Sözcüden Özgür Cebenin haberine göre Diyarbakır’ın Bağlar İlçesinin eski AKP’li belediye başkanı Hüseyin Beyoğlu, bir müteahhitten 5,5 milyon lira rüşvet istediği gerekçesiyle yargılandığı 10. Ağır Ceza Mahkemesince hakkındaki adli kontrol ve yurtdışına çıkış yasağı yetersiz görülerek kaçma veya delilleri karartma ihtimali nedeniyle geçen hafta tutuklandı.
Tutuklama kararı üzerine Beyoğlu hakkındaki koruma kararı da kaldırıldı. 31 Mart itibariyle belediye başkanlığı görevi sona ermesine rağmen ağır ceza mahkemesinde sanık olduğu ve hakkında ayrıca yolsuzluk soruşturması olduğu halde 2 polis korumasıyla dolaşan Beyoğlu’nun T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna gönderilmesiyle birlikte hakkındaki koruma kararı da kalkmış oldu.
SANIK OLDUĞU DURUŞMAYA BİLE 2 KORUMA İLE GELMİŞTİ
Beyoğlu rüşvet suçundan Ağır Ceza Mahkemesinde yargılandığı davanın duruşmasına bile polis korumalarıyla gelmiş, uzun süren duruşmaya ara verildiğinde ise adliye bahçesindeki kamelyada korumalarıyla birlikte duruşmanın bitmesini beklediği için aynı davada yargılanan diğer sanık avukatlarının tepkisine neden olmuştu.
Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Koruma Şube Müdürlüğü 2 polis korumasını şubeye geri çekti ve koruma kararının sonlandırıldığını da Valiliğe bildirdi.
BAŞSAVCILIK MASAK’TAN RAPOR İSTEDİ
Diğer yandan hakkındaki rüşvet, yolsuzluk ve usulsüz ihaleler nedeniyle İçişleri Bakanlığı Mülkiye başmüfettişlerinin tevdi raporunun adli yönden de soruşturulmak üzere Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesi üzerine nöbetçi Sulh Ceza Sorgu Hakimliğinden alınan arama ve el koyma kararıyla evine düzenlenen baskında 6 milyon lira değerinde altın, dolar, euro ve TL ele geçirilerek adli emanete alınan Hüseyin Beyoğlu, eşi, çocukları, baldızı ve akrabalarıyla ilgili başlatılan soruşturmada savcılık MASAK’tan kapsamlı bir rapor istedi.
Soruşturmayı yürüten aklama bürosu savcılığı, İçişleri Bakanlığının tespit ettiği usulsüzlüklerle ilgili raporunu Mali Suçları Araştırma Kurulu’na gönderdi.
Savcılık, Beyoğlu’nun belediye başkanı görevine gelmesiyle birlikte usul ve yasa gereği zorunlu olan mal beyanında bulunduğu, ancak geriye dönük son 5 yıl içindeki gerek kendisi, gerekse aile bireyleri ve yakın akraba çevresi adına kayıtlı taşınmaz ve gayrı menkullerle ilgili tapu kayıtları incelendiğinde olağan dışı bir artış olduğuna dikkat çekildi.
Beyoğlu’nun belediye başkanlığı öncesinde malulen emekli olduğu imamlık maaşı ve bir sürücü kursuna ortaklığı haricinde herhangi bir geliri olmadığı, belediye başkanlığı görevine geldikten sonra başkanlık maaşı da dikkate alındığında, bu maaş ile sahip olduğu malvarlığını elde etmesinin mümkün olmadığı, gelir-gider arasındaki dengesizlik nedeniyle kendisi ve aile bireylerinin sahip olduğu taşınmazlara sahip olmasının hayatın olağan akışıyla bağdaşmadığına vurgu yapıldı.
MASAK TESPİT EDERSE MAL VARLIĞI HAZİNEYE DEVROLACAK
Başsavcılık, Türkiye’nin farklı illerinde adına kayıtlı çok sayıda tapu taşınmazlarına hakimlik kararıyla soruşturmanın sonuçlanmasına kadar geçici tedbir kararı alındığını belirterek, Beyoğlu’nun son 5 yılda dikkat çeken sahip olduğu mal varlığının suç gelirlerinin aklanması veya yapmış olduğu usulsüzlüklere bağlı olarak suçtan elde edilen gelirle sahip olunduğuna dair hesaplama yoluna gidilerek MASAK’tan ayrıntılı rapor talebinde bulundu.
Hazine ve Maliye Bakanlığı bünyesindeki MASAK’ta görevli hesap uzmanı bilirkişiler Beyoğlu’nun sahip olduğu mal varlığının suçtan elde edilen gelirle aklandığı yönünde bir tespitte bulunursa, adına kayıtlı özellikle de son 5 yılda sahip olduğu tüm taşınmaz mal varlıklarının Hazine’ye devrolacağı öğrenildi.
Beyoğlu’nun bu denli mal varlığına nasıl sahip olduğu hesap uzmanlarınca mercek altına alındı.
Beyoğlu’nun araç kiralama, haşere ilaçlama ve asfalt ihalesi başta olmak üzere açtığı tüm adrese teslim ihale evrakları da geriye dönük incelemeye alındı. İhaleye giren firmaların da, usulsüzlüklerinin tespit edilmesi halinde firma sahipleri ve ihaleye katılan sorumluların da şüpheli sıfatıyla soruşturmaya dahil edilebilecekleri ve soruşturmanın genişletileceği öğrenildi.
MAHKEME İHBARDA BULUNMUŞTU 6 MÜFETTİŞ GÖREVLENDİRİLDİ
Bu arada Hüseyin Beyoğlu’nun tutuklandığı rüşvet davasıyla ilgili 10. Ağır Ceza Mahkemesi geçen duruşmada davanın İçişleri Bakanlığı Hukuk Müşavirliğine ihbarda bulunulmasına karar vermişti.
Bakanlığa ihbarda bulunarak idari yönden de soruşturma yürütülmesi talep edilmişti. Mahkemenin ihbar kararı üzerine İçişleri Bakanlığı Mülkiye Başmüfettişliği Beyoğlu’nun 5,5 milyon lira rüşvet istediği davayla ilgili idari soruşturma yapılmak üzere 6 müfettiş görevlendirdi.
Hafta içinde belediyede inceleme yapacak olan müfettişler, geriye dönük 5 yıllık belediyenin gelir-gider tablosunu, mali bütçe durumunu, ihale süreçlerinin şeffaflık ilkesine uygun yapılıp yapılmadığını, kamu kaynaklarının doğru alanda kullanılmayarak kamunun zarara uğratıldığına dair tespitlerde bulunacak.
Beyoğlu döneminde görev alan başka İmar, Mali ve Fen İşleri Daire Başkanlıkları olmak üzere tüm daire başkanlıkları ve şube müdürlerinin de tanık olarak bilgisine başvurulacak.
Beyoğlu’nun belediye başkanlığı sıfatının verdiği görevinin nüfuzu ve sahip olduğu yetkiyle kamu kaynaklarını haksız biçimde kullanarak maddi menfaat temin edip kamu kaynaklarını zarara uğrattığı belirlenecek.
USULSÜZLÜKLERİ AYYUKA ÇIKINCA HAVALİMANLARI VE KARA HUDUT KAPILARI UYARILMIŞTI
İrtikâp suçundan adli kontrol ve yurtdışına çıkış yasağı kararıyla 15 yıl hapis istemiyle yargılanan Hüseyin Beyoğlu’nun 31 Mart’ta belediye başkanlığı görevinin sona ermesinden sonra yurtdışına kaçabileceği ihtimali nedeniyle kendisi ve aile bireylerinin tüm Yeşil pasaportları iptal edilmiş ve tüm havalimanları ve kara hudut kapılarına bildirim yapılmıştı.