbe girişiminin ardından Zaman gazetesine kayyım olarak atanan Av. Metin bizi çağırdı ve Bu kurumlardan ayrılan her kim olursa olsun küçük bir bakkal dükkanı bile açsa elinden alacağız diye tehdit etti.
-Bir yakınımın ihbarı üzerine yakalandım. Hakime Kendinizi hiç yormayın, göndereceğiniz yeri biliyorum dedim. 1 Eylül Dünya Barış Gününde Silivri
9 Nolunun yolunu tuttum.
-Halen neden hapse girdiğimi bilmiyorum. 10 bin 720 sayfa iddianamede bir paragrafta geçen, Cihan Haber Ajansında çalışmıştır ifadesi üzerine 13 cezaevinde kaldım. Bypass ameliyatı oldum. Adli Tıpta çok bekletildim.
-3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Gününde yapılan açıklamalar yerini buluyor mu? Asıl bunu konuşmak lazım. Kendi meslek örgütlerimiz içinde dahi özgürmüyüz?
-Journalist Post Dergisinin son sayısı Her şeye rağmen gazetecilik kapağı ile çıktı. Kapakta 5 gazetecinin ismi var. Aslında 3 meslektaşımız daha olacaktı. Bugün yazıyorum yarın yazıyorum dediler ama yazmadılar. Muhtemelen korktular. Ülkelerinden binlerce kilometre uzakta olmalarına rağmen o korkuyu taşıyorlar. Bu bize has bir durum değil. Çinden, Haitiden, Taylanddan isimlerdi. Dediğim gibi korktular.