Liselere Geçiş Sistemi (LGS) 15 Haziranda yapıldı. LGS devam ederken bir Whatsapp grubunda sınav sorularını paylaştıldığı ortaya çıktı.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) soruların sınav esnasında paylaşıldığını kabul etti.
Whatsapp grubunda paylaşılan soruların sözel sınav soruları olduğu görüldü.
SAYISAL OTURUMU DEVAM EDERKEN PAYLAŞILDI O YÜZDEN ŞAİBE YOK SAVUNMASI
MEB, soruların paylaşıldığı sırada sayısal sınavının gerçekleştiğini bu yüzden sınav güvenliğinin tehlikeye atılmadığını savundu.
Sayısal oturum 11.30da başlayıp 12.50de bitti.
Soruların 11.57de paylaşılması ve sözel sorular olması nedeniyle sınavda güvenlik zaafiyeti olmadığı iddia edildi.
Halktvde yer alan habere göre 719 birinci çıkınca da gelen eleştirilere Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin 15 Temmuzda ağzını bozarak yanıt verdi:
Anlatıyoruz, bunu söylüyoruz. Yani çok özür diliyorum. Geri zekalıya anlatır gibi tane tane anlatıyoruz.
SORULARIN PAYLAŞILDIĞI YİNE KABUL ETTİ AMA YİNE ŞAİBE YOK DEDİTekin, 16 Temmuzda TRT Habere konuk oldu.
Tekin, sınav sorularının LGS devam ederken paylaşıldığı bir kez daha kabul etti fakat paylaşılan PDF dosyasının kendilerine ait resmi dosya olmadığını söyledi.
Tekin, Milli Eğitim Bakanlığının daha önce yaptığı sayısal oturumda sözel soruları paylaşıldığı için şaibe yok savunmasını tekrar etti.
Paylaşılan PDF materyallerini incelediklerini aktaran Tekin, şöyle konuştu:
Bir kere bizim PDF materyalimiz değil. Yani soruların çalındığı iddiası külliyen yalan. Böyle bir olay yok. Yayınlanan PDF görüntüsü, sınav saat 10.45te bitiyor, saat 11.57de yayınlanmış. Buradan sınavın güvenliğiyle ilgili bir iddiayı ileri sürmek hangi mantık çerçevesinde yapılıyor bilmiyorum. Bakanlığımızın çok geniş bir bilişim altyapısı var ve bu altyapı bu türden analizleri yapabilir. Yani anomali tespit edildiğinde bu anomalileri görebilecek bizim uygulamalarımız var. Ortada herhangi bir konunun yani çocuklarımızın sınav güvenliğini risk altına atacak, onları rahatsız edecek herhangi bir çalınma ya da benzeri şeyin olmadığını açıkladık.
Tekin sınav esnasında PDFlerin paylaşılması ile ilgili 29 kişiye soruşturma açıldığını duyurdu:
Okuldaki 29 kişiyle ilgili soruşturma açıldı. Ama dediğim gibi nihayetinde soruşturma süreci devam ediyor. Biz idari soruşturma yaparız. İdari soruşturma neticesinde ilgiliye disiplin cezası uygulayabiliriz. Disiplin cezası ve idari soruşturmanın sonucunda da eğer ceza davası açılmasını gerektiren bir durum varsa ceza davası da açılır ve ilgililer en ağır şekilde cezalandırılır.
Sadece istediğimiz saatten veya sınavın soru kitapçıklarının dağıtılmasıyla ilgili istediğimiz saatten biraz erken sosyal medyada paylaşılmış oldu bu. Ama tekrar altını çizerek söylüyorum, sınavın bitmesinden bir saatten daha fazla bir zaman sonra bu olmuş. Dolayısıyla bu sınavın güvenliğiyle ilgili, çocuklarımızın bu anlamdaki gelecek umutlarıyla ilgili herhangi bir risk oluşturabilecek bir durum kesinlikle söz konusu değil.
BAKANLIĞIN O AÇIKLAMASI NEYDİ?Bakanlık, sorular sayısal oturumunda paylaşıldı diyerek sınav güvenliğinde bir zafiyet olmadığını iddia etmişti.
MEB 26 Haziranda şu açıklamayı yaptı:
Sözel alan oturumu saat 09.30da başlayıp 10.45te sonlanmaktadır. Bu oturum tamamlandıktan sonra, salon yoklama listeleri ve cevap kâğıtları geri açılamayan zarfa yerleştirilmekte ve özel seri numaralı kilitlerle sınav kutularına konulmaktadır.
Sözel oturumun bitişiyle birlikte ikinci oturum olan sayısal alan sınavı, saat 11.30da başlayıp 12.50de görevlilerce tüm güvenlik önlemleri aynı şekilde eksiksiz uygulanarak sona ermektedir. Soru kitapçıkları ise isteyen öğrencilerin/velilerin alması için okullarda bırakılmaktadır.
Dolayısıyla haberlerde yer verilen görsellerde paylaşım saatinin 11.57 olduğu, bunun saat 10.45te biten sözel alan ilk oturum sınavını olumsuz etkileyecek bir durum oluşturmayacağı aşikârdır.
15 Haziran 2025 tarihinde okullarımızda titizlikle gerçekleştirilen Liselere Geçiş Sistemi kapsamındaki merkezî sınavın güvenliğine gölge düşürecek herhangi bir olumsuzluk bulunmamaktadır.
Toplumu yalan, yanlış ve tezviratlarla manipüle eden ve öğrencilerimizin ailelerini endişeye sevk eden bu tür haberlere itibar edilmemesi önem arz etmektedir.
