Tagesschauun yorumcularından Mayer-Rüth, Almanyanın Cumhurbaşkanı Erdoğanın PR çalışmasına dahil olmak istemediğini yazdı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Türkiye’de yeterli sağlık malzemesi olmamasına rağmen yurtdışında pek çok ülkeye sağlık ekipmanı göndermesi Almanya’da rahatsızlığa neden oldu; Alman siyasetçiler bu halkla ilişkiler kampanyasına dahil edilmek istemiyor.
Sağlık Bakanlığı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla aralarında ABD’nin ve Almanya’nın da bulunduğu ülkelere gönderilmek üzere maske, tulum ve tanı kiti hazırladı. Askeri personel tarafından paketlenen sağlık yardım malzemeleri, son iki haftadır yurtdışına gönderiliyor. Paketlerin üzerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın isminin yazması Türkiye’de eleştirilere neden oluyor.
Almanya yayın organı Tagesschau’un yorumcularından Oliver Mayer-Rüth, bu konuda yazdığı yazıda, “Türkiye birçok ülkeye koruyucu ekipman gönderiyor ve saldırgan bir PR kampanyasıyla bunu duyuruyor. Gönderdikleri maskeler Almanya’ya da teslim edildi. Ancak, bu kızgınlığa neden oldu,” yazdı. Oliver Mayer-Rüth yazısında şu yorumu yaptı:
“Cumhurbaşkanlığı’ndan geçen Çarşamba günü yapılan açıklamada, ‘Türkiye Covid-19 salgını sırasında en büyük üçüncü insani yardım sağlayıcısı oldu’ denildi. Açıklamaya göre Türkiye, vatandaşlarının koronavirüse karşı mücadelesini desteklemek için, NATO müttefiki ABD’ye yarım milyon yüz yüze maskesi ve 40.000 koruyucu kıyafet bağışlamıştı.
Ankara’daki Cumhurbaşkanlığı sarayından bir gün sonra yapılan açıklamada, Türkiye’nin 56 ülkeye ücretsiz tıbbi koruma ekipmanı sağladığı duyuruldu. Türkiye Cumhurbaşkanlığı İletişim Direktörü Fahrettin Altun, pandemiden önce bile Türkiye’nin insani yardım konusunda dünya lideri olduğunu söyledi.
Kuzey Ren-Vestfalya Sağlık Bakanlığı sözcüsü, Türk devletinin Kuzey Ren-Vestfalya’ya da iki milyon maske bağışladığını doğruladı. Bağıştan önce, basında çıkan haberlere göre, Kuzey Ren Vestfalya Eyalet Başbakanı Armin Laschet (CDU) ile Federal Dışişleri Bakanı Heiko Maas (SPD) arasında bu bağışın kabul edilip edilmemesi konusunda bir tartışma yaşandı. Maas’ın Türkiye’deki insan hakları ihlallerinden endişe duyduğu anlaşılıyor.
Federal Dışişleri Ofisi ise bu konuda kamuoyuna yorum yapmak istemiyor. Ankara, halkla ilişkiler kampanyasının bir parçası olarak diğer ülkelere yapılan bağışlar hakkında halkı bilgilendirirken, Kuzey Ren-Vestfalya’da bu teslimat gizli tutuldu. Türk hükümetine yakın bir kaynaktan öğrendiğime göre, Alman tarafı bunun gizli tutulmasını istedi.”
Yazısında CHP’nin bu konudaki eleştirilerine de yer veren Oliver Mayer-Rüth, Alman Federal Meclis’in Yeşiller Partisi üyesi Cem Özdemir’in de görüşlerine yer verdi. Mayer-Rüth, yazısını şu sözlerle noktaladı:
“Erdoğan, kaotik korona politikası nedeniyle evde baskı altındayken, eş zamanlı olarak propaganda medyasını tüm dünyanın Türkiye’den yardım beklediğini duyurmak için kullanıyor. Bu, Türkiye’de maske ve ekonomik yardım bekleyen insanlar için alay konusu olmalı.”
