• Turkhane Logo

Avrupa kömürlü santralleri kapatıyor, Türkiye yenilerini kuruyor

Avrupa'daki birçok ülke kömürlü termik santralleri kapatıyor. Avrupa ülkelerinde rüzgar ve güneşten enerji üretilmesi yaygınlaşırken, Türkiye mevcut kömürlü termik santrallere yenilerini eklemeyi planlıyor.

16:59 30 Ocak 2021 Cumartesi
Avrupa kömürlü santralleri kapatıyor, Türkiye yenilerini kuruyor
Avrupa'daki birçok ülke kömürlü termik santralleri kapatıyor. Avrupa ülkelerinde rüzgar ve güneşten enerji üretilmesi yaygınlaşırken, Türkiye mevcut kömürlü termik santrallere yenilerini eklemeyi planlıyor.

İklim krizinin ve hava kirliliğinin en büyük nedenlerinden birinin kömürlü termik santraller olması nedeniyle, özellikle Avrupa ülkeleri kömürlü termik santrallerini kapatacağını açıkladı.
Avrupada iklim ve enerji konularında çalışan önde gelen sivil toplum kuruluşlarının parçası olduğu Kömürün Ötesinde Avrupa (EBC) oluşumunun verdiği bilgilere göre, Belçika, Avusturya ve İsveç ülkelerindeki tüm kömürlü termik santralleri kapattı.
Fransa 2022, İtalya 2023, Almanya 2038, İngiltere 2024, Yunanistan 2028, Macaristan 2030, Slovakya 2030, Hollanda 2030, İtalya 2025, Danimarka 2030da kömürlü termik santralleri tamamen kapatmayı planlıyor.
En son bildirimde bulunan ülkelerden biri de Portekiz oldu. Geçen hafta yapılan açıklamaya göre, Portekizdeki kömürle çalışan son termik santral kasım ayında faaliyetlerini tamamen durduracak.
Türkiyede ise Batının tersine bir durum var. Kömürlü termik santrallerin kapatılması bir yana, yenilerinin kurulması için hükümet teşvik veriyor.
Mevcut 28 santral var
Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Proje Sorumlusu Onur Akgül, Türkiyede 28 tane aktif kömürlü termik santralin olduğunu ve  30dan fazlasının da planlama aşamasında olduğunu söylüyor. Bu durum bizi dünyada Çinden sonra en fazla kömürlü termik santral planlayan ikinci ülke haline getiriyor diyen Akgül, Türkiyenin enerji politikasında kömüre olan ilginin en önemli nedenlerinden biri olarak enerji ihtiyacının gösterildiğini ifade ediyor.Ancak Greenpeacein termik santrallerle ilgili araştırmasında, Türkiyede enerji ihtiyacının bulunmadığı, aksine enerji arzı fazlalığı olduğu belirtiliyor ve her yeni kömürlü termik santralin bu arzı artıracağına dikkat çekiliyor.
Akgülün verdiği bilgilere göre, 2018 ve 2019 yıllarında sadece arızalı olan kömürlü termik santrallere toplam 853 milyon TL teşvik sağlandı.
Türkiyenin belirli bir plan dahilinde mevcut tüm kömürlü termik santralleri kapatması gerektiğinin altını çizen Akgül, Bu sayede hem verilen teşviklerden kaynaklanan yoksullaşmadan hem de yaratılan sağlık sorunlarının getireceği etkilerden kurtulmamız gerekiyor. Türkiye kömürlü termik santrallere muhtaç değil. Yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yaparak bu darboğazdan kurtulabiliriz diyor.
Kapatılan 13 santralin eksiği hissedilmediMaliyet konusunda bir hatırlatmayı da Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) yapıyor. Odanın yönetim kurulu üyesi Mehmet Özdağ da, Türkiye elektrik üretiminde kömürün payının her geçen gün arttığını belirterek, Bir anlamda Türkiye son yıllarda ithal doğal gaza olan bağımlılığını ithal kömürle ikame etti diyor. Özdağ, kömürlü termik santrallere verilen kamu desteklerine dikkat çekiyor:
Kömürlü termik santrallere her yıl kamu bütçesinden sabit fiyatla yüksek bedelle alım garantilerinin verilmesi, çevre izni teşviki ve kapasite mekanizması gibi çeşitli yollarda pek çok kamusal desteğinin sağlandığını görüyoruz. Bu desteklerin toplam tutarı her yıl milyarlarca lira tutuyor.
Türkiyede geçen yıl çevre mevzuatlarını yerine getirmediği için 13 termik santralin kapatılması gündeme gelmiş ve santrallerin faaliyetleri altı ay durdurulmuştu. Özdağ, bu santraller kapatıldığında herhangi bir eksikliğinin hissedilmediğini ifade ediyor.
Ancak söz konusu 13 santral, kamuoyu baskısı geçtikten sonra yeniden faaliyete başladı. Bu santrallerin toplam elektrik üretimindeki payı sadece yüzde 8. Elektrik Mühedisleri Odasından Özdağ, Türkiyenin kömürlü termik santrallerin kapatılmasında konusunda ilk adımı bu 13 santrali kapatarak başlayabileceğini söylüyor.
Yenilenebilir enerji yatırımları oldukça avantajlıTürkiyedeki birçok kömürlü termik santral projesi ile ilgili teşvik ve geleceğe yönelik alım garantileri bugünün fiyatları ile sabit tutuluyor. Ancak özellikle teknolojik gelişmeler ve fosil yakıtlardaki dalgalanmalar nedeniyle yenilenebilir enerji alanındaki maliyetler giderek düşüyor.

Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırmaları Derneği (SEFİA) Direktörü Bengisu Özenç de tam da bu noktaya dikkat çekerek, yenilebilir enerji yatırımlarının oldukça avantajlı olduğunu vurguluyor.
Teşviklerle ayakta tuttuğumuz kömür yatırımları, Covid-19 döneminde önemi iyice vurgulanan yeşil toparlanma/kalkınma tartışmasından da uzaklaşmamıza neden oluyor. Ekonominin canlandırılmasına, istihdamın artırılmasına, krizlere karşı dayanıklı bir sisteme geçişin tasarlanmasında en önemli bileşen yenilenebilir enerji yatırımları. Teknoloji maliyetlerindeki hızlı düşüş ve petrol, doğal gaz gibi fosil kaynaklarda yaşanan fiyat dalgalanmalarının bu alanda söz konusu olmaması, öngörülebilirliği artırarak yenilenebilir enerji yatırımlarını oldukça avantajlı bir pozisyona yerleştiriyor.
Caydırıcı vergi veya yasa yokEkolojik dengenin korunması için çalışmalar yürüten Ekosfer Derneğinin Türkiyede Kömür adlı çalışmasına göre, 2019da, Türkiyede elektrik üretiminin yüzde 37si ve toplam kurulu gücün yüzde 22si kömüre dayanıyordu. Mart 2020 itibariyle kömür santrallerinin toplam kurulu gücü 20.3 cigavatı (GW) buldu. Bunun  10.2 GWı taşkömüründen, 10.1 GWı linyitten sağlandı.
Ekosfer Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Özgür Gürbüz, havayı kirleten, iklimi değiştiren kömürle ilgili ne bir vergi ne de caydırıcı yasa olduğuna dikkat çekiyor. Gürbüze göre, bu da dünyada pazarı daralan kömür yatırımcıları açısından Türkiyeyi cazip kılıyor. Örneğin Çin emisyonlarını sınırlamaya çalışırken Çinli bir firma Adanaya gelip termik santral yapabiliyor. Enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji gibi istihdam sağlayan seçeneklerin ortaya çıkması da böylece zorlaşıyor.

Son güncelleme: 16:59 30.01.2021
SIRADAKİ HABER
Sayfa Başı